Vergi zamlarına farklı bir bakış (2)

Uğur Böceği

Yeni yıl ile gelecek zamların haberi bile piyasada maalesef domino etkisi yaratmaya başladı. Bir çok zamları peşi sıra gelmeye başlaması, hiçte iyi bir şey değil. Bu zamlar uyuyan enflasyon canavarını uyandırabilir.

Piyasanın fiyat belirleyicisi olan; bir çok sebep vardır. Ancak bunları en acımasız olanı, bunu fırsat bilip zam yapanlardır. Onun içinde aslında yapılması gereken piyasada amortisör gibi davranmalı. Mesela bir tanıdığım tereyağı satıyor. Kendi çocuklarına zam yapmayın; geçen seneki fiyatlarla satmaya devam edin demiş. İşte bu! Piyasaya biraz amortisör görevi yaparak zamları yumuşatır. Hiç olmazsa bir kaç aylığına zamları ötelemeli kademeli olarak tüketiciye yansıtmalı. Yoksa enflasyon canavarı iki rakamlı haneleri çok seviyor. Ona bu sevinci yaşatmanın bir alemi yok.

Piyasa çok kefeli hassas bir tartıya benzer. Hele ki! Ani hareketler onu çok çabuk etkiler. Ve o teraziyi dengelemek için büyük uğraşı sabır ve piyasanın psikolojisini iyi tutmak gerekli. Nasıl piyasanın psikolojisi mi? Olur derseniz? Evet; olur hem de çok etkilidir. Güçlü ekonomilerde kontrol daha kolay olsa da kırılgan ekonomilerde bu etkindir. Ekonomimiz kırılgan olmasa da kırılgana yakın. Bu sebeple amortisör etkisini mutlaka devreye sokmalıyız. Bunun içinde büyük şirketlere, ekonominin büyük ağabeylerine büyük iş düşüyor. O ağabeylerde unutmasınlar ki! İlk etapta bu dalgalar onlara yarasa da devamında o dalgalar misli artarak onları da vurabilir.

Kısacası piyasada sükunet şart. Bir yangın varsa ona odun atmak değil. Yangın tüpüyle müdahale gerek. Eğer o müdahaleyi büyük şirketler yumuşatmaz ve hemen piyasaya yansıtırlarsa, fiyatlar artacak ve beklediği zammı alamayan memur emekli işçi asgari ücretli o ürünü almak yerine beklemeyi tercih edebilir. İşin düşmesi kârın düşmesine, üretimin düşmesine işçi ihtiyacının azalmasına, hatta işçi çıkarmaya kadar ilerleyen domino etkisini yaratacaktır. Onun için şirketlerin piyasaya amortisör olması şart.

Bu arada en çok kendine dikkat etmesi gereken sektörlerin başında, önceki aylarda ÖTV ve KDV indirimi uygulanan Beyaz eşya ve mobilya sektörünü görüyorum. Diğer bir sektör ise inşaat sektöründeki konut piyasasıdır. Konut üretimine biraz fren yapmak lazım yoksa inşaat sektörü çok büyük bir zarar görebilir.

Birlik zamanıdır; her zaman ki gibi birlik beraberlik şart. Yarınlara umutla bakmak istiyorum. Şu ülkemizin üzerindeki kara bulutlar kalksın artık. Cumhuriyetin ilk yıllarında olduğu gibi birlik olalım. Çok kâr edeceğimize az kârla ayağa kalkmak için mücadele edelim.

Ve her zaman dediğim gibi yerli malı kullanalım.

Ne dersiniz?

Var mısınız?

Hadi tek yürek olup;

Evettttttttttt diyelim…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.