Anestezi ile ağrısız bir doğum mümkün
Anestezi Uzm. Dr. Hüseyin Öz, ağrısız doğum ile ilgili bilgiler paylaştı.
Uzun yıllar yoğun bakım ünitelerinde Anesteziyoloji ve Reanimasyon Uzman Doktoru olarak görev yapan Anestezi Uzm. Dr. Hüseyin Öz ağrısız doğum ile ilgili bilgiler paylaştı. Uzm. Dr. Öz, anestezi ile ağrısız bir doğum mümkün olabileceğini söyledi.
Ağrısız doğumun, anne adaylarının doğumlarını ağrısız olarak yaşamalarına olanak veren bir yöntem olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Öz, ''Doğum kadınların yaşamları boyunca meydana gelen en ağrılı durumlardan biridir. Doğumda yaşanan ağrılar annenin acı çekmesine ve stres altında olmasına neden olurken, doğum sonrasında yorgun düşmesine sebep olur. Bu nedenle normal doğumlarda belden epidural aralıktan yapılan uyuşturma uygulaması ağrısız doğum yapabilme olanağı sağlamıştır'' dedi.
Ağrısız doğum uygulaması
Ağrısız doğum uygulaması ne zaman yapıldığı konusunda bilgi veren Uzm. Dr. Öz, ''Anne adaylarında rahim kasılmalarının düzenli hale gelmesinden sonra rahim ağzının yaklaşık olarak yüzde 60-70 oranında incelmesi ve rahim ağzının 4 santim açılması durumunda ağrısız doğum uygulaması yapılır. Bu uygulamanın erken yapılması doğumu geciktirebilir, geç yapılması da annenin gereksiz ağrı çekmesine ve ağrılardan dolayı uygulamanın yapılamamasına neden olabilir. Bu yüzden en uygun zamanda uygulama yapılmalıdır'' şeklinde konuştu.
Ağrısız doğum
Ağrısız doğumun nasıl yapıldığına değinen Uzm. Dr. Öz, ''Annenin bel bölgesindeki duramater zarı çevresine yani epidural alana analjezik ilaçların enjeksiyonu şeklinde uygulanır. Yapılan işlem sadece bölgede yani doğum ağrılarının hissedildiği yerde uyuşmaya neden olur. Bu işlem sonrasında anne adayı ağrıları baskı ve dokunma şeklinde hisseder. Ağrı hissetmediğinden ve bölgede tamamen hissizlik oluşmadığından yürüme ve diğer eylemler rahatlıkla yapılabilir. Anne adayı doğuma rahatsız edici olmayan kasılmalarla girer ve doğuma aktif olarak katılır'' diye konuştu.
''Ağrısız doğum 3 aşamada gerçekleşir''
Uzm. Dr. Öz, ağrısız doğumun aşamalarını şöyle anlattı: ''İlk aşamada anne adayı pozisyonunu aldığında, uygulama yapılacak alan steril edilir ve steril örtülerle kapatılır. Bu önlemler enfeksiyonları önlemek için yapılır. İkinci aşamada cilt ve cilt altı çok ince bir iğneyle uyuşturulur. Anne adayı sadece iğnenin girişini hisseder. Üçüncü aşamada epidural alana ucu künt olan özel bir iğneyle bir katater yerleştirilir. Buradan uyuşmayı sağlayacak kadar analjezik ilaç verilir. Bu aşamada anne adayının kısa bir süre hareketsiz kalması gerekir. Kataterin yerleştirilmesinin amacı yapılan ilacın etkisi geçince, yeniden ilaç vermek içindir. Katater buraya alerjik olmayan flaster yardımıyla sabitlenir. Yumuşak bir maddeden yapılan katater, ince bir yapıdadır. Buradan otomatik pompalarla gerektiği kadar ilaç verilebilir. Hatta anne adayları bile pompada bulunan düğmeye basarak, ağrıları hissettiğinde kendine ilave doz ilaç verebilir. Bu hasta kontrollü analjezi (PCA) olarak tanımlanır''.
Doğumdan sonra kataterin yerinden çıkarılması son derece kolay olduğunu açıklayan Uzm. Dr. Hüseyin Öz, ''Sonuç olarak epidural anestezi normal doğumda sadece ağrıyı gidermek amacıyla yapılır. Sezaryen doğumlarda epidural aralığa daha fazla ilaç verilmektedir. Bu yüzden motor kaybı olmadığından, dokunmalar hissedilebilir ve bacaklar oynatılabilir. Anestezi düşük tutulduğundan, anne adayı doğumda bile yürüyebilir'' dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.