İçişleri Bakanı Soylu soruları yanıtladı: Cumhur İttifakı'mızın alacağı oy açık
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TGRT Haber'de katıldığı Gündem Özel programında Ercan Gürses'in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Soylu, Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşananlara değinerek, "6 Şubat gerek tarihi itibarıyla gerekse yaşadıklarımız itibarıyla bir milattır. Bunun değerlendirmesini böyle ortaya koymak gerekir."
Depremin ilk gününden bugüne bölgede çalışmaların planları dahilinde bir süreç halinde devam ettiğini belirten Soylu, konteyner kentlerin gece-gündüz çalışılarak, altyapısından sosyal donatı alanlarına kadar en ince ayrıntısıyla birlikte hazırlandığını kaydetti.
Etki alanı yaklaşık 110 bin kilometrekareyi aşan, 120 bin kilometrekareye ulaşan depremlerle ilgili bilim insanlarıyla görüşmeye devam ettiklerini dile getiren Soylu, bilim insanlarının bugüne değin 3 fay kırığına kadar çalıştıklarını ama Kahramanmaraş merkezli depremlerde oluşan 7 fay kırığı ile ilgili ilk kez karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Soylu, çalışmalarda bölge insanının istek, ihtiyaç ve görüşlerine de yer verildiğine dikkati çekerek, yürütülen çalışmalar kapsamında bölgede 6 bin 500'ü işbaşı yapan 10 bin 500 esnaf dükkanı kurulduğunu ve bu sayının 15 bini aşmasını öngördüklerini aktardı.
Enkaz kaldırmada Hatay'da yüzde 75'e kadar gelindiğini, diğer illerde ise bu oranın yüzde 90'nı aştığını belirten Soylu, bayrama kadar acil yıkılacak ve yıkılmış binaların enkazlarının kaldırılacağını anlattı.
Soylu, 14 Mayıs seçimleriyle ilgili AK Parti'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve AK Parti Genel Merkezi'nin ortaya koyduğu bir stratejiyle seçime gittiğini söyledi.
Soylu, partinin sürece yönelik çalışmaları ve seçimlerde uygulanacak 3 dönem kararıyla ilgili, "AK Parti bir ilke partisidir, bir kural partisidir. İlke neyi koyuyorsa ona tabi olan bir anlayış meydana gelir." dedi.
Bakan Soylu, AK Parti'nin siyasal hayatı boyunca krizleri yönetirken bir yandan da altyapısına yönelik çalışmaları devam ettirdiğini belirterek, "AK Parti bu tecrübeyi biriktiren bir siyasi partidir, bu tecrübeyi devam ettiriyor." diye konuştu.
Bakanların milletvekilliği adaylığının sorulması üzerine Soylu, "Demek ki hükümet iyi bir karne ortaya koydu. Buradan bu sonucu çıkarmak lazım. Sayın Cumhurbaşkanı'mız, yönetimdeki bu iyi karnenin içerisindeki insanları, yöneticileri milletin önüne çıkarmaya layık gördü. En önemli mesele milletin önüne çıkabilmeye layık olabilmektir." değerlendirmesinde bulundu.
Soylu, eskiden bakanların hem bakan hem milletvekili olabildiğinin hatırlatılması ve sistemin rezive edilebileceği tartışmalarına yönelik soru üzerine, Türkiye'nin 5 yıldır karşı karşıya kaldığı badirelerin tamamından siyasi istikrarını bozmadan, öngörülebilirlik ortaya koyabilecek şekilde süreci yönetmesinin tek sebebinin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olduğunu belirtti.
Sistemin krizlerin nasıl yönetilebileceğine yönelik bir panzehir ortaya koyduğunu dile getiren Soylu, "Bu 5 yıllık süre içerisinde gördüklerimiz var. Elbette ki birtakım redaksiyonlar, düzenlemeler, düzeltmeler, adımlar atılabilmesine imkan verecek bir tecrübemiz oldu." dedi.
Seçim tahminine ilişkin verileri ve temel motivasyonları sorulan Soylu, büyük bir devrimin altına imza atan bir siyasi hareket olduklarını, AK Parti'nin 2002'den beri "Olmaz" denilen her şeyi oldurduğunu, temel motivasyonlarının 20 yılda yaptıkları büyük devrimler ve Türkiye Yüzyılı vizyonu olduğunu söyledi.
Soylu, seçim pusulalarının basılmasına, okullarda kameraların çalışması ve jeneratörlerin sağlanmasına, seçim sandıklarının ve çuvallarının okullara getirilip götürülmesine, YSK ile il ve ilçe seçim kurullarının güvenlik alanlarının oluşturulmasına, terör örgütünün oy kullanmaya fesat karıştırmasını engellemeye kadar her alanda YSK ile beraber seçim güvenliğini yönettiklerini belirtti.
Bütün siyasi partilerin sandığa sahip çıkması gerektiğini vurgulayan Soylu, seçim güvenliği meselesinin her seçimde speküle edildiğini fakat bunların boş çıktığını, seçim sonrası mağlubiyetlere kılıf aramak üzere planlandığını söyledi.
İçişleri Bakanı Soylu, "Seçimlerde Muharrem İnce faktörünü nasıl görüyorsunuz?" sorusunu, "Her seçimin kendine ait bir süreci vardır. Bu seçimde de 4 cumhurbaşkanı adayı var. Bunlardan birisi de Muharrem İnce. Zamanın ruhuna uygun birtakım bu tip çıkışlar, adaylıklar söz konusu olabiliyor. Birinci turda Allah'ın izniyle seçimi kazanacağımız için bizi çok etkileyecek bir faktör olarak görüyor değilim." diye yanıtladı.
"HDP bir faktör müdür?" sorusu üzerine ise Soylu, Yeşil Sol Parti'nin aslında HDP olduğunu ve seçimlerde bir faktör olarak yer aldığını, PKK'nın yöneticilerinin ortaya koyduğu değerlendirmelerin Millet İttifakı'nın heyecanından daha yüksek olduğunu söyledi.
Soylu, "Bu Millet İttifakı açısından bir avantaj mıdır?" sorusu üzerine, şunları kaydetti:
"Demokrasi ve ülkenin bütünlüğü açısından doğru değildir. Bu ülkenin bugüne kadar ortaya koyduğu süreçler ve yaptığı fedakarlıklar açısından da doğru değildir. CHP, bu ülkenin meşru bir siyasi partisidir. Bir gayrimeşruluğu, PKK'nın enkazını, CHP'ye ve Millet İttifakı'na taşıması bu ülkenin tarihi bir ayıbıdır. Siyasi tarihin en önemli ayıplarından bir tanesidir. Bu millete izah edemezsiniz. 'Yüz yıllık cumhuriyetle hesaplaşacağız. Tutsaklarımızı serbest bırakacağız.' diyor. Ne zaman? Seçim kazanıldığı akşam. Terör örgütü her şeyi söyleyebilir ama CHP gibi meşru bir siyasi partiye, PKK enkazının taşınması doğru değildir."
Bakan Soylu, "Millet İttifakı'nın amacı cumhurbaşkanı çıkarmak. Adayları Kılıçdaroğlu. Peki, PKK ve HDP'nin ortaya koyduğu süreçte cumhurbaşkanı adayı kim, kimi destekliyorlar? Kılıçdaroğlu'nu destekliyorlar. Bu millet, terör örgütünün enkazını CHP'ye taşıttırmaz." dedi.
"Sığınmacılar konusu seçimi nasıl etkileyecek?" sorusu ve "Suriyeliler, Afganlar ve Iraklıların oy kullanabilmesi için vatandaşlık verildiği" iddialarının sorulması üzerine ise Soylu, 130 bin 914'ü reşit olmak üzere 230 bin 998 bin Suriyelinin Türk vatandaşı olduğunu aktardı.
Soylu, söz konusu iddiaların gerçek olmadığını, seçim listelerinin MERNİS'ten çekildiğini ve sadece TC kimlik numarası olan kişilerin listede yer aldığını, göçmenlerin ise Göç İdaresi'nde kayıtlı olduklarını, ikisinin apayrı olduğunu belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.