Dünya insanoğluna dar gelmeye başladı. Yeni dünyalar bulmak adına evrenin derinliklerine dalarak, göç etmek için ‘uygun yer’ arayışı sürüyor…
Bu arada uzay da, birilerine dar geliyor olmalı ki ha bire ufo kabusu, uzaylı korkusu yaşamamıza sebep olan ziyaretler gerçekleşiyor! Ya da öyle sanıyoruz…
Bu bir sanrı mı yoksa gerçek mi bilemem ama bildiğim şey; uzaylılar gündelik hayatımızın bir parçası oldu!
Öyle olmasaydı; “Köylüler uzaylı taşladı”, “Uşak’ta uzaylı sandıkları genci taşladılar” türü haberleri okuyup ‘uzay öyküleri’ yazabilir miydim?
***
NOT: 2001 yılında yazdığım bu kurgu / mizah öyküleri güncelleyerek cumartesi günleri bu köşede okumanıza sunacağım…
***
55-60 YIL ÖNCEYDİ…
Keçiören’in (sonradan adı Ufuktepe olan) yamaçlarına serpilmiş 3-5 gecekonduda oturan sakinleri, akşam olunca çöken karanlığın içine gizlenir; elektriksiz meskenlerin içini aydınlatan lambaların titrek ışığı altında uykularının gelmesini beklerdi. Komşumuz Hüseyin Çoban, çocuklarıyla birlikte bizi de dizinin dibine oturtur ‘canavar’ masalları anlatırdı. Bir gece dozu arttırmış, ölümsüz canavarlara dönüşmüş her türden hayvanın pençesinde can veren insanların korkunç sonunu anlatmıştı saatlerce. Uyku vakti gelince 15-20 adım ötedeki evimize gitmek için kapıyı açtığımda (dinlediklerimden o kadar etkilenmişim ki), karanlığın içinde resmigeçit yapan her türden hayvanatı ‘görüp’ çığlık atarak içeri dönmüştüm… Sonra elimden tutularak eve teslim edildim ama o an ömür boyu unutamadığım bir anı olarak hatırıma bağdaş kurdu!
Köyde anlatılan ‘Congulus’ hikayelerinin ruhumuzda açtığı derin yarayı; gece yarılarında adımız anılarak yapılan ‘gel’ çağrılarını ya da başka sanrıların üzerimize saldığı korku dalgasını pas geçip; gerçek gibi anlatılan uzaylılarla ilgili halüsinasyonların memorat örneklerini hatırlatmak istiyorum
PEK ÇOK UFO VE UZAYLI ÖRNEĞİ VAR
Uzaylılar ya da ufolarla ilgili olarak insanın yaşadığı veya yaşadığını sandığı ama izahı yapılamayan, bir tanığı da olmadığı için kişisel olağanüstülükler içeren o kadar çok olay var ki…
Bir sabah evinin balkonuna çıktığında turuncu sepet gibi bir cisim ile yanında ufak tefek simsiyah birini gören ve o birinin, sepetine binerek havalanıp gitmesini dinleyince ya inanacak ya da inanmış gibi yapacaksınız! Tercih sizin ama anlatan, “Gözlerimle gördüm” diyor…
Birkaç haberin başlığını hatırlatıp diyeceğimi diyeyim:
- Uzaylılar ‘kolbastı’ oynadı…
- Uzaylıları gördüm boyları kısa ve yaşlılar…
- Uzaylılar 35 Türk’ü kaçırdı…
- Balıkesir’de ufo gördüm!
- Beste Açar: Uzaylılar üzerimde deney yaptı…
- Galler Milli Takımı oyuncusu Gareth Bale: Uzaylılar var, gözümle gördüm…
- Uzaylılar yine Tire’yi seçti…
- Uşak'ın Eşme İlçesi’nde, Narlı Köyü’nden 3 kişinin ‘Uzaylı gördüm’ iddiası, Uşak ve ilçelerinde heyecan yarattı.
- Uzaylı taşı yiyince kaçtı!
- Türkiye ve dünyada UFO gerçekleri…
***
Şimdi… “Türk pilotun UFO ile it dalaşı” haberini görmezden gelelim! Uzaya çıkan ilk İranlının, “Orada birileri var” söylemini duymazdan gelelim…
İyi de… Evrenin sırlarına dalan ünlü bilim insanı Hawking’in “Uzaylılar mesaj yollarsa ‘ihtiyatlı’ davranın yoksa Kızılderililerin durumuna düşebiliriz” uyarısını nereye koyalım?
ABD Senatosu özel oturumda ‘ufo’ konusunu görüşürken, Pentagon’un “Şu ana kadar uzaylılar hakkında bir ize rastlamadık” açıklamasına bir ‘kandırmaca’ olarak mı bakalım? Dayanağımız da “Uzaylılar bizi izliyor” diyen NASA olsun:
***
Siz bu sorulara cevap ararken ben de ‘uzay öyküleri’mi düzenlemeye geçeyim. Mesleğimizin duayen ismi Reha Muhtar’ın hoşgörüsüne sığınarak haftaya yayınlamaya başlayalım…