Emlakçılık sektörüne köklü değişiklikler geliyor
Emlakçılık sektörüne köklü değişiklikler öngören kanun teklifi, yasalaşması halinde sektöre yeni bir düzen getirecek.
Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Esnaf Odası Başkanı Hakan Akçam, Türkiye genelinde yaklaşık 100 bin işletmenin çalışanlarıyla birlikte yüz binlerce emlakçının ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda Ankara olarak kendilerinin öncülüğünde hazırlanan; köklü değişiklikleri öngören kanun teklifinin TBMM'de; Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda görüşüldüğünü ve kabul edilerek yasalaşması halinde, sektöre yeni bir düzen geleceğinin altını çizdi.
Emlakçılık sektörüne köklü değişiklikler öngören kanun teklifi, yasalaşması halinde sektöre yeni bir düzen getirecek.
Emlak danışmanlığının bir meslek grubu olarak tüm yönleriyle düzenlenmesi ve emlak danışmanlarının görev, yetki ve sorumluluklarının belirlenmesini içeren kanun teklifi dosyasını, Milletvekili Mehmet Ali Çelebi'nin imzasıyla TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız'a teslim ettiklerinin altını çizen Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Esnaf Odası Başkanı Hakan Akçam, Meclis'te komisyonun gündemine aldığı zorunlu ve köklü değişiklikler öngören teklifin görüşülerek, kabul edilmesi ve hayata geçirilmesi halinde sektöre yeni bir düzen, yeni bir soluk getireceğini belirterek, konuyla ilgili olarak şunları kaydetti: "Emlak Danışmanları tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de alım satım, kiralama, danışmanlık ve ekspertizlik işlemlerinin en önemli ayağını oluşturmaktadır. Emlak Danışmanları, gayrimenkul piyasasına yön verilmesi, hareket kazandırılması, tüm bunların ötesinde vatandaşlarımızın doğru yönlendirilmesi, doğru alışveriş ve işlem yapabilmesini sağlayan, tüketicilerin her zaman rahatlıkla ulaşarak aracılık ve danışmanlık hizmeti aldıkları meslek mensuplarıdır.
Emlak danışmanlığı mesleği bir meslek dalı olarak Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinde faaliyet göstermeye başlamış fakat bu güne kadar ciddi bir yasal düzenlemeye tabi olmamıştır. Taşınmazlara ilişkin çeşitli iş ve işlemlere bağlı olarak bu işlerin kısmen veya tamamen ifası ile uğraşanlar emlak iş takipçisi, emlak danışmanı, emlak değerleme uzmanı, emlak bilirkişisi gibi belirli bir temele dayanan veya dayanmayan isim ve sıfatlar altında birçok yapılanma olması, kişi ve kuruluşların bu meslek grubuna ihtiyat, hatta çekimserlikle yaklaşımlarına sebebiyet vermektedir.
Bu meslek grubunun yaptığı iş ve işlemler, gerek hizmetin ifası gerekse kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili alanlarına yakınlıkları sebebiyle dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli ve ciddi bir uzmanlık alanıdır.
Diğer taraftan; son derece önemli ve özverili bir görevi ifa eden emlak danışmanlarının bu görevleri yerine getirmeye çalışırken önemli zorlukla karşılaştığı da kamuoyunca bilinen bir gerçektir.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurulmasını takiben 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun kabulü ile bu meslek dalı Borçlar Kanunu’nun 404 ve 409. maddeleri arasında ‘Tellallık’ hükümleri ile düzenlenmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile de Türk Borçlar Kanunu’nun 520 ve 525. maddeleri arasında ‘Simsarlık’ hükümleri ile düzenlenmeye çalışılmıştır. Ancak bu Kanun maddelerinde bir emlak danışmanının hangi şartlarda ve ne şekilde çalışabileceğine dair sorumluluk içeren hiçbir hüküm getirilmemiştir. Yasal düzenlemesi Simsarlık hükümlerinde sınırlı sayıda madde ile dar bir alanda kısıtlanmıştır.
Türkiye çapında yaklaşık 100.000 işletme olduğu varsayımıyla ve yaklaşık 300.000 çalışanı ve yine yaklaşık 1.000.000 ila 1.500.000 kişilik bir aile topluluğunun geçiminin sağlandığı bu meslek kolu tamamen teamül ve genel uygulamalara terk edilmiştir.
Günümüz ekonomik hayatı içerisinde Türkiye bütçesinin yaklaşık 10 katı bir paranın el değiştirdiği ve ekonomiye tekrar kazandırıldığı bu meslek kolu, mesleki örgütlenmesini halihazırdaki kanunlar gereği Esnaf Meslek Odaları ve Ticaret Odaları bünyesinde gerçekleştirmektedir. Ancak mesleki kanun yetersizlikleri nedeni ile gerek mesleği ifa edenlerin gerekse tüketicinin ihtiyaçlarına yeterince cevap verememektedir.
Yukarıda belirtilen bu bilgiler ışığı altında; hızlı gelişen ve yoğun talep gören bu meslek kolunda, meslek yasal statüsünün yetersizliğinin sonuçları belirgin şekilde karşımıza çıkmaktadır,
Halihazırdaki kanunlar çerçevesinde yeterince denetim uygulanamaması sonucu; genelde emlak danışmanları mesleğini bir kısım ilgili ilgisiz kişilerin fiilen yapması, bu kişilerin yasal zorunluluklara uymaması ve hatta yasal yükümlülükleri göz ardı etmeleri, özellikle bilinçli bir şekilde bu mesleğe girmiş ve profesyonelce bu mesleği ifa etmeye çalışan meslek mensuplarını oldukça olumsuz bir şekilde etkilemektedir.
Şöyle ki; tüm yasal yükümlülüklerini yerine getirerek, vergilerini ödeyen, meslek odalarına kayıtlı, aidatlarını ödeyen ve şartlarına uyan meslek mensupları mesleki kazançları konusunda haksız rekabet yaşamaktadırlar. Kaçak çalışanların hiçbir yasal yükümlülüğe girmediği, haksız kazanç elde ettikleri halde hiçbir şekilde yasal takibata uğramadığı ve cezalandırılmadıklarını gördükçe ve özellikle bu tip faaliyet gösteren kişilerin her türlü haksız davranışlarının tüm sonuçlarının meslek camiasına mal edilmesi ve iyinin kötüden bir şekilde ayrılmasının şu anki yasal mevzuatla sağlanamaması, bu mesleği profesyonelce yapmayı ilke edinenleri her geçen gün daha fazla hayal kırıklığına uğratmaktadır. Bu koşullarda belirli bir meslek disiplininin sağlanması her geçen gün daha da zorlaşmaktadır."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.