“40'lar Meclisi”nin konuğu D. Mehmet Doğan oldu
Daha önce İstanbul, Ankara ve Konya’da adına vefa günleri düzenlenen, hakkında kitaplar yazılan Türkiye Yazarlar Birliği’nin (TYB) kurucu ve Şeref Başkanı, yazar, mütefekkir, D. Mehmet Doğan “40'lar Meclisi”nin konuğu oldu.
Daha önce İstanbul, Ankara ve Konya’da adına vefa günleri düzenlenen, hakkında kitaplar yazılan Türkiye Yazarlar Birliği’nin (TYB) kurucu ve Şeref Başkanı, yazar, mütefekkir, D. Mehmet Doğan “40'lar Meclisi”nin konuğu oldu.
TYB’nin 40.yılı dolayıyla başlatılan, edebiyat, sanat ve düşünce alanının 40 önemli ismi ile yapılacak söyleşilerde daha önce Beşir Ayvazoğlu, Rasim Özdenören, Arif Ay, Gökhan Özcan, Cemal Şakar ve Hüseyin Atlansoy konuk olmuştu.
02.02.2019 tarihinde, TYB Mehmed Âkif Divanı’nda gerçekleşen programda, D. Mehmet Doğan; çocukluk ve gençlik yılları, okul ve çalışma hayatı, eserleri, kültür, sanat, dil ve edebiyat alanındaki çalışmaları ve TYB’nin kuruluş amaçlarına ilişkin Necip Tosun’un sorularını cevaplandırdı.
Avcı, Çokum ve Özel “40'lar Meclisi”n de konuşacaklar
Tosun söyleşiden önce yaptığı konuşmada, büyük ilgi gören“40'lar Meclisi” n de 14 Şubat 2019 tarihinde saat: 18.30 da Prof. Dr. Nabi Avcı’nın konuk olacağını, yazarlar Sevinç Çokum ve Mustafa Özel’le devam edileceğini belirtti.
Söyleşide okul hayatı ile ilgili bilgiler veren Doğan, ilk okula Kalecik’te başladığını, daha sonra ailenin Ankara’ya taşınması nedeniyle üçüncü sınıfı Kale yakınlarında bulunan Ulus İlkokulunda, ortaokulu ise Cebeci Ortaokulunda okuduğunu ifade etti.
Lisede Bilgi Yarışmasında Türkiye Birincisi Olduk
Boş zamanlarında okula yakın olan babasının terzi dükkanında da çalıştığını söyleyen Doğan, düşünce dünyasının şekillenmesine ilişkin olarak şu bilgileri verdi:
“Evimize gelen gazeteler fikri gelişimimde önemli bir rol oynadı. Babam demokrattı. Komşularımızdan CHP’li olanlar Ulus, babam ise Zafer gazetesi alıyordu. Gazeteleri okuduktan sonra komşularla takas ederek her iki tarafında hangi konuda ne söylediklerini öğrenmiş oluyorduk. Okuma merakım buradan başladı diyebilirim. 1963 yılında Gazi Lisesine girdim. Başarılı bir öğrenciydim. 1967 yılında, TRT Radyosu liseler arası “16 soru bilgi yarışması” yapıyordu. Okuldaki seçmelerde başarılı olunca okulumuzun yarışma ekibinde yer aldım. Büyük başarılar gösterdik, Pertevniyal Lisesini yenerek Türkiye birincisi olduk.”
İlk Şiirim Hareket’te Yayınladı
Liseden sonra bir yıl vekil öğretmen olarak görev yaptığını söyleyen Doğan, üniversite ve çalışma hayatına başlayışını ise şöyle anlattı:
“Liseden arkadaşım olan Muhsin Mete ile birlikte, 1968 yılında Basın ve Yayın Yüksek Okulu'nun radyo-televizyon uzmanlık bölümüne kayıt olduk. Öğrenci olaylarının çok yoğun olduğu yıllardı. Kavgasız gürültüsüz gün olmazdı. Ama çok şükür okulu zamanında bitirdik. Çalışmaya Tarih Kurumu’nda başladım. Bu arada, ilk şiirim “Hareket” dergisinde yayınladı. İstanbul’a giderek Hareketçilerle tanıştım.”
Okuduğum İlk Edebi Eser: Dokuzuncu Hariciye Koğuş
Necip Tosun’un, “ilk okuduğunuz eseri hatırlıyor musunuz” sorusunu Doğan şöyle cevaplandırdı: Orta okuldaydım, Peyami Safa’nın “Dokuzuncu Hariciye Koğuşu ”nu okudum hem de birkaç kere. O yıllarda kitap fazla değildi, bulmak da zordu. Daha çok, Kedi Seven Sokağı’ndaki İl Halk Kütüphanesinden yararlanıyordum.”
Muhsin Mete ile Önemli Programlar Yaptık
Konuşmasında, İstanbul’da Dergâh Yayınları’nın çıkardığı “Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi” nin üç cildin yayınını yönettiğini belirten Doğan, 1977 de Şaban Karataş’ın TRT’ye Genel Müdür olmasından sonra, Karataş’ın teklifi ile genel müdür danışmanı olarak çalıştığını ve daha sonra TRT’de işe başlayan Muhsin Mete ile Ulu Camii belgesi dahil üst üstte önemli programlar yaptıklarını belirtti.
‘Batılılaşma İhaneti’ İlgi Görmeye Devam Ediyor
Söyleşide, D. Mehmet Doğan’ın önemli eserlerinden biri olan “Batılılaşma İhaneti” ve “Büyük Türkçe Sözlük” gündeme geldi.
Doğan kitapla ilgili de şöyle konuştu: “ İlk baskısı 1975 de yapılan “Batılılaşma İhaneti” yüz bine yakın basıldı. O tarihten bu yana devamlı ilgi odağı oldu. Kitapta yer alan yazıların büyük bir bölümü Hareket’te yer almıştı. Daha sonraki baskılarda ise yeni yazılar ilave ettik. Sağdan ve soldan çok sayıda yazar kitap hakkında görüşler yazdılar, değerlendirmelerde bulundular. “
“Büyük Türkçe Sözlük, çalışmam ise 1978 yılında başladı. Üç yıl sürdü. Okuduğum kitaplar, dergiler ve gazetelerde anlayamadığım kelimelerin karşılığını öğrenebileceğim bir sözlüğün olmaması beni böyle bir çalışmaya itti. Yeni Devir ve Milli Gazete ’ye abone olanlara indirimli sözlük davetine okuyucular ilgi gösterdi. 1000 yakın talep geldi ve 5000 sözlük basıldı. O tarihten sonra da sözlüğe ilgi artarak devam etti.”
Programa katılanların büyük bir ilgi ile dinledikleri söyleşide Necip Tosun, TYB’nin neden ve nasıl kurulduğunu, 40 yıldır süren başarının arkasında yatan gücün ne olduğunu da Doğan’a sordu.
Doğan, Türkiye’de sağ sol çatışmasının olduğu ve sokakta gençlerin öldürüldüğü 1978 li yıllarda dernek kurmak isteyenlere devletin çok sıcak bakmadığı bir dönemde, sağ kesim yazarlarının geniş tabanlı bir kuruluş çatısı altında toplanmasının gerekliliğini düşünen Necmetin Turinay ve Mehmet Cemal Çiftçigüzeli gibi isimlerle yola çıkarak TYB’ni kurduklarını ve kurucu genel başkan olduğunu ifade etti.
Siyaset Bizim İşimiz değil
Türkiye Yazarlar Birliği’ni diğer kuruluşlardan ayıran ve başarısındaki gücün nedeni olarak siyasi bir oluşumun içinde olmaması, herhangi bir partinin yan kuruluşu gibi davranmaması ve fedakârlık üzerine kurulmuş bir yönetim anlayışı ile tamamen hasbi hareket eden yöneticiler tarafından yönetilmesine bağlayan Doğan;
“ Kurulduğundan bu yana her görüşten üyemiz oldu, halâ da var. Ama TYB’nin merkez, şube ve temsilciliklerinin hiç birisinde siyasi bir oluşumun sözcüsü gibi davranılmaz. Bu özelliği Türkiye Yazarlar Birliği’ni diğer kuruluşlardan daha öne öne çıkarmıştır. Arkadaşlarıma da bunu söylüyorum, biz işimizi yapalım. Kurulma gerekçemiz olan kültür, sanat ve edebiyat faaliyetlerini yapalım.”
TDK Dil Konusunda Duyarsız
Dil konusundaki hassasiyetine ilişkin soruda ise Türk Dil Kurumu’nun bu konuda yetersiz olduğunu belirten Doğan; resmî kurumların, devletin yabancı kelimelere itibar etmesini, kanunlarda, yönetmeliklerde bu kelimeleri yerli yersiz kullanmasını eleştirdi.
Âkif Yolundan Gidilebilecek Büyük Bir Şahsiyet
Doğan, Milli Şairimiz Mehmed Âkif Ersoy’la ilgili olarak da şunları söyledi: “Mehmed Âkif her bakımdan örnek alınacak, yolundan gidilebilecek büyük bir şahsiyet. Eseriyle büyük, hayatıyla örnek, ahlâkı ve karakteriyle timsal olacak kudrette bir edebiyatçımız. Mücadelesi, dâvası olan bir sembol isimdir. Âkif’i tanıyanlar, tanıdıkları oranda seviyor, çok tanıyan çok, az tanıyan az seviyor.”
Söyleşinin sonunda bir konuşma yapan TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan;
“Kırklar Meclisi programı bir edebiyat ve kültür söyleşisi olarak marka olmaya başladı. Necip Tosun’a bu başarılı sunumları için teşekkür ediyorum. Bu programın kamuoyuna da yansıması için TV'de yayınlanması gerektiğini düşünüyorum. Mehmet Doğan abimiz, Şeref Başkanımız yurt içinde yurt dışında çok önemli konuşmalar yaptı, tüm bunların değerlendirilmesi gerekir. Bugünkü 40’lar Meclisi’nde emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Daha sonra genel Başkan Arıcan, günün anısına Doğan’a çiçek buketi takdim etti. Etkinlik toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.