Seçim afişleri, bayraklar, pankartlar sokakları kirletiyor, biz de şikayet ediyorduk ya ‘israf’ diye, bin beteri zihnimize boşaltılıyor sosyal medyadan. Hadi her aklına geleni, önüne geleni paylaşmaktan çöplüğe çevrilen sosyal medyayı izlemeyi bırakırsınız, telefonlarımızdan özel alanımızın taciz ve işgalini nasıl önleyeceğiz?
Siyasetçi yine bir nebze ama yandaşların coşkunluğu ve sınır tanımazlığı, bıktırıcı olduğu kadar tacizkar. Artık nasıl coşmuşsa yandaş, seçmeni olmadığım ilin ya da hiç gidip tanımadığım ilçenin adaylarını paylaşıyor bizimle. Kendisine de faydası olmayacak bu paylaşımı, kapımıza bırakılan çöp gibi buluyoruz önümüzde.
24 SAAT AÇIĞIZ
Afişler, bayraklar, pankartlar parti merkezine, ilçe binasına, merkezi yerlere asılırdı, önünden geçmiyorsanız görmezdiniz. Taciz ve işgale, 24 saat açığız artık. Efendim bizim seçim bölgesinde değilsiniz, hatta bizim şehirde değilsiniz, e genel seçim de değil, niye çöplüğe çeviriyorsun zihinleri özel hayata da bütün saygısızlığınla?
Kaldı ki genel seçim için de geçerli aynısı. Afiş, bayrak ve pankartlardan, sesi açmaktan çatlayan cızırtılı parti şarkılarından daha bıktırıcı bir taciz. Birini görmeyince diğeri kapıdan geçmeyince sorun olmuyordu. Ne eski usul yöntemlerin ne sosyal medya ve telefon uygulamalarının, siyasi kararları değiştirdiğine ilişkin somut bir veri de yok. Çok sınırlı bir kararsız seçmen için mi bütün ülkeye eziyet ediyorsunuz?
BULDUĞUNA MESAJ AT İŞLERİ DEĞİL
Diyelim seçmeni olduğumuz şehir ve ilçenin adayları olsunlar. Bu sefer de hiç tanımadığımız adayların tacizine uğruyoruz. Ne özgeçmişini biliyoruz ne yaptığı işleri, havalı bir sloganla iddialı bir fotoğraf, kendisini seçmemizi bekliyor. Bu sefer de bizde hiçbir karşılığı olmayan kişi özel alanımızı işgal etmiş oluyor; tanımadığım adam, “Beni seç” diyor.
İnternet üzerinden bize hayatı zehir eden propaganda, bu kadar basit bir şey değil. Amerikan seçimlerinde Donald Trump’ı seçtirdiği söylenen sosyal medya ve telefon uygulamaları için özel yazılım kullanılmıştı. Eğilimleri saptayıp çözümleyen, ona uygun mesajlar üreten karmaşık bir sistemden bahsediliyordu. Bulduğu her yere mesaj atıp çöplüğe çevirme sistemi değil yani bu işler.
NASIL SAĞLIKLI KARAR ALALIM?
Tarlan varsa tarlanın bile sınırları var, alanını bilir, komşunun mülkiyetine girmezsin. Bu sosyal medya ve telefon uygulamaları nasıl sınırsız bir ihlal alanı ki herkesin taciz ve işgaline açık, giren çıkan belli değil.
Sosyal medya, dev bir zihin çöplüğüne dönüştü. Kişisel telefonlarımızdaki uygulamalar, katladı bu çöplüğü. Aklına bu kadar çöp dökülen bir milletin, bırakın seçimi, neyle ilgili sağlıklı karar almasını bekliyorsunuz?