Kardeşlik ve Barış Günü

31 Aralık… Bu anlamlı günde bütün Azerbaycan halkı, ölmez liderimiz,  Ulu Önder, mahrum Cumhurbaşkanımız Haydar Aliyev’i hasretle, özetle hatırlıyor. Onun şerefli adı halkımızın kalbine ebediyen yerleşmiştir.  Çünkü bu günü Ulu Önderimiz “Azerbaycanlılar Günü” olarak adlandırmış, kalplerimize ebediyen ıçık yerleştirmiştir. Bu gün, dünyanın çeşitli kutuplarında yaşayan 55 milyon Azerbaycan Türklerinin aziz günüdür. Bu muhteşem günde dünya insanlarına sevgi, barış ve dostluk dileklerimizi ifade ediyoruz.  

Sadece Azerbaycan coğrafyasında mı yad ediliyor? Hayır, elbette. Dünyada yaşayan bütün Azerbaycanlılar ve Türkler de bu günü aziz gün olarak anıyorlar. Amerika’da, Avustralya’da, Fransa’da, Almanya’da ve dünyanın hemen-hemen her ülkesinde yaşayan dünya Azerbaycanlıları bir araya toplandıklarında, bu ülkelerde yaşayan Türkler de kendiliğinden bu toplantılara katılıyorlar.

31 Aralık “Dünya Azerbaycanlıları Dayanışma Günü” ilan ettiğinde dünyada yaşayan bütün Azerbaycanlıları hareketlendirdi ve vatan topraklarının savunmaları için kenetlendirmiş oldu. Bu fikri sadece yüksek zeka ve deneyimli devlet adamı yapa bilir.   Avrupa Birliği, Amerika, Fransa, Almanya ve Avustralya gibi büyük ülkeler dâhilinde yaşayan ortalama üç milyonun üzerinde (tüm dünyada 55 milyonuz) Azerbaycanlılar his ettiler ki, onların dünyada devletleri ve ana toprakları vardır. Cumhurbaşkanımız onların da hak ve özgürlüklerini savunuyordur. Bu soydaşlarımızda kendilerine olan güveni, sorumluluğu, vatanına olan bağlılığı, istikrarı, sevgi duygularını yükseltti. Bu çağrı ile onlar rahat ve güvenli şekilde vatanlarına geliyorlar, oraya yatırımlar yapıyorlar. Ayrıca topraklarının yüzde yirmisi işgal altında iken onları vatan topraklarına adeta bağlamış oldu.  Uzun yıllardır topraklarınızın Ermeni teröristler tarafından işgalini “İl Gazetesi” ve “ANADOLU” gazetelerinde, TV kanallarında dile getiriyorum. YAYDER Derneği Başkanı olarak Türkiye’de Diaspora faaliyetini yürütüyoruz.

Azerbaycan Türkleri bin yıllarca dede-baba topraklarında yaşamışlar. Diktatör İosif Stalin’in imzası ile Azerbaycan toprakları işgal edilmiş, parsellere ayrılmış, sonuçta Ermenistan ve Gürcistan devletleri yaratıldığını biliyoruz. Yani Sovyetler sayesinde bu iki devlet, Azerbaycanlıların dedeleri, babaları yaşamış tarihi topraklarda kurulmuştur. Filen Azerbaycanlılara mahsus topraklar diktatör Lenin’in kanlı Kırmızı Ordusu tarafından işgal edilmiştir. Bu fırsatı yakalayan Ermeni teröristleri bu da yetmiyormuş gibi bir de etnik temizleme yaparak soydaşlarımızı dede-baba topraklarından zor kullanarak kovmuşlardır. (1932 yılından ta 1953 yılına dek) Hem dede-baba topraklarından, hem de  Garabağ topraklarından (1988-1992). Bu adaletsiz bir durumdur, dünya devletleri, aklı başında olan her birey bu olayı kınamalıdır.  Ama nedense Azerbaycan Türklerinin haklı savaşını savunanlar dünyada azdır. Dünya geç olsa da bunu anladı ve BM, AB dâhil, dünyadaki bütün cemiyetler bu gün Azerbaycan topraklarının bütünlüğünü savunuyorlar. BM almış olduğu dört karara göre teröristler Azerbaycan topraklarından evvelki sınıra çekilmelidir, denir. Buna rağmen Ermenistan Silahlı Kuvvetleri (elbette ki Rusya ile işbirliği yaparak) hâlâ da Azerbaycan topraklarından çekilmiyorlar. Dünyada yaşayan soydaşlarımız Azerbaycan’ın bu haklı ve adaletli savaşını savunuyor ve her yerde tebliğ ediyorlar.

VATAN TOPRAKLARI PEŞKEŞ EDİLEMEZ

İster Avrupa Birliği olsun, isterse başka devletler olsun nedense ikili standartı uyguluyorlar. Bu bir gerçektir. Garabağ’ın işgali ve Hocalıdaki etnik temizleme tarihin en acı gerçeğidir. Naziler böyle rezalet yapmadılar. Hocalı vahim bir olaydır ve Ermenilerin ne kadar gaddar, zalim, nasist olduklarının sübutudur. Ortada tarihi kaynakçalar, resimler, belgeler var iken dünya devletleri ikili oynuyorlar, buna anlam veremiyorum.  Hocalıdaki katliam Avrupa’nın gözleri önünde baş verirken onların suskunluğuna hepimizi rahatsız ediyor. Dünyanın her köşesinde Türkler acı çekiyordur. Neden? Batılı devletler ikili standart uyguluyorlar? Bu bir insanlık ayıbıdır.

Aklı başında her kes bunu aydın idrak ediyor ki, dünyada iki kardeşlerin güçlü, kuvvetli İmparatorlukları mevcut idi. Batılı devletlerin fitneleriyle iki kardeşi Çaldıran savaşına götürmüştür. Ve tarihin en büyük savaşı gerçekleşti ki, Şah İsmayıl zayıf kaldı ve mağlup oldu.

1988-92 yıllarında da Batılı devletleri ikili oynadılar. Önce Osmanlı İmparatorluğu çökertildi, daha sonra ise Garabağ sorununu yarattılar. Her iki savaşlarda ölenller Türkler olmuştur. Garabağ ve Hocalıda ise Azerbaycan Türklerine karşı etnik temizleme yapılmıştır. Bunu hiç kimse inkâr edemez. Bu büyük haksızlıktır, bu dünya devletlerinin de ayıbıdır. Dünyada demokrasi ve hukuku savunan devletler Garabağ ve Hocalı katliamında suskunluğunu bu gün de sürdürürlar. Tarihte hep böyle olmuştur, ama Allahın sabrı büyüktür. Hak, adalet sonunda zafere ulaşacaktır. Neyin pahasına olursa olsun bu zulmün sonu yakınlaşıyor. Cumhurbaşkanımız, Sayın İŞlham Aliğyev’in sayesinde Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin gücü olaganüstü yükselmiştir. Aprel hadiseleri bunun sübutudur…Garabağ toprakları mutlaka azat edilecektir. Ermeniler pişman olacaklar ve yaptıkları zulmü tarihten silemezler, diyorum. Yakın gelecekte bizler bunun şahidi olacağız. Buna kimsenin şüphesi olmamalıdır. Hak, adalet yerini bulacaktır.

HAYDAR ALİYEV, AZERBAYCAN’I DÜNYA DEVLETİ YAPTI

Şimdi genç, dinamik devlet ve siyaset adamı Cumhurbaşkanı, Sayın İlham Aliyev, babasının devletçilik siyasetini şerefle, azimle, büyük başarıyla yürütüyor. İlham Aliyev ifade etti ki, böyle yüksek ekonomiyükseliş dünyanın hiçbir devletin tarihinde mevcut olmamıştır.   Azerbaycan, yakın gelecekte dünyanın en gelişmiş ülkeleri sırasında üst sıralarda yerini alacaktır. Bu bir gerçektir.

 Bu çalışmaların çoğu, Haydar Aliyev Vakfının Başkanı, Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı, JUNESCO’nun İyi Niyetli Sefiri, Milletvekili, Sayın Mehriben Aliyeva’nın teşebbüsü ve yardımları da önem taşıyor. Azerbaycan’ın birinci hanımı gerçekten büyük projeleri gerçekleştiriyor.

Mahrum Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev Dünya Azerbaycanlılarına seslendi ve birleşelim çağrısını yaptı. Bu gün Dünya Azerbaycanlıları büyük şehirlerde toplanırlar, hiç kimseye zarar vermiyorlar, dostluğu, kardeşliği terennüm ediyorlar.

DÜNYA TÜRKLERİNİN BİRLİĞİ KURULMALIDIR

Şimdi Sayın İlham Aliyev daha ileriye gitti ve dünya Türklerine çağrı yaptı. Hâlâ Antalya’daki X. Kurultayda Sayın İlham Aliyev Türk Dünyası Birliğini kuralım, demiştir.  Yarın başka Türk devletleri de bu çağrıya katılmış olsa, bana göre böyle birliğin yapılması dünya insanları için barışı, refahı, dostluğu, kardeşliği temin edecektir, diye düşünürüm. Altı Türk devleti, dünyada barışın sağlanmasında birlikte hareket edecekler inden köse şüphe etmemelidir.

Dünya insanları savaşlardan yoruldular. Afganistan’da, Pakistan’da, Libya’da, Irak’ta, Suriye’de savaş milyondan fazla insanların ölümüne neden olmuştur. Başta ABD, İngiltere ve başka emperyalist güçler Müslüman ülkelerinde Müslüman Türkleri öldürüyor. Türkiye Cumhurbaşkanı, Sayın Tayyip Erdoğan da Ulu Önderin “Aynı Millet, İki Devlet” sözlerini tekrar etti. ABD Başkanının Kudüs İsrail’in başkentidir sözlerine tepki olarak İslam İşbirliği Teşkilatı ülkelerini İstanbul’a topladı. 128 ülke Başkan Trump’un sözlerine tepki gösterdi, onun teklifini boykot ettiler. İşte Sayın Erdoğan tarihi bir zafere imza atmıştır. Bu zafer tüm Türk-Müslüman halklarının büyük zaferi sayılır.

Eğer Türk Dünyası Birliği kurulmuş olsa, bana göre dünyada savaşların durdurulması mümkün olacaktır;  yakın gelecekte yer kıtamızın her köşesinde savaşlara son verilecektir. Dünya barış, kardeşlik ve sevgiyle bezenecektir, insanlar mutlu olacaklar… Yeryüzünde güven ve hukukun üstünlüğü korunacaktır.

Dünya Azerbaycanlılarına sesleniyorum! Sayın İlham Aliyev’in etrafında yumruk gibi birleşelim. Güç birliktedir, güç adalettedir, güç hukukun üstünlüğünü korumamızdadır. O zaman zafere ulaşacağız.

31 Aralık Dünya Azerbaycanlılar Günü’nü kutluyorum, yeni 2018 yılında Dünya Türklerine mutluluklar diliyorum.