Orhan Aksakal

Orhan Aksakal

Aşı olalım mı, olmayalım mı?

Aşı olalım mı, olmayalım mı?

2020 yılı başlarından itibaren hem bütün dünyada hem de ülkemizde etkisini sürdüren korona virüs pandemisi can almaya devam ediyor ve edecek gibi de görünüyor.

Son olarak başta İngiltere olmak üzere, Avrupa’nın birçok ülkesinde korona virüsünün mutasyona uğradığı ve bu virüsün daha hızlı bulaşma gösterdiğinin belli olmasının ardından, birçok ülke İngiltere’den gelecek yolculara uçuş yasağı getirip önlemlerini en üst düzeye çıkardı.

Hal böyle olunca, birçok ülke çareyi aşıda buldu. Dünyanın önde gelen büyük ilaç firmaları korona aşı üzerinde yaptıkları çalışmaların ardından, onay alıp insanlığın hizmetine sundu. Aşıların insanlar üzerinde denenmesinin ardından yeni bir aşı karşıtlığı çıktı ve bunun “İnsanları ‘fişlemek’ ve insanlara ‘çip’ takarak onları kontrol altına almak olduğunu” belirterek kesinlikle “aşı olmayacaklarını* söylüyorlar.

Türkiye’de 23 Aralık 2020 tarihi itibarı ile 18 binin üzerinde vatandaşımız korona virüsten dolayı hayatını kaybetti. Son bilgileri açıklayan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Twitter hesabından paylaştığı günlük korona son durum verilerinde aktif hasta sayısında görülen düşüşün kendilerini sevindirdiğini söyledi.

Ülkemizde son günlerin  yeni konusu ve tartışması “Aşı olalım mı, olmayalım mı?” Avrupa’da üretilen aşıyı mı, yoksa Çin’den gelen aşıyı mı kullanalım? Hangisini kullanırsan kullan ama “aşı olmakta fayda vardır” diye düşünüyorum ben.

Çünkü bütün uzmanlar, doktorlar aşının gerçekten “korona virüsten kurtulmanın tek çaresinin aşı olduğu”nun altını çiziyor. Çünkü başka bir şekilde bu korona virüsle başa çıkmanın “yolu yok” diyorlar. Hal böyle olunca, aşı olmak iyidir, diye düşünüyorum.

Şimdi “Çin aşısı olalım mı, hangi aşıyı olalım?” diye kendi kendimize sorduğumuzda, benim düşüncem, Türkiye’de aşı seçebilecek bir ortam olmayacak. Dolayısıyla hoşa gitmese de gerçek yaşamda “hangi aşı” sorusunun yanıtı “bulduğumuz aşı” olacak.

Vatandaşlarımız “Çin aşısı olursam, daha büyük sıkıntı yaşar mıyım” diye çekiniyor. Çünkü bu virüsün kaynağı Çin olunca insan tereddüt ediyor. Hem virüsü bulaştır, hem de aşısını üret. Vatandaşa da bu konuda hak veriyorum.

Dediğim gibi, aşı bu işin tek kurtuluş yolu ise, olmakta sakınca yok. Evet her ilacın, her aşının yan etkisi olduğu gibi, bu korona virüs aşısının da elbette yan etkisi olacaktır. Bunları mecburen göze alacağız. Aşı olmaktan başka çaremiz yok...

Sağlıklı günler diliyorum…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Orhan Aksakal Arşivi