El aleme demokrasi cenneti ülkemiz. Gizli gizli yaptıkları kadar açık açık yapmaktan da çekinmiyorlar. Kendi siyasetlerine uygun sivil toplum örgütleri, medya kuruluşları, dini yapılanmalar kurduruyor, destekliyor, onlarla hükümetleri ve devleti sıkıştırıyor hatta darbe yaptırıyorlar.
İş camiası ve bürokrasinin derinliklerine uzanan, birini tutsan diğerleri rahat durmayan kollarıyla ahtapot bu devletler, hiçbir ülkenin bağımsızlığına olmadığı gibi bizimkine de saygı duymuyor yani tanımıyorlar bir nevi.
İstediği gibi at oynatırsa demokrasi oluyor, oynatamadığını ‘diktatörlük’ yaftasıyla etiketliyor, çıkarlarıyla çatışan her alanda boğmak üzere her yerden çöküyorlar boynuna.
YÜZSÜZ BESLEME MEDYAMIZ
4-5 yıldır daha ayyuka çıktı başka ülkelerin beslediği medya organlarımız. Çok da pişkinler, hiçbir gocunma emaresi göstermiyor bu beslemeler. Açık açık yapılanlar yanında iç içe geçirilmiş kişi ya da şirketler kılıfıyla örtülmüşleri de var.
Memleketteki demokrasiye bak; başka ülkenin parasıyla senin ülkende, o başka ülkenin çıkarlarına sınırsız çalışma özgürlüğü!
Ulusal basın-yayın kuruluşlarındaki yabancı desteği, desteği alanların tüm yüzsüzlüğüyle devam ediyor. Artık yerel basına el atıyorlar.
ABD’NİN DOLARLI DESTEK PAKETLERİ
Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel’in, 12 Ağustos günkü köşe yazısından öğrendik; Amerika Birleşik Devletleri, yerel basınımıza el atmış, destek paketleri öneriyormuş şehir şehir dolaşarak.
ABD İstanbul Başkonsolosluğu Basın Ataşesi Alison Brown, 6 Ağustos’ta Çanakkale’de Gazeteciler Cemiyeti dahil bazı yerel basın kurumlarını ziyaret etmiş.
9 Ağustos’ta Balıkesir’e gitmiş, neyse Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ramazan Demir, nazik bir üslupla ‘15 Temmuz Manşetleri’ ile Milli Mücadele kitapları hediye ederek yolcu etmiş kendisini.
2023 Eylül’ünde Başkonsolos Julie A. Eadeh’le beraber Bursa yerel basınını ziyaret etmişler 15-20 bin dolarlık destek paketi teklifiyle beraber.
Demokrasiye bakın; bir başka ülkenin devlet görevlisi, gizleme gereği duymadan, gözünüzün içine baka baka basın-yayın kuruluşlarınızı satın alma cesareti gösteriyor.
TETİĞİ BİK ÇEKTİ
Basın İlan Kurumu’nun (BİK) 1 Nisan 2023 tarihinde yürürlüğe giren yeni yönetmeliğiyle ülke çapında yerel basın, beklemediği bir Osmanlı tokadı yedi.
Şahsen desteklediğimiz bir tokattı bu. Devlet ilanlarını koyduktan sonra gazetenin geri kalanının nasıl dolduğunu umursamayan bu tarz yerel basın, ne halka ne çalışanına ne gazeteciliğe katkısı olmayan bir yerel basındı. Hakkı teslim edilecek istisnalar vardı ancak kaideyi bozamayacak kadar azlardı. Zaten kendi ayağına sıkıyordu arkasında kamuoyu olmayan öylesi yerel basın, tetiği Basın İlan Kurumu çekti.
İşlevini yerine getiremeyen basın-yayın kuruluşu devletin de işine yaramayacağına göre, gidişata “Dur” dendi ve yeni başlangıç çizgisi çekildi. Hala arkadan dolanma çareleri arıyor, deniyor ama işin ciddiyetini anlayamadı patronlar.
İşlevinizi yerine getiremeyecekseniz, toplumun da devletin de gazeteciliğin de size ihtiyacı yok. Yapamayanlar, yoldan çekilecek.
GELECEĞİN YUMUŞAK KARNI
Yerel basını internet gazeteciliği ve birleşmeye yönlendiren Basın İlan Kurumu’nun da doğruları yanında acelecilikle yarattığı boşluklar var demek ki. Başlangıç ölçütlerini çok yüksek tuttu, hiç atlamadığı bir yüksekliğe çıkardı yerel basının çıtasını.
İşte ABD, bu boşlukları çabuk tespit etmiş, bin dolarlı paketlerle zayıf halkaları yoklamaya çıkmıştı.
Yerel basının düştüğü atalet üstüne yediği tokat yerindedir ancak başkasının kucağına düşürecek kadar da şiddetli olmamalıdır.
Bizim yerel basınla yerel basının da kendi içinde derdi çok, gördük ki ABD, kabartma tozu dolar paketleriyle ulusal basından sonra yerel basını da köpürtecek.
Geleceğin basını yerel basın, sosyal medya gibi geleceğin yumuşak karnı da. Çok dikkat; buralardan güçlendirerek koruyabiliriz bekamızı.