Ümmete buğz etmek değil, cihat yakışır!

Enver Baltaş

“Ey peygamber! Müminleri savaşa teşvik et! Eğer sizden sabırlı yirmi kişi bulunursa inkâr edenlerden iki yüz kişiyi yener, sizden yüz kişi olursa bin kişiyi yener; çünkü onlar yaptıklarının bilincinde olmayan bir topluluktur.” (Enfal 65)

“Bilin ki Allah, ölmüş toprağa yeniden hayat verir. Şüphesiz biz, düşünesiniz diye delilleri bir bir açıklamışızdır…” (Hadîd, 57/17

İtalyan hakim, idam kararı vermeden önce Ömer Muhtar’a sorar:

-İtalyan Devleti’ne karşı savaştınız mı?

Ömer Muhtar:

-Evet.

-İnsanları İtalyan Devleti’ne karşı savaşmaya teşvik ettiniz mi?

Ömer Muhtar:

-Evet.

-İtalya’ya karşı kaç yıl savaştınız?

Ömer Muhtar:

-Yaklaşık 20 yıl.

-Yaptıklarından dolayı pişman mısınız?

Ömer Muhtar:

-Hayır.

-İtalyanlara karşı niçin bu kadar şiddetle mukavemet ettin?

Ömer Muhtar:

-İmanım için.

-Bu kadar az kuvvetle ve bu kadar az vasıta ile bizi Trablusgarp’tan atabileceğini ümit ediyor muydun?

Ömer Muhtar:

-Hayır.

-O halde ne elde etmeyi ümit ediyordun?

Ömer Muhtar:

-Hiç. Ben imanım için dövüşüyordum ve bu bana yetiyordu.

-İdam edileceğinizi biliyor musunuz?

Ömer Muhtar:

-Evet.

Hakim şaşırdı:

-Sizin gibi birisi için böyle bir son, çok üzücü.

Bunu duyan Ömer Muhtar şöyle dedi:

-Tam tersi! Bu, hayatımın sonu için en güzel yol.

Hakim daha sonra, mücahidlere cihadı durdurmalarını emreden bir emirname yazması halinde O’nu beraat ettirmek ve ülke dışına sürgüne göndermek istedi.

Bunun üzerine Ömer Muhtar,

O meşhur sözlerini söyledi:

-Her namazda Allah’tan başka ilah olmadığına, Muhammed (s.a.v.)’in de O’nun resulü olduğuna şehadet eden parmaklarım, asla yanlış bir şey yazamaz! Bizler teslim olamayız. Ya kazanırız ya da ölürüz! Biz ölsek de kazanırız ve siz kaybedersiniz. Fakat acı olan siz bunu ancak öldüğünüzde anlarsınız ve bunun size bir faydası olmaz! Bizden sonraki nesillerle de savaşacaksınız. Bana gelince ben celladımdan daha uzun yaşayacağım” diyerek teslim olması teklifini reddetti ve İtalyan sıkıyönetim mahkemesi tarafından hakkında idam kararı verildi.

Aynı gün toplanma kampına getirilen Libyalı mücahitlerin gözlerinin önünde gayet sakin ve korkusuzca idam sehpasına çıktı. Mahkeme heyetine şu sözleri söyledi; “Hüküm Allah’ındır. Sizin bu uydurma hükmünüzün hiçbir geçerliliği yoktur.” Özgürlüğü için her şeyi göze aldığı yeşil dağlarına son kez baktı ve bir milleti yetim bırakarak ebedi alemine doğru kanatlandı. İnna lillâhi ve innâ ileyhi raciûn.

“Eğer Allah size yardım ederse, hiçbir kuvvet sizi yenemez. Fakat sizi yardımsız ve yüzüstü bırakırsa, O’ndan başka sizi kim kurtarabilir? O halde mü’minler, ancak Allah’a dayanıp güvensinler.” (Al-i İmran suresi 160)

Allahım! Kudüs’ün bekçisi, orayı muhafaza etmek için canlarını, mallarını her şeylerini feda eden İslâm ümmetinin çocuklarına yardım et. Biz onları sahipsiz bıraktık, sırtımızı döndük, unuttuk. Sen onları sahipsiz bırakma.

Bütün mahzun, mazlum, masum kardeşlerimizi bu kâfir, kana susamışların elinden kurtar.

Bir an önce İslam ümmetini bu zilletten kurtar. Ümmetin ordusunu Kudüs’ün önüne getir Allahım.

Kardeşlerimizin hesabını sormayı, öcünü almayı nasip et ya Rabbim.

Dünyaya İslâmî ve Müslümanları egemen kıl, Kur’ân’ı ve Şeriatı hakim kıl ya Rab!

Âmin âmin âmin.

Hamd yalnız Allah’a mahsustur.

Kalemler hayrı ve doğruyu yazmıyorsa, diller doğrudan kaçıp ama lakin diyerek kıvrım kıvrım kıvrılıyorsa, gözler gerçeklerle yüzleşmek istemiyorsa, akılla vicdan ortak noktada buluşmuyorsa, beden benlikten çıkmışsa, İnsan zulme sesiz kalıyorsa eğer.

Ruh bedenden çıksa ne olur? Kalsa ne olur?

Uyku da bir ölüm halidir. Bu cuma günü tüm Müslüman alemini tek vücut olmaya ve zulme karşı hakkı haykırmaya davet ediyorum. Cumanız mübarek olsun

Not: Dua elbette güzel, duanın tecellisi için tevekkül mantığını doğru anlamak lazım. Ekmediğin ve doğru bakım yapmadığın araziden mahsul alamayacağın gibi ilim irfanla icatlar yapmadan yeni çağda savaş kazanamazsın.

Savunma sanayinde verilen mücadeleyi ve emeği kutluyorum. Savunma sanayine destek veren siyasi iradeyi ayakta alkışlıyorum.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.