ÖZEL HABER: ESRA SARI
Halk sağlığının korunması ve geliştirilmesi amacıyla farklı bilim dallarının ve meslek gruplarının iş birliği içinde çalışması gerektiğini savunan "Tek Sağlık" kavramı, 1855 yılında Prof. Dr. Rudolf Virchow tarafından ortaya atıldı. Bu kavram, veteriner hekim Dr. Calvin W. Schwabe tarafından 1970'li yılların ortalarında daha da geliştirilerek günümüzdeki şeklini aldı. İnsan, hayvan ve çevre ilişkileri bağlamında gelişen sağlık tehditlerine yönelik bu yaklaşıma duyulan ihtiyaca dikkat çekmek amacıyla da 2016'dan bu yana her yıl 3 Kasım "Dünya Tek Sağlık Günü" olarak kutlanıyor. Dünya Tek Sağlık Günü, sağlık alanında iş birliği ve dayanışmanın güçlendirilmesi için önemli bir fırsat sunuyor.
İNSAN,HAYVAN VE ÇEVRE!
"Tek sağlık" yaklaşımı, insan, hayvan ve çevre arasındaki ilişkilerin önemini vurgulayarak, bu üç alan arasındaki etkileşimlerin sağlık tehditleri üzerindeki etkisine dikkat çekiyor. Zoonoz hastalıkların yayılması, çevresel değişimler ve diğer sağlık sorunlarına yanıt vermek için bu bütüncül yaklaşımın benimsenmesi gerektiği ifade ediliyor.
"Dünya Tek Sağlık Günü", toplumda bu yaklaşımın önemine dair farkındalık oluşturulması amaçlanıyor.
Uzmanlar, "tek sağlık" yaklaşımının benimsenmesiyle, insan, hayvan ve çevre sağlığının bütüncül bir şekilde ele alınması hedefleniyor.
Uzmanlar, zoonotik hastalıkların yayılma riskinin arttığı günümüzde, insan ve hayvan sağlığının birbirine bağlı olduğunu belirtiyor. Uzmanlar, bu tür hastalıkların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınması gerektiği ifade ediliyor.
KÜRESEL TEHDİT!
Dünya genelinde her yıl zoonozlar yani hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar, yaklaşık 2,5 milyar hastalık vakasına ve 2,7 milyon ölüme yol açıyor. Bu çarpıcı istatistik, zoonotik hastalıkların küresel sağlık üzerindeki ciddi etkisini gözler önüne seriyor.
Uzmanlar, zoonozların yayılmasının birçok faktöre bağlı olduğunu, iklim değişikliği, kentleşme ve tarım uygulamalarındaki değişikliklerin bu hastalıkların ortaya çıkma riskini artırdığını vurguluyor. Hayvanların ve insan toplumlarının iç içe geçtiği durumlarda, bu hastalıkların bulaşma olasılığının arttığı belirtiliyor.
Zoonozların önlenmesi ve kontrolü için tek sağlık yaklaşımının benimsenmesi gerektiği ifade ediliyor. İnsan, hayvan ve çevre sağlığının birbirine bağlı olduğu bilinciyle, uzmanların, bilim insanlarının ve politikacıların iş birliği yapması önem taşıyor.
Bu bağlamda, halk sağlığına yönelik eğitim ve farkındalık kampanyaları, zoonozların yayılmasını engellemek için kritik bir rol oynuyor. Uzmanlar, toplumların bu hastalıkların etkilerini azaltmak için gerekli adımları atması gerektiğini vurguluyor.