Galatasaray'ın Münih'te buruk akşamı: Oyuna saygı...
Galatasaray dün gece Münih'te Avrupa'nın taktirini kazansa da maçı kaybetti. Bayern Münih'i kendi evinde yenerek Şampiyonlar Ligi gruplarında önemli avantaj elde etmenin kapısından dönen Galatasaray maç sonunda sahadan 'buruk' ayrıldı.
DEĞERLENDİRME: ÖMERCAN ÖZMEN
Galatasaray dün gece Bayern Münih karşısında önemli bir sınav verdi. Allianz Arena'da 75 bin kapasiteli stadyumda oynanan karşılaşmada Galatasaray, sahadan mağlubiyetle ayrıldı.
İlk maçta olduğu gibi oyun olarak Bayern Münih'e maçın genelinde üstünlük sağlayan 'Cimbom' istediğini alamadı sahadan 2-1 mağlup ayrıldı.
'BAYERN'E ÖN ALANDA PRES BUNALIMI'
Okan Buruk'un maça başladığı takım ve saha içerisinde Bayern Münih için kurguladığı plan genel olarak işledi ve Bayern'e zor anlar yaşattı. Galatasaray dün gece, topa sahip olma takımı olmaktan çok, önemli bir pres takımı olduğunu Avrupa sahnesinde dünyanın en önemli takımlarından birine karşı da gösterdi. Bayern Münih'in 1. bölgesinden (defans bölgesi) başlayan pres kurgusu maç boyunca devam etti. Zaman zaman Kerem Aktürkoğlu'nun öncülüğünde başlayan ve bir anda şiddetlenen pres kurgusu, zaman zaman da 2. bölgeye (Ortasaha bölgesi) kadar kontrollü beklenip yine pres lideri Kerem'in rakibe 'basmasıyla' başladı. Bu pres planları genel olarak Galatasaray'ın pas araları ve ikili mücadeleleri kazanmasıyla sonuçlandı. Bayern Münih, Galatasaray presini bireysel yetenekleriyle kırdığı an tehlike yarattı. Bu tehlikeler zaten bu pres oyununu benimseyen takımların göze aldığı risklerden...
Hücum planı olarak da direkt bir oyun tarzı tercih eden Okan Buruk'un oyuncu tercihleri de bu yönde oldu. Bu tür maçlarda ilk 11 tercihlerinde sürprizler yapmayı seven Okan Buruk'un bu karşılaşmada sürprizi Ziyech oldu. Okan Burak, bir tarafta Ziyech diğer tarafta Zaha ile karşılaşmaya başladı. Bu ikilinin arasında Icardi'nin 'uydusu' gibi sürekli etrafındaki alanları manipüle eden Kerem vardı. Arkalarında ise görmeye alıştığımız iki isim Kaan ve Toreira yer aldı.
Okan hoca, Ziyech tercihiyle hem sağ tarafta çizgiyi kullanmayı seven Boey'e alan açmak hem de Ziyech'in içe kat ederek kanat oyun kurucu tarzıyla ters kanada ve boşluklara atacağı toplarla Bayern savunmasını geçmeyi hayal etti. Evdeki hesap mantıklı görünse de Ziyech'in bekleneni verememesi ve karşısında oynayan A. Davies'e hiçbir pozisyonda üstünlük sağlayamaması hücumda kısırlık yarattı. Bayern karşılaşması Zaha'nın oyun tarzı için uygun bir maç olarak görünse de Zaha maç içerisinde beklenen aksiyonları gerçekleştiremedi. Buruk'un her zamanki tercihi Kerem de dün iyi bir maç çıkaramadı ve toplu oyunda adeta sahada yoktu...
Icardi'nin gölgesi gibi onun boşalttığı alanlarda topla buluşarak pozisyonlara girdiğini görmeye alıştığımız Kerem, dün gece bir türlü doğru bölgelerde topla buluşamadı. Set oyunu ve Galatasaray'ın geçiş yapması muhtemel ataklarında da pas tercihlerini doğru kullanamayan Kerem, bir türlü ritmini bulamadı. Cimbom'un ön alan presinde lider konumda olan Kerem, dün gece Münih'te topsuz bir koşu antrenmanına çıkmış gibiydi...
BURUK, OYUNCU DEĞİŞİKLİKLERİNDE SINIFTA KALDI
Okan Buruk, Bayern Münih maçlarında doğru planlarla sahaya çıkarak Avrupa sahnesinde saygıları ve taktirleri topladı. İki Bayern maçında da Alman ekibini sahadaki oyun ve planlar bazında yenmeyi başaran Buruk ve ekibi, oyuncu değişikliklerinde sıkıntı yaşamaya devam ediyor.
Sahaya oyuncu değişiklikleriyle müdahale etmekte zaman zaman geciken Buruk, maçta değişikliklerle tepki verilmesi muhtemel anlarda yaptığı değişikliklerle başka oyun tarzlarına dönüyor. Bu durum sahadaki planı çoğu zaman tamamen değiştiriyor. Dünkü maç özelinde değişiklikler öncesinde Icardi, Kerem, Ziyech ve Zaha'dan oluşan ön taraf, değişiklikler sonrası Bakambu, Kerem, Tete, Barış Alper isimleriyle kurgulandı. Bu oyuncular özelinde bakıldığında bambaşka şeyler hayal ettiren iki farklı oyuncu grubu izledik. Okan Buruk'un dün akşam değişiklik konusunda en büyük yanlışlarından biri de Kerem Aktürkoğlu'nu 90 dakika oyunda tutması oldu.
Kerem, Galatasaray'ın pres kurgularında başrol olsa da toplu oyunda verimsiz geçirdiği günlerde mental olarak da sıkıntı yaşayabiliyor. Duygu ve stres yoğunluğu bu denli yüksek bir karşılaşmada bir türlü tam olarak maçın içine giremeyen Kerem, Zaha ve Ziyech'in verimsiz performansının da etkenlerden biriydi. Kerem takımın pres başlangıçları ve kurgularında çoğu zaman doğru işler yaparak mücadele etse de işin yaratıcılık ve toplu oyun kısmında sınıfta kaldı. Okan hoca da Kerem konusunda çok sabırlı davranarak 90 dakika oyunda tuttu. Mertens kalitesi ve tecrübesindeki bir oyuncunun böylesine büyük bir akşamda kulübeden çıkamaması, Kerem'in aksadığı senaryoda sahada olamaması ve bir tercih haline gelmemesi dün akşam Okan Buruk açısından bir soru işareti olarak akıllara yer etti...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.