Meyve bahçelerinde yetişen yabancı otlar ağaçlarımızın kullanması gereken besinlere ve suya ortak olurlar. Hastalık ve zararlıların artması için uygun ortam oluştururlar. Meyvelerin hasat edilmesini güçleştirirler. Bu yüzden yabancı otların gelişmelerinin engellenmesi için mücadele edilmesi gerekir.
Yabancı otlarla mücadelede genelde, toprağı sürmek, çapalamak ve herbisit adı verilen ot öldürücü ilaçları kullanmak gibi yöntemler kullanılmaktadır. Araziyi, her otlandığında sürmek veya çapalamak ekonomik değil ve toprak yapısının bozulmasına sebep olmaktadır. Bunun yanında tarım ilaçlarının gerek çevre, gerekse insan sağlığı üzerine olan olumsuz etkilerinin olduğunu da biliyoruz.
O halde, yabacı otlarla mücadelede yeni ve farklı teknikler kullanılmalıdır. Yabancı ot mücadelesi için mikrodalga, UV, lazerler, sıvı nitrojen ve elektrik uygulamaları denenmiş, en uygun yöntemlerin alev ve buhar uygulaması olduğu bulunmuştur. Alev uygulamasının tercih edilmesinin nedenleri; etkinlik, güvenlik, makinenin yapısal basitliği ve kabul edilebilir maliyete sahip olmalarıdır.
Alevleme, özellikle toprak yüzeyine yeni çıkmış yabancı otların büyüme noktalarına ısı uygulaması ile zarar verilmesi esasına dayanan bir yöntemdir. Buradaki temel prensip yakmadan farklı olarak kısa süreli yüksek ısı uygulamasının, yabancı otlarda hücre özsuyunun genişleyerek hücre duvarlarını patlatması ve arkasından bitkinin solarak ölmesine dayanmaktadır. Bitki dokusu içindeki hücrelerde sıcaklık 50 °C’nin üzerine çıkarsa hücre proteinleri pıhtılaşmaktadır. Bitki dokusunun ısı etkisinde kalma süresi 0.1 saniye gibi kısa bir sürede 100 °C’nin üzerine çıktığında ise, hücre suyu kaynayıp hücre zarını patlamaktadır. Bunun sonucunda yabancı ot beslenemediğinden su kaybetmekte ve kuruyarak ölmektedir.
Bu amaçla daha çok propan ve benzeri yanıcı gazlar kullanılmaktadır. Bunun için özel olarak geliştirilmiş elde ya da sırtta taşınan aletler olduğu gibi, geniş alanlarda uygulamaya müsait, traktöre entegre edilen aletlerde bulunmaktadır.
Alevleme hem tarım hem de tarım dışı alanlarda kullanılmaktadır. Tarım dışı alanlarda özellikle yol kenarlarında, park ve rekreasyon alanlarında, kort, pist, kaldırım, bina ve benzeri yapıların kenarında çıkan yabancı otları kontrol etmek amacıyla kullanılmaktadır. Tarım alanlarında ise ekim öncesi, çıkış öncesi ve çıkış sonrası olmak üzere üç şekilde kullanılmaktadır. Alevleme aynı zamanda toprak işleme sayısını azaltmaktadır. Bu sayede kültür bitkisi kökleri zarar görmemekte ve toprak işlemeyle yüzeye çıkan yabancı ot tohumları sorun olamamaktadır.
Alev makineleri Almanya, İsveç, Danimarka, Hollanda ve ABD gibi ülkelerde üretilmektedir. Aslında alevleme ile yabancı ot mücadelesi düşünülenin aksine çok ta yeni bir yöntem değildir. Tarımsal amaçlı kullanılan ilk alevleme makinesi 1852 yılında patent almıştır ve yabancı ot ilaçlarının(pestisitler) keşfine kadar yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Ancak 1940’lı yıllarda herbisitlerin keşfi ile birlikte önemini ve popülerliğini yitirmiştir. Pestisitlerin yan etkilerinin ortaya çıkmasıyla birlikte bugün herbisitlere alternatif olarak karşımızda durmaktadır. Özellikle organik tarım üreticileri bu yöntemi sıklıkla kullanmaktadırlar.
Ülkemizde alev makinelerinin üretimi yoktur. Bu makinelerin kullanılması konusun da çok az sayıda bilimsel araştırma yapılmıştır. Araştırmacılarımızın ve tarım makineleri üreticilerinin bu konuda bir araya gelerek, ülkemiz tarımına uygun alev makinesi geliştirip, yabancı ot mücadelesinde kullanılmalarının sağlanması çok büyük önem arz etmektedir. Tarımsal amaçlı kullanımın belirlenmesi ve kayıt altına alınması ile ilgili gerekli yasal ve teknik alt yapının hazırlanması halinde, tarımda gaz kullanımının desteklenmesi ve ya vergi indirimi gibi yöntemler ile fiyatın düşürülmesi halinde hem çevreye duyarlı hem de ekonomik bir yabancı ot mücadele programı yürütülebilir.