Bakan Fakıbaba’dan önemli açıklamalar

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, TMO’un bu akşamdan itibaren çalışmalara başlayarak 1-2 gün içinde üzüm alımlarını gerçekleştireceğini söyledi.

Bakan Fakıbaba’dan önemli açıklamalar
Yayınlanma:
Güncelleme:

Bu yıl ilk defa bakanlık tarafından kuru üzümde rekolte açıklanması dolayısıyla Manisa’ya gelen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer’i ziyaret etti. Valilik girişinde karşılanan Bakan Fakıbaba valilik şeref defterini imzaladıktan sonra kurmaylarıyla birlikte Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer’in makamına geçti. Bakan Fakıbaba’yı Manisa’da ağırlamaktan dolayı çok memnun olduklarını belirten Vali Güvençer, Manisa’nın tarım ve sanayi kenti olduğunu, tarımda özellikle lisanslı depoculuk çalışmalarının üreticiyi rahatlatacağını söyledi. Vali Güvençer Manisa’ya gelen her devlet büyüğü adına bir hatıra ormanı oluşturduklarını belirterek adına dikilen 10 bin fidanın sertifikasını Bakan Fakıbaba’ya takdim etti.

“Her zaman üreticimizin yanındayız”

“Biz her zaman üreticimizin yanındayız” diyerek konuşmasına başlayan Bakan Fakıbaba, “Her zaman üretici ve tüketici arasındaki iş adamlarımızın yanındayız. Her zaman tüketicimizin yanındayız. Bir defa üreten insana çok büyük saygı duyuyoruz. Sadece üzümde değil, her türlü tarım ürününde, her türlü hayvancılıkta, her türlü gıdada, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olarak Cumhurbaşkanımızın da Başbakanımızın da bize direktifi ‘mutlaka ve mutlaka balans, regülasyon görevini yapmak olacaktır’ diye bize direktif vermişlerdir. Biz her yerde bunu yapacağız Allah’ın izniyle. Ben bir tarım bakanı olarak lisanslı depoculuğun, kapalı sistem sulamanın Türk tarımında çok önemli olduğunu ve bundan sonra artık bunun bütün Türkiye’de gelişmesi gerektiğine inanan bir kardeşinizim. İnşallah elimizden geldiği kadar bütçelerimizi tekrar gözden geçirip acaba bu konuda tarım bakanı olarak bu iki projeyi hayata geçirmenin yollarını araştıracağız. Türk tarımına, Türk hayvancılığına, Türk gıda üretimine elimizden geldiğince yardımcı olacağız” diye konuştu.

“Üzüm suyu varken marka içecek tercih edilmemeli”

Türkiye’nin çok verimli toprakları olduğunu belirten Bakan Fakıbaba, “Bazı yerlerde elma suyu bazı yerlerde üzüm suyu içiyoruz. Gerçekten müthiş tat var. Bunlar bizim milli içeceklerimiz. Kebabın yanında, bir çiğ köftenin yanında ayran olmaması düşünülemez ama bana göre sadece ve sadece insanlar marka ismi olduğu için diğer içecekleri tercih etmesine şaşırıyorum. Öyle içeceklerimiz varken bunların tercih edilmemesi milli tarım adına da bir haksızlık olduğuna inanıyorum. İnşallah daha iyi bir geleceğimiz olduğunu görüyorum” şeklinde konuştu.

Kuru üzümde çalışmalar başlıyor

Toprak Mahsulleri Ofisinin üzüm alımları için bu akşamdan itibaren çalışmalara başlayacağının altını çizen Bakan Fakıbaba, “Bu akşam çalışmalara başlayacağız ve 1-2 gün içinde alımlara başlayacağız ve 15 gün içerisinde de parasını ödeyeceğiz. Diğer ürünlerde de elimizden geldiği kadar biz hep üreticimizin yanındayız. Dün akşam yapılan Bakanlar Kurulu Toplantısından sonra Sayın Başbakanımız hemen acilen beni Manisa’ya gönderdi. Biz hükümet olarak her zaman üreticimizin yanındayız. Her zaman üretici ve tüketici arasındaki arkadaşlarımızın yanındayız. Herkesin kazanmasını istiyoruz. Kazan, kazan, kazan” dedi.
Çiftçiye yapılan gübre ve mazot desteklerinin de yüzde 40’ların üzerinde olduğuna dikkat çeken Bakan Fakıbaba, şunları söyledi:

“Yüzde 50 olmasa bile yüzde 42, yüzde 43 gibi çok büyük destekler veriyoruz. Gübre ve mazot desteklerini topladığımızda ciddi desteklerimiz var. çiftçi gidip mazot aldığında cebinden yüz lira verdiğinde 50 lirasını geri almıyor belki ama genel olarak desteklemelere bakıldığında çiftçinin cebine en azından yüzde 40’ı, yüzde 45’i kadar mazot ve gübre desteği girdiğini görüyoruz.”

“Rekolte yüksek olmasına rağmen fiyat düşmedi”

Açıklanan fındık fiyatlarının ardından bazı kesimlerin mutsuz olmasını da değerlendiren Bakan Fakıbaba, şunları söyledi: “İnsanların tümünü yönetimde mutlu etmek mümkün değil. Eğer insanların yüzde yüzü bir şeyden mutluysa orada bir yanlışlık da vardır. Fındığı depo edenler eğer yüksek fiyattan depo etmişse bu sefer açıklanan fiyatı beğenmemiş olmaları gayet doğaldır. Ama biz genele bakıyoruz. Halkın yüzde 80’i bundan mutlu mu? Biz 3 bakanımızla birlikte geçen hafta Giresun’daydık. Aynen üzümde olduğu gibi gerçekten mutlulardı. Biz Levant'a 10 lira dedik, Giresun’a 10,5 lira fiyat verdik ve hemen alımlara başladık. Biz bir şey söylüyorsak o doğrudur ve gereğini de yerine getiririz. Daha önceden stok yapmış 13 liradan almış insanlar varsa yani geçen seneki rekolte 420 bin tonsa bu seneki rekolte 675 bin tonsa, devlet olarak biz herkese paralar dağıtmak isteriz ama neticede bu paralar da milletten alınan vergilerle toplanan paralar. Fındık üreticisi şuna emin olsun; biz onları mağdur etmedik. Geçen sene verilen fiyat 10 lira 10,5 liraydı. Bu sene de rekolte 675 bin ton olmasına rağmen yine aynı fiyatı verdik. Onun için halkın, üreticinin çoğu memnun ama dediğim gibi elinde stoku olan insanlar haklı olarak, ben de olsam 13 liradan mal almışım o stoktaki mal çok yüksek olduğundan dolayı onlar rahatsızlar. Biz onların da rahatsız olmasını istemeyiz ama bu bir ticarettir neticede. Çok kar edebilirlerdi ama zarar etmelerini de istemeyiz. Zarar ettikleri zaman da onların o karar verme kabiliyetidir.” 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.