İnşaat sektöründe kriz molası

Ankara İnşaat Sanatkârları Esnaf Odası Başkanı Ali Hikmet Velioğlu, “İnşaat girdi maliyetlerinin artması ile birlikte inşaat sektöründe büyük bir maliyet krizi yaşanıyor. Özellikle çimento ve demir, hazır beton fiyatlarındaki artışlar sektörü zora soktu. Ekonomideki dalgalanmanın durması, yükselen fiyatların yeniden aşağıya inmesi, malzeme fiyatlarında fiyat istikrarının sağlanması lazım." dedi.

Dolar kurunda meydana gelen yükseliş-dalgalanmalar inşaat sektörünü de olumsuz etkiledi. İnşaat yapı malzeme fiyatlarındaki artışların sektörü zor duruma getirdiğini söyleyen Ankara İnşaat Sanatkârları Esnaf Odası Başkanı Ali Hikmet Velioğlu, inşaat sektörünün artan çimento ve demir, hazır beton fiyatlarından dolayı zor günlerden geçtiğini kaydetti.

İnşaat sektörünün hiç olmadığı kadar sıkıntılı bir dönemde olduğunu belirten Velioğlu, “Sektörde pahalılık ve kontrolsüzlük var. Son 3 yıldır, özelikle pandemi ve ekonomik kriz koşullarından dolayı fiyatlar sürekli artıyor. Sıkıntılarımızın çözülmesi için doların ve faizlerin belli bir seviyede tutulması lazım. Bu duruma biran önce çözüm bulunmalı. Dolar kurunun düşmesine rağmen malzeme fiyatlarında beklenilen düşüşün yaşanmadığını görüyoruz. Dolar çıkarken fiyatlar füze gibi çıkıyor ama düşerken karınca hızıyla iniyor. Örneğin, beton fiyatlarında anormal bir yükseliş olurken, kurun düşmesiyle aynı oranda bir düşüş yok. Biz bunlara bir çare bulunmasını talep ediyoruz. İnşaat sektörünün gidişatı kötü. Önceden vadeli çalışırdık, esnaf idare ediyordu.  Şu an taksit, senet kabul etmiyorlar, iş peşinata bindi. Ekonomideki dalgalanmanın durması, yükselen fiyatların yeniden aşağıya inmesi, malzeme fiyatlarında fiyat istikrarının sağlanması lazım.” diye konuştu.

İnşaat sektöründe çimento ve demirin, hazır betonun yanı sıra 500’e yakın kalemde ürünün kullanıldığını belirten Velioğlu, “İnşaat denilince sadece yapı görünüyor ama elimizi yıkadığınız musluk da, düğmesini çevirdiğimiz elektrik de inşaata giriyor. İnşaatın teferruatı çok. Bu nedenle sektörün komple organize edilmesi lazım. Fiyatların makul bir seviyede tutulması lazım. Şu an en büyük sıkıntımız pahalılık. İnşaatlar durdu. Ankara’da kışın istirahat ediyorduk, şimdi mola verdik.” dedi.

KALİFİYE ELEMAN SIKINTISI YAŞANIYOR

İnşaat sektörünün kalifiye eleman sıkıntısı çektiğini ifade eden Velioğlu, çalıştıracak kalifiye eleman bulunamadığını söyledi. Velioğlu, “Bizim meslekte insan kendi kendini geliştiriyor. Kağıt üzerinde okuyunca ne mühendis olunur ne de mimar. Benim 60 senelik iş-hayat tecrübem var. 40 mimarla 50 mühendis ile çalıştım. Okullarda verilen eğitim noksan. Yaz günleri çocukların mesleği ile ilgili yapılanları görmesi lazım. Kurslar vs. bunlar etkili değil. Mesleği, işin içinde öğrenmesi gerekiyor. Toplumda herkes çocuğu okusun istiyor, şimdi herkes üniversite okuyor. Böyle olunca da çalışacak işçi kalmadı. Büyük inşaat firmalarından çok fazla işçi talebi var, onların da talebi karşılanamıyor. Sektörün aylık gelirleri de güzel. Günlük 250-300 TL yevmiye ile çalışılıyor ama buna rağmen eleman yok.” şeklinde konuştu.

İNŞAAT SEKTÖRÜ BEKLEMEDE

Şu anda inşaat sektörünün beklemede olduğunu vurgulayan Ankara İnşaat Sanatkarları Esnaf Odası Başkan Vekili İbrahim Aydın da, inşaat girdi maliyetlerinin artışından ve yüksek fiyatlardan dolayı sektör paydaşlarının maliyet hesabı yapmakta zorlandıklarını belirterek,  “İnşaatlara devam eden firmalar ve iş kolları da var ama, sektör genel olarak bekleme durumunda. Malzeme fiyatları düşecek mi düşmeyecek mi bu yönde bir beklenti var. En büyük sıkıntımız demir ve betonda. Çünkü maliyetlerin yüzde 30’unu teşkil ediyor.” ifadelerini kullandı.

SATIŞLAR DEVAM EDİYOR

Son yıllarda büyük inşaat firmalarının artması nedeniyle yap-sat yapan müteahhitlerin de azaldığını söyleyen Aydın, inşaat sektöründe satış yönünden bir sıkıntı olmadığına ve satışların devam ettiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti: “İnşaat sektöründe satış yönünde sıkıntı görmüyorum. Satışlar devam ediyor. Dolar 15-16 lira seviyesinde olduğu zaman satışlar çok güzeldi. 17-18 liraya çıkınca satışlarda durgunluk oldu. Gayrimenkul fiyatlarının anormal şekilde arttığı söyleniyor ama öyle bir durum yok. Bu balon bir söylem. Büyük firmalarda fiyat artışları belki olabilir ama onlar da abartılıyor. Bu algı gerçeği yansıtmıyor. Yüksek fiyatla gayrimenkul satan yerler vardır belki ama bunu genele yaymak çok yanlış. Dolardaki dalgalanma insanların kafasını karıştırıyor. Bu nedenle kurun sabit bir seviyede olması insanları rahatlatır. Kurda sürekli dalgalanma olması, alıcının da satıcının da malzeme verecek olan kişinin de kafasını karıştırıyor. İnşallah bunlar düzelirse düzgün işler olacağını düşünüyorum.”