Yazar Yaşar Günel: "Yazmak, ölüme meydan okumaktır"

ÖZEL HABER: ALİ DEMİRASLAN

Ankara sokaklarında kitaplarından oluşan standında satış yapmaya çalışan Günel, okuyucuları ile bire bir temasta bulunarak kitaplarını imzalayıp satıyor.

Şu ana kadar 22 kitap yayımlayan Günel, eserlerini kendi imkanlarıyla bastırdığını ve satış gelirleriyle yeni kitaplar için finansman sağladığını belirtti. 4 kitabını Kültür Bakanlığı'nın satın alarak Türkiye genelinde dağıttığını da ekledi.

Kitap yazma süreci hakkında konuşan Günel, yazmanın bir altyapı ve birikim gerektirdiğini vurguladı. Günel, "Kitap yazmak için bilgi birikimi, tarihsel hakimiyet ve irade gereklidir. Bir eser ortaya koymak, sanat aracılığıyla geleceğe bir iz bırakmaktır." dedi.

Günel, yazdığı eserlerin çoğunda Cumhuriyet dönemi ve dünyaca ünlü yazarlardan etkilendiğini ifade etti. Montesquieu, Hegel ve Confucius gibi filozoflardan ilham aldığını belirten Günel, bu isimlerin eserlerinde sıkça yer bulduğunu söyledi.

Eserlerinin satışını sadece imzalı olarak yapan Günel, büyük bir kazanç hedefi olmadığını, amacının biyolojik yaşamın ötesinde bir iz bırakmak olduğunu dile getirdi. Günel, finansman konusunda ise kitap satışlarından elde ettiği gelirle yeni kitaplarını bastırdığını belirtti.

Covid süreci ile ilgili de yazan Günel, "Covid-19" eseri ile edebiyatın bu türünde de eserler vererek Albert Camus’un eserlerinden ilham aldığını ve Türkiye’de bu konuda bir roman yazdığını anlattı. Ayrıca, 1960’lı yıllarda geçen "Yokluk Hastası" adlı kitabında, travmatik çocukluk anılarıyla yüzleşen bir kişinin hikayesini işlediğini belirtti.

Hayvanlara olan sevgisini de kitaplarına yansıtan Günel, "Sarı Kızın Not Defteri" adlı eserinde Türkiye’de yazılan ilk kedi romanlarından birini kaleme aldığını belirtti. Kedilerin tarihsel gelişimi ve kültürümüzdeki yerlerine dair anekdotların yer aldığı bu eser, hayvan severler tarafından ilgiyle karşılanıyor.

Günel, okuyucularına yönelik bir çağrıda bulunarak, teknolojinin yaygınlaşmasıyla okuma oranlarının düştüğüne dikkat çekti. Kütüphanelerin ziyaret edilmesi gerektiğini vurgulayan Günel, "Kütüphaneler kitap mezarı değildir, kitaplar okunmak için vardır," dedi.