Bir ülkenin gelişmişliği sadece alt, üst geçit, yüksek binalar yapmakla ölçülmemeli. Ülke yönetimlerinin başarıları artık bu tür hizmetleri ile ölçülmüyor. Bunlar yapılması gereken ve de toplumun ihtiyacı olan projelerdir. Ülkemizi ve de yerel yönetimleri bu anlamda çok başarılı buluyorum.
Yeni yüz yılda, çağdaş bir yerel yönetim anlayışı, halk terazisinin kefesine çıktığında, sanata, kültüre, engellisine ve de spora dair yaptıkları ile değerlendiriliyor. Ülke olarak sürekli büyüyoruz, gelişiyoruz ve de genç bir nüfusa sahibiz. Milyonlarca geleceğimizi emanet edeceğimiz genç bir nüfus, şimdi okul sıralarında eğitim alıyor. Bu noktada yerel yönetimlere çok büyük görevler düşmekte.
Belediyeler, ‘şu kadar park yaptık, şu kadar gençlik merkezi yaptık’ derken, bu kadar okul sıralarında eğitim gören çocuğumuzun, gencimizin sosyal aktivasyonları gerçekleştirebileceği alanlara ihtiyacı olduğu gerçeğini göz ardı etmemelerinde fayda olduğunu düşünüyorum.
Park ve bahçeler, gençlik merkezleri yapmak güzel ancak günümüzde yeterli olmuyor artık. Bunlar sadece insanların gelip dinlenebileceği, oturarak vakit geçirebileceği mekanlar. Toplumun ve gençlerin deşarj olabileceği, enerjilerini atabilecekleri sosyal donatı ve daha büyük spor komplekslerine ihtiyaç var.
Şöyle çevremize bir dönüp baktığımızda bütün gençlerin elinde akıllı cep telefonlarının mevcut olduğunu göreceksiniz. Sadece gençler mi? Tabii ki değil. Yetişkinlerin de elinde telefon sürekli meşguller; aile için ve toplumla kurmaları gereken iletişimi unutmak noktasına geldiler. Hep birlikte teknoloji bağımlısı olduk çıktık. Hiç kimse ülkemizi, şehrimizi bu şekilde geliştirmeyi düşündüğünü söyleyemez.
Gelin yol yakınken, zaman varken, gerçekleri görelim. Sporun gücünden ve nimetlerinden faydalanalım. İşte burada yerel yönetimlere çok büyük sorumluk ve görevler düşmekte. Hepimiz şunu çok biliyoruz ki belediyeler halkın hizmetinde olan kurumlardır. Aynı zamanda vatandaşının yaşamını kolaylaştıracak bir kurum. İlinde ve ilçesinde Amatör Spor Kulüpleri Federasyonları, il müdürlükleri ve ilçe müdürlükleriyle irtibata geçip, halkın spora dair ihtiyaç analizleri yapılarak bir an önce işe koyulmalıdırlar. Bu da şunu gerektiriyor, ulaşım ve güvenlik açısından, şehrin en güzel yerlerindeki spor alanları tespit edilerek, spor tesisleriyle donatılmalıdır. Şehrin en köhne yerini seçerek bu tesisleri kurma alışkanlığımızdan bir an önce vazgeçilmeli. Bir projeyi hayata geçirirken, kendi ailenizi, çocuğunuzu göz önüne alarak uygulayın.
Birçok kez ifade ettim ama bir kez daha ifade etmekte yarar görüyorum. Kamu yararına çalışan ve spor anlamında Türkiye'nin en büyük STK'sı olan Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu ve buna bağlı olarak Türkiye’nin 81 ilinde faaliyet gösteren, Amatör Spor Kulüpleri Federasyonları ile yerel yöneticilerin yapacakları ortak projelerle spor adına çok büyük ilerlemelerin kaydedileceğine inanıyorum. Çünkü bu camiaların tek bir hedefi gencinden yaşlısına her yaştan insanımıza spor yaptırmak.
Sporun gücü ile ülkemizin daha büyük hedeflere koşacağına yürekten inanıyorum. Bu camialarda görev yapan başkanından yönetim kurulu üyelerine kadar herkes gönüllü ve fahri olarak Türk geçliğine hizmet etmek için ant içmiş insanlar. Tek istekleri var tesis ve üye spor kulüplerine ayni, nakdi ve ulaşım desteği. Gönlünü bu işe adamış insanların çağrılarına kulak vermek hepimizin en büyük görevidir diye düşünüyorum.