ÖZEL HABER: ESRA SARI
İştahın kişinin yemek yemesi gerektiği ile ilgili psikolojik bir duygu olduğunu ifade eden Diyetisyen Nimet Kültekin, iştahın zihin tarafından kontrol edilebildiğini belirterek, "İştahta zevk, mutluluk, can sıkıntısı, üzüntü ve kaygı gibi psikolojik duygular devrededir. Duygular yemek yeme alışkanlıklarımız ile doğrudan bağlantılıdır." dedi.
Kültekin, bazı besleyici olamayan besinlerin iştahı artırabileceğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Yediğimiz bazı besleyici olmayan besinleri tüketmemizin bir nedeni iştahımızdır.
Çünkü bu vücudumuza hemen hemen hiç faydası olamayan yiyecekleri ihtiyacımız olduğu için değil arzuladığımız için yeriz. Aslında bu durum bizi hiçbir zaman tam olarak tatmin etmediği için bulduğumuz her şeyi sürekli yemeye devam ederiz. Böylece ne kadar çok şeker, beyaz un gibi gıdaları yersek, o kadar çok iştahımız artar ve kısır bir döngüye gireriz. O yüzden aklımıza gelen besine ihtiyacınız olup olmadığını kendimize sormak ve yemek istediğimiz besinden bir ısırık aldıktan sonra biraz ara verebilmek iştah kontrolüne yararlı olacaktır. İştah uyguladığımız diyette yavaşça düzenlenir."
Kişinin zaman zaman kaçamak yapabileceğini belirten Kültekin, "Arada yemeklerinizi az da olsa kaçırdığınızda kendinizi suçlayıp telafi için kendinizi cezalandırmak yerine bir sonraki öğünde açlık durumunuza göre beslenirseniz kısır döngülere girmekten kurtulmuş olursunuz." diye konuştu.