Değerli Anadolu Gazetesi okurları. Pazar akşamı bir maç izledik MKE Ankaragücü ile Beşiktaş arasında. Yaşanan olaylar daha ligin başında olmamıza karşın alarm vermeye başladı. Fragmanı izledik devamı gelecek maçlara der gibiydi adeta Ankaragücü ile Beşiktaş arasındaki mücadele.
Aslında bu yazıyı spor sayfasından vermek gerekir ama olayın içine birde asayiş girince sayfası fark etmiyor. Spor Toto Süper Lig’de kıran kırana bir yarış var. Daha şimdiden olaylar bu seviyede ise ilerleyen maçlarda ben gerisini hayal etmek bile istemiyorum.
Biliniyor zaten uzun yıllardır Ankaragücü ile Beşiktaş taraftarının husumetini ve birbirine olan öfke ve kinini. Bunun nedenlerinden birisi de Bursaspor’un küme düşmesinin nedenlerinden başında Beşiktaş futbol takımının gösterilmesi.
Kendilerini Bursaspor ile kardeş kulüp ilan eden Ankaragücü taraftarı Bursaspor küme düşünce Beşiktaş nasıl Bursaspor’un küme düşmesine sebep olur dendi ve bu olaydan sonra iki takım taraftarları arasında husumet bir türlü bitmedi.
Hatırlarım yıllar önce Ankara Atatürk Spor Salonu’nda Türk Telekom ile Beşiktaş Cola Turca arasında oynanan basketbol maçında olayları basın tribününde yakından şahitlik etmiş birisi olarak orada Ankaragücü taraftarının çıkardığı olayları daha dün gibi hatırlıyorum.
Basketbol maçına gelip sırf Beşiktaş olduğu için yenilgiyi hazmedemeyen Ankaragüçlü taraftarlar Beşiktaş seyircisine saldırmış, hem de ne saldırmak. Basın tribünlerine su fırlatmak fiziki müdahalede bulunmak, polise vurmaya kalkmak bunları gözlerimle gördüm ve şahit oldum.
Pazar akşamı inanın Beşiktaşlı futbolcuları Allah korumuş. Maçın bitimiyle sahaya atlayan bir taraftar 40 metre koşup futbolculara uçan tekme atıyor, hakeme saldırı girişiminde bulunuyor ve oradaki özel güvenlik adeta ayakta uyuyor.
Şunu düşünelim o taraftar denen caninin elinde bıçak olsaydı veya başka bir kesici alet olsaydı ve bir futbolcuya zarar verip ölümüne hatta futbol hayatının bitmesine neden olsaydı ne olurdu? Sonunu düşünmek bile gerçekten insanın tüylerini ürpertiyor.
Yahu bizdeki özel güvenlikçilerin görevi statta koruma görevi değil maç izlemek. Buna pek çok kez şahit olmuş biriyim. Adamların işi sanki maç izlemeye gelmek ve atılan gollere sevinmek, yenilen gollerde anlamsız tepkiler vermek.
Yani öyle bir geceydi ki düşününce gerçekten sinirden elim ayağım titriyor. Ülkemize gelmiş birbirinden değerli yabancı futbolculara böylesine bir saldırı girişimi olunca bunu Avrupa ülkelerine nasıl izah edeceğiz?
Bundan sonra ülkemize transfer edeceğimiz oyunculara ülkemizi nasıl anlatacağız. Ülkemize gelecek olan futbolcuların aileleri ve çocuklarının tedirginliğini nasıl telafi edeceğiz bilen var mı?
Gerçekten futbol adına kara bir geceydi Pazar akşamı. İstenmeyen olaylara şimdiden bir tedbir alınmazsa ilerleyen haftalarda daha da vahim sonuçlar alınabilir benden uyarması.
Bu arada Ankara Emniyet Müdürlüğü MKE Ankaragücü-Beşiktaş maçının sonunda sahaya giren ve Beşiktaşlı futbolculara saldıran kişinin gözaltına alındığını bildirdi. İl Emniyet Müdürlüğünün sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, "4 Eylül Pazar günü Eryaman Stadyumu'nda MKE Ankaragücü ve Beşiktaş kale arkası tribününden saha içine atlayarak Beşiktaşlı futbolculara fiziki saldırıda bulunan B.Ö. isimli şahıs gözaltına alınarak hakkında gerekli işlemler başlatılmıştır" denildi.
İnşallah bu sonu olur diyerek sağlıklı günler diliyorum…