Rüstem İbrahimbeyov, Cumhurbaşkanlığı makamı senin düşündüğün gibi teneke mekânı değildir. Ve ya “dostlarım mana diyor ki, al bu makamı otur çalış…” dediklerinde seni bizzat aşağılıyorlar ve sen bunu anlamakta zorlanıyorsun. Çünkü senin “dostlarım…” zikir ettiğin kişiler zaten Azerbaycan düşmanılar. Ve sen de cahil adamsın ki, onların gazına gelmişsin. İdrak etmiyorsun ki, Cumhurbaşkanı makamına yükselmek için ilk önce adil, saf, temiz ahlaka sahip Azerbaycanlı olman lazım. Ama sen hasta ruhlusun, egoların yüksektir. Ayrıca çevrendekiler katı Ermeniler ve sen filmin ile vatan haini olmuş başka ırksın… Filmini izleyenlerin tümü seni vatan haini ilan ediyorlar; rejisörler, aktörler, eleştirmenler, sanat tarihçileri ve sade halk seni hain, ikiyüzlü görüyorlar. M. A. Sabir demişken; “Daha kim kaldı hudaya bu vilayette bana, Bu ise bes o melunun da işi kullabıdır; Dini imanı aşıbtır, babıdır”. Şair sanki sana ithaf etmiştir. Bir kere bu kriterler o makama mantıken uymuyor. Hz. Muhammed bak ne diyor: “İnsanların en fenası; birine ayrı, diğerine de ayrı görünen ikiyüzlü insanlardır”. Ne yazık ki sen fena böylesin. Elbette ki filmine göre. Bana göre ise Cumhurbaşkanlığı makamında bekçi bile olamazsın, çünkü bekçiler temiz ahlaka, ulvi ruha, vatanına sevgi dolu olmaları gerekiyor. En umdesi ise hakiki Azerbaycanlı olmaları şarttır.
AZERBAYCAN TÜRKLERİ CESUR, MERT İNSANLARDIR
Fakat bu hasta ruhlu zihniyet, ülkemizi temsil etmedikleri halde devletimizin bütün Ödüllerini ve evlerini almışlar. Haram olsun bu nanköre, haram olsun Azerbaycan çeşmelerinden içtikleri su, yedikleri ekmek… Ayrıca sanayi açmış özel şarap da üretiyor; haram olsun ülkemizin sırtından almış oldukları paralar, kazandıkları tüm zenginlikler… Halkımız adil, hoşgörülü ve temiz ruhlu, asil Azerbaycan Türklerdir. Bu nankörler ise başka ırkı temsil ediyor, kanlarında mutlaka Ermeni kanı olduğu aşikârdır. Eserlerinde hep başka ırkları bizlerden üstün tutuyor, Azerbaycanlıları aşağılıyorlar. Şirketleri Tiflis’te yerleşiyor ve orada ağırlıklı Ermeniler çalışıyor, Gürcüler idare ediyorlar. Öte yanda devletimizi istismar ediyorlar; bu hain ve nanköre devletimiz ev, Ödül, maaş paylıyor, onlar ise sonuçta rezil, hain ve düşman sıfatlarını gösteriyorlar.
Yeter artık, bıktık bu vatan haini nankör insanlardan. Dün başka nankör, ikiyüzlü, Azerbaycan düşmanı-yazar Akram Aylisli’yi tartıştık; bu nankör zevat da eserlerinde gaddar, cellat ve Hocalıda soykırım yapmış hain Ermenileri biz Azerbaycanlılardan üstün ırk gibi takdim ediyor eserlerinde. Bu gün ikiyüzlü hain R. İbrahimbeyov’u tartışıyoruz. Yarın yumurtadan başka yırtıcılar, canavar derisi giymiş sırtlanlar, sürüngenler çıkacaktır. Nokta koyalım, birleşelim bu hainlere karşı. Bir yumruk gibi devletimizin bayrağına sarılalım; hakiki, gerçek, cesaret ve hüner sergileyen vatan evlatlarımıza devletimiz destek versin, diyorum. Bütün ödüller, hatta devlet evleri bu hainlerden geri alınmalı, değerli vatan evlatlarına verilmelidir, diyorum. İki bin on dokuz tam sayfa, yarı sayfa makale ve publisist yazılar yazarı, 55 yıllık gazeteci-yazar-rejisör, bu satırların sahibinin Bakü’de evi yoktur?! Ama bu hain kardeşlerin şirketleri, evleri, sarayları vardır. Devletimizin tüm olanaklarından yararlandılar, zengin oldular ve sonunda sırtını halka karşı koydular, vatan haini, Azerbaycan düşmanı oldular.
W. Shakespeare’in güzel deyimi vardır: “Tanrı size bir yüz vermiş, siz kendinize bir tane daha yapıyorsunuz”.
SENDE İKİ YÜZ VARDIR
“Arkadaşlarım diyor ki, al Cumhurbaşkanlığını eline, otur ülkeyi idare et…” Bir kere sen kimsin Rustam İbrahimbeyov??? Vatan haini, Azerbaycan halkının düşmanısın, bu bir! Senin en yakın arkadaşların Vazğen, Giorgiy, Atrurlardır… bir kere. Ayrıca halk hala aklını yitirmemiştir ki, senin gibi ikiyüzlü vatan hainini, Azerbaycan halkının düşmanını Cumhurbaşkanı seçmiş olsun, başı derde girsin?
Azerbaycan’ın Bağımsızlığını Fatali Han Hoyskiy, Memmed Emin Rasulzade ve daha nice cesur, mert, şerefli fatih kahramanlarımız yüz yıl önce yaratmışlar ve 1993 yılında Ulu Önder Haydar Aliyev Cumhurbaşkanı seçilmiştir ve Azerbaycan devletinin yaratılışının zeminini yeniden pekiştirmiştir. O zaman sizler nerdeydiniz? Neden Haydar Aliyev’e manen destek olmadınız? Hep hain, kirli muhalefetin arkasında saklandınız bu günlere dek?
Bu gün Azerbaycan halkı şerefli evladı, siyaset semasında parlayan yıldızı, Sayın İlham Aliyev’i bulmuş ve ülkemiz inamla yükselişe doğru hızla ilerliyor. Azerbaycan devleti dünya devletleri arasında büyük nüfuza sahiptir. Her gün ekonomisi yükselen, güçlenen Azerbaycan devletinin dümeni güvenli ellerdedir ve hiçbir güç, hiçbir hain eller güvenli dümeni Sayın İlham Aliyev’in elinden alamaz. Neden mi derseniz? Çünkü kıymetli, şerefli halkımız, bizler, hakiki milli takım, Sayın İlham Aliyev’in arkasında sert duvar gibi durmuşuz. Ayriyeten, cesur vatan evlatları bayrağımıza sımsıkı sarılarak topraklarımızı siz ve benzeri hainlerden korumaya kalkmışlar. Dünyanın en güçlü Ordusuna sahibiz ve her an topraklarımızı düşmandan geri almaya gadiriz.
RÜSTEM’İN MASKESİ YÜZÜNDEN DÜŞTÜ
Şimdi vatanımızın cesur evlatları Silahlı Kuvvetlerin Baş Kumandanı, Sayın İlham Aliyev’den topraklarımızı geri almak için her an emir almayı beklerken, sizler aç kurtlar gibi çamurdan hortlayıp ortaya atılıyorsunuz ve utanmadan Cumhurbaşkanlığı makamına iştahla bakıyor, göz dikiyorsunuz?! Siz kimsiniz Rustam İbrahimbeyov? Açın maskenizi tanıyalım yüzünüzü. Zaten filmden sonra yüzünüzdeki maskeniz düşmüştür. Kesin Azerbaycanlı olamazsınız. Çünkü filminiz de ispat ediyor ki, ikiyüzlü vatan haini, şerefli milletimizin düşmanısınız. Filminiz de buna kanıttır.
Siz kimsiniz? Evet, nankörsünüz. Çünkü yıllardır vatanımın ekmeğini yediniz, suyunu, şerbetini içtiniz, sonunda maskeniz yüzünüzden sıyrıldı. Siz kimsiniz – vatanın paralarını yurt dışına kaçıran korsansınız, evet. Şirketler zinciri kurdunuz; ortaklarınız Vazgenler, Arturlardır… Ve okurlarınızı yıllardır nankörce aldattınız. Sizi yakından tanıyan ve masa etrafında bulunan yakınınız olan insanlara da hıyanet ettiniz, sahtekârlık yaptınız, onları da manen aldattınız.
izleyen insanlar kirli yüzünüzü yeniden görmüş oldular. Önümüzde sahtekâr, bizden olmayan yâd bir iblis gibi maneviyatımıza zarar vermiş Yago, Mefisto’sunuz. Şer kuvvelerin lideri, Paseydonu (Mezopotamya dönemine bakınız), düşmanın kuklası ve dümeni; bir nevi borazanı oldunuz. Çünkü arkanızdakilerin niyetini temsil eden vatan haini oldunuz. Siz kimsiniz Rustam? Aynaya iyice bakın, sinsi, ikiyüzlü, menfur gözlerinizin derinliğinde manen kirli, pak olmayan o hain gözleriniz bile konuşuyor; kin ve nefret püskürüyor Azerbaycan Türklerine. Ve sen şer insan, pis kokulu bataklıktan peyda oluyorsun; çalıştığın filminle Azerbaycan düşmanlığı sergiliyorsun. Ali Kerimli, Cemil Hasanlı taraftarlarınızın FİLM HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİ MERAK EDİYORUM!
YANDAŞLARI FİLM HAKKINDA NELER DİYORLAR?
Peşinizdeyim Rüstem, takımınızdakilerin film hakkındaki söylemlerini, beyanlarını takip edeceğim. Gerçek, hakiki vatan sevdalı aydınlarının, şair, yazar, rejisör, eleştirmen, devlet adamları, milletvekillerini dinledim, beyanlarını ekrandan izledim. Onlarla hemfikrim, onları destekliyorum. Muhalefetin öncülerini merakla beklemedeyim, neler söyleyeceklerini intizarla bekliyorum. İstedikleri zaman sayfamda fikir ve arzularına yer vereceğim. Dürüst olalım, doğruyu konuşalım, cesaret ve hünerle hakikati söyleyelim; filmin ana amacını, ideasını açalım. Azerbaycan halkının uç köy ve kasabalarına gerçeği açıklayalım, bakalım muhalefetin de neler düşündüklerini işitmek isterim ve bu sayfada açıklayacağım gerçekleri.
Filmdeki ana amaç ve idea bellidir – Azerbaycanlıları tahkir etmek, aşağılamak, karşımızdaki düşmanı üstün ırk olarak nitelemek - filmin rejisörü ve senaryosunun ana amacı böyle bilinmektedir. Çamurlu, kirli zihniyeti biliyoruz. Rustam İbrahimbeyov, bu filminde vatan hainliğini ispatlıyor, nokta. Önceki yazımda ifade ettim – tıpkı Orhan Pamuk gibi Rustam da büyük Ödülün peşinde olduğu aşikârdır. Muhalefetin neler düşündüğünü bu sayfamdan siz değerli okurlarıma ileteceğim.
Ve son olarak; yedi ve ya sekiz yıl önce siz, hıyanet örneği Rustam, kirli bir ifade kullandınız. Demişsiniz ki, “Bakü’nün elitaları - Ermeniler gittiler ve yerlerini reyonlular doldurdu”. Soruyorum, Garabağ’ın işgali ve Hocalı soykırımını yapanlar gaddar Ermeni teröristleri değil midir? Ya sen kimsin Rustam? Şamaxı’da doğulan reyonlu değil misin? Sen de reyonlusun, ben de. Sen ne dediğini anlıyor musun? Sen sadece vatan haini kelleş insansın, bu kadar. Bakü’nün elitası Bakü Yahudileri olmuştur ve bu gün de yaşamalarına devam etmekteler. Ve Azerbaycan’da otuz sekiz binin üzerinde Ermeni yaşıyor. Sen kesin Azerbaycanlı değilsin ve olamazsın! Yüce Tanrı cezanı versin senin ki filmde halkımızı alçaltmış ve tahkir etmişsin. Azerbaycan Türkleri tarihin ta kadimlerinden, Sümer dönemlerinden başlayarak savaşlar vermiş mert, cesur, hoşgörülü ve adil olmuşlardır. Kadim tarihimizde Azerbaycanlılar kadar dünyaya kahramanlar vermiş başka halk yoktur. Yüce kahraman savaşçı tek Babek evladımız kahramanlık simgesi sayılır. Ulu, ulu dedem, Şahsevenler Padişahı, Azerbaycan Devletinin kurucusu şair, Şah İsmayıl Hatai’yi unuttun mu? Benim yedinci kuşaktan dedem sayılır. Ben onun torunuyum ve Erdebil’deki akrabalar, uygar hemşerilerim de sana nefret ediyorlar. Çünkü bu filminde hepimizi manen rencide etmişsin.
ZAFER GÜNÜMÜZ YAKLAŞIYOR
Ama sana şu kadarını demek isterim: sen ve senin alçak filmin Azerbaycan halkının şerefine, kahramanlık geçmişine, devletimizin günümüzde yükselen şanına, şöhretine, güçlenen sırtına, onuruna zerre kadar gölge salamaz. Biz daha güçlüyüz ve ileride nasıl harikalar, kahramanlıklar göstereceğimize şahit olacaksın. Bak o zaman daha da küçüleceksin, bin pişman olacaksın ve zaferlerden zaferlere koşan mert, cesur halkımızın, güçlü, kudretli Ordumuzun şanlı zaferleri seni manen de şikest edecek ve halkın gazabına uğrayacaksın. Sen zaten yaşayan ölüsün ve halkımızın gazabı, öfkesi, nefreti, seni ülkemizden dışarıya atacaktır.
Çünkü Azerbaycan halkı tarih boyunca zaferlerden zaferlere koşarak yücelmiştir ve bu gün güçlü devlet olarak yeni tarih yazacak ve tüm topraklarımızı geri alacaktır. Ve sen artık bu topraklara bir daha ayak basmayacaksın, çünkü aklın, ruhun, maneviyatın bozuktur ve topraklarımızda bozuklara yer olamaz, diyorum.
Zafer günü yaklaşıyor; hepimiz Cumhurbaşkanımızın çevresinde kenetlenmişiz ve bu ZAFER yolunda canımızı feda etmeye hazırız.