ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN
Psikolog Büşra Kiriş, çocuk istismarı ve cinsel travmanın çocukların ruh sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkileri hakkında önemli açıklamalarda bulunarak, bu tür vakaların erken dönemde tespit edilmesinin ve önleyici adımlar atılmasının kritik olduğunu belirtti. Çocuklarda yalnızca ruhsal değil, davranışsal olarak da belirgin izler bırakabilen istismarın, yetişkinler tarafından doğru şekilde gözlemlenip müdahale edilmemesi halinde ilerleyen yaşlarda ciddi psikolojik sorunlara yol açabileceğini vurguladı.
Kiriş, ebeveynlere ve öğretmenlere bu belirtileri fark etme ve çocuklarla etkili bir duygusal iletişim kurma konusunda çeşitli tavsiyelerde bulunarak, toplumda çocuk istismarına karşı daha yüksek bir bilinç düzeyi oluşturulmasının ve çocukların güvenli bir ortamda büyümelerinin sağlanmasının önemini dile getirdi.
"ÇOCUKLARIN DAVRANIŞLARINA DİKKAT EDİN VE GÜVENLİ İLETİŞİM KURUN"
Psikolog Büşra Kiriş, çocuk istismarı vakalarında ebeveyn ve öğretmenlerin çocukların duygusal değişimlerini yakından gözlemlemesi gerektiğini belirterek, istismara uğrayan çocukların bu tür deneyimleri anlamlandıramadıklarını ifade etti. Kiriş, bu durumun çocuklarda bazı obsesif davranışlar veya uyumsuzluklarla kendini gösterebileceğine dikkati çekti.
“İÇİNE KAPANAN ÇOCUK MİZAÇ DEĞİLDİR, TRAVMA BELİRTİSİ GÖSTEREBİLİR”
Çocuklardaki içine kapanıklık ya da aşırı sessizlik gibi davranışların çoğu zaman yanlış yorumlandığını vurgulayan Kiriş, sağlıklı bir çocuğun çevresini keşfetme ve sosyal etkileşimlerde bulunma eğiliminde olması gerektiğini ifade etti. Kiriş, "İçine kapanan, kimseyle konuşmayan ve kendini toplumdan dışlayan çocukların aile ve öğretmenleri dikkatli olmalı." dedi. Kiriş, bu tür belirtilerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti.
“İSTİSMAR FARK EDİLDİĞİNDE DOĞRU YAKLAŞIM ŞART”
Bir çocukta istismar belirtileri gözlendiğinde nasıl davranılması gerektiği konusunda da uyarılarda bulunan Kiriş, şüphe duyulan durumlarda çocukla doğrudan ve baskıcı bir şekilde konuşulmasının yanlış olacağını söyledi. Ailenin ve öğretmenlerin bu gibi durumlarda sakin ve güven verici bir tutum sergilemesi gerektiğini ifade eden Kiriş, “Çocuğa güvenli bir ortam sağlanmalı, baskı uygulanmamalı ve bu süreçte destekleyici bir yaklaşım benimsenmelidir.” diye konuştu.
“MEDYA CEZALANDIRMA SÜREÇLERİNİ ÖNE ÇIKARMALI”
Çocuk istismarı vakalarının toplumda nasıl algılandığı ve medyanın bu konuda üstlendiği rol hakkında da değerlendirmelerde bulunan Psikolog Kiriş, medyanın olayları sunuş şeklinin, istismarı cezasız bir durum gibi gösterdiğini belirtti. Kiriş, "Olayların cezai boyutlarının açıkça vurgulanması ve suçluların nasıl cezalandırıldığının toplumla paylaşılması çok önemli." dedi. Kiriş, istismar senaryolarını detaylandırmak yerine, cezalandırma süreçlerine odaklanmanın caydırıcı bir etki yaratacağını ifade etti.
ERKEK ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ TABULARA DİKKAT
Psikolog Kiriş, cinsel istismar denildiğinde toplumun genel olarak kız çocuklarına odaklandığını ancak erkek çocukların da bu tür travmatik deneyimlere maruz kaldığını belirtti. Medyada erkek çocuklarla ilgili yeterli bilgilendirmenin yapılmadığını ve bu konunun toplumsal bir tabu haline geldiğini söyleyen Kiriş, “Erkeklerin bu konuda konuşmaması, toplumun onlara biçtiği ‘erkeklik’ kalıbıyla ilgili. Oysa bu çocuklar da mağdur ve yaşadıkları travmanın farkına varılmalı.” şeklinde konuştu.
Bu tür vakalarda erken teşhisin ve müdahalenin önemini vurgulayan Kiriş, ailelere ve eğitimcilere çocuklarıyla kurdukları iletişimi güçlendirmelerini, onların davranış değişikliklerine duyarlı olmalarını ve gerektiğinde profesyonel destek almaktan çekinmemelerini tavsiye etti.
EBEVEYNLERE ÖNERİLER:
- Çocuklarla duygusal bağ kurun ve davranışlarını gözlemleyin.
- Çocuğunuzun günlük yaşantısındaki ani değişimlere dikkat edin.
- Güvenli bir ortam sağlayın ve istismar konusunda bilinçli olun.
- Çocuğunuza yaşına uygun bir şekilde mahremiyet eğitimi verin.
Psikolog Büşra Kiriş, çocuk istismarını önlemede toplumun her kesimine görev düştüğünü, istismara karşı bilinçlenmenin ve erken müdahalenin büyük önem taşıdığını ifade etti. Bu tür vakalarda çocuğun mahremiyetine özen gösterilmesi gerektiğini de ekleyerek, bu sürecin psikolojik destekle yönetilmesinin zorunlu olduğunun altını çizdi.