Bakan Kaya’dan AB’ye çağrı
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, şartlı eğitim yardımı uygulamasıyla çok daha fazla Suriyeli mülteci çocuğun eğitim hayatının içinde yer almalarını hedeflediklerini söyledi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, “Geçici Koruma Altındaki Sığınmacılara yönelik Türkçe Okuma-Yazma, Sağlık-Hijyen Eğitimleri ve Psiko-Sosyal Destek Projesi Sertifika Töreni”ne katıldı. Törende yaptığı konuşmada Bakan Kaya, bu projenin ülkelerini terk etmek zorunda kalan Suriyelilerin sosyal uyumlarının gerçekleştirilmesine güçlendirilmesine gerçek anlamda katkı sunacak projelerden bir tanesi olduğunu belirtti.
6 yılı aşkın bir süredir Suriye’de en büyük insani krizlerden birisinin yaşandığını hatırlatan Kaya, “Biz Türkiye olarak en baştan itibaren üzerimize düşeni yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalan insanların sayısı sadece Suriye’de 12 milyonu aştı. Ülkesini terk etmek zorunda kalan insanlar 5 milyonu aşmış durumda. Şu an Türkiye 3,5 milyona yakın mülteci kardeşimizi ülkemizde misafir ediyoruz. Sadece Türkiye’de gözlerini dünyaya açan bebek sayısı 275 bini aşmış durumda” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin mazlumların yanında yer almaya devam edeceğini vurgulayan Kaya, tüm hizmetlerimizi devlet millet el ele bir şekilde yürütüyoruz. Bugüne kadar Suriyeli mülteci kardeşlerimiz için devlet millet ele ele seferberlik içerisinde 30 milyar doların üzerinde bir harcama yaptık. Bu harcamaların yarısından çoğunu Türkiye’de gönüllü kuruluşlar yani sivil toplum kuruluşları vesilesiyle yaptık” ifadelerini kullandı.
"300 BİNİN ÜZERİNDEKİ SURİYELİ KARDEŞİMİZE PSİKO-SOSYAL DESTE HİZMETİ VERDİK"
Kaya, konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak göç sorununu hem yakından takip etmek hem de savaşın açtığı yaraları derinden hisseden çocuklarımıza, kadınlarımıza, yaşlılarımıza, engellilerimize yönelik hizmetleri yürütmek adına Göç Afet ve Acil Durumlar Psiko-sosyal Destek Daire Başkanlığını kurduk. Mülteci kardeşlerimize öncelikli olarak psiko-sosyal destek hizmeti veriyoruz. Çünkü savaşın travmasını yaşayan kadınların çocukların öncelikli olarak rehabilite edilmesi onların normal hayata uyum sağlamaları adına çok çok önemli ve değerli. Bugüne kadar yaklaşık 3 yıllık zaman zarfında 300 binin üzerindeki Suriyeli kardeşimize psiko-sosyal deste hizmeti verdik. Suriyeli çocuklarımızın kendi çocuklarımız gibi okul ve eğitim hayatının içerisinde kopmadan yer almalarını önemli buluyoruz. Ülkemizdeki 3,5 milyon mülteci kardeşimizin yüzde 50’sinden fazlasını çocuklar oluşturuyor. 1.7 milyon çocuktan bahsediyoruz. 3 bin 733 Suriyeli çocuğumuzu sosyal ekonomik destekle ailesinin yanında destekliyoruz. Suriyeli çocuklarımızı koruyucu aile hizmetinden yararlandırıyoruz. Bugün 206 çocuğumuz koruyucu ailelerin yanında. 2017 yılında 2 bin 468 şiddet mağduru mülteci kadın ve beraberindeki çocuk Bakanlığımızın kadın konuk evi hizmetlerinden faydalandı. Hiçbir kadın kimliği, ırkı ayırt edilmeksizin şiddete karşı sıfır tolerans ilkesiyle Bakanlığımızın şiddetle mücadelede sunduğu tüm hizmetlerden faydalanabiliyor. Kimseyi kendi kaderine terk etmedik etmeyeceğiz.”
“AB’YE BİR ÇAĞRIDA BULUNMAK İSTİYORUM”
Suriyelilere yönelik projelerle ilgili bilgi veren Kaya, Kızılay Kart aracılığıyla yaklaşık 1.2 milyon Suriyeli mülteciye 1.7 milyar lira ödeme yapıldığını bildirdi.
Türk Kızılayı ve UNICEF ile işbirliği içerisinde Şartlı Eğitim Yardımını Suriyeli mülteci çocuklar içinde başlatıldığını belirten Kaya, “Bu bugüne kadar mülteciler için en önemli yardım programı oldu. Çok anlamlı sonuçlarına şahitlik ediyoruz. Daha fazla Suriyeli çocuğun eğitim hayatından kopmadan okula devam etmelerinin sağlanmasını amaçladığımız proje başarılı bir şekilde başladı. Şu anda sürdürüyoruz. 2017 yılında 167 bin Suriyeli çocuğumuza şartlı eğtiim uygulamasından faydalandırdık. Şartlı eğitim yardımı uygulamasıyla Avrupa Birliğinden gelecek fonların devamıyla inşallah çok daha fazla Suriyeli mülteci çocuğun sokaklarda değil, okullarda sıralarda eğitim hayatının içinde yer almalarını hedefliyoruz. Çocukların yeri okullar onlara her türlü imkanı sunmamız lazım. Türkiye olarak bu kadar büyük bir yükü tek başımıza göğüslememiz mümkün değil. Bunun için bir kez daha AB’ye bir çağrıda bulunmak istiyorum. Yapmayı söz ettiğiniz yardımları bu tür projeler vesilesiyle lütfen bize aktarın. Çünkü bu çocukların geleceği sadece Türkiye’nin geleceğini etkilemeyecek tüm dünyanın geleceğini etkileyecek. 1.7 milyon çocuğu eğitim hayatının içinde tutmak hep birlikte tüm insanlığın görevidir” açıklamasında bulundu.
“TÜRK ASKERİ ASLA BİR SİVİLE SİLAHINI DOĞRULTMADI, DOĞRULTMAYACAK”
Terör unsurlarının bertaraf edilmesinde Türkiye’nin çok büyük sorumluluklar üstlendiğine değinen Kaya, “El Bab’ da bugün Suriyeli kardeşlerimiz huzur içerisinde yaşıyorlar. Kahraman Mehmetçiğimiz bugün Zeytin Dalı Harekatıyla Afrin’e de yine barış ve adalet götürmek için mücadele ediyor. Maalesef Batı medyasında farklı kişiler tarafından sivillerin öldürüldüğüne dair yanlış algı operasyonları yapılıyor. Ortada sivillerin öldürüldüğü bir durum söz konusu ama Kilis’te daha henüz 15 yaşında olan Fatma kardeşimiz şehit edildi. Siviller öldürülüyor Suriye tarafından atılan Kilis’e ve Hatay’a atılan roketler tarafından siviller evet öldürülmekte. Bizim canlarımız, kardeşlerimiz şehit düşmekte ama Türk askeri asla bir sivile silahını doğrultmadı, doğrultmayacak. Bugün bu harekatın dikkatli yürütülmesinin, yavaş şekilde ilerlemesinin en önemli sebeplerinden bir tanesi sivillerin zarar görmemesi için çok büyük gayret sarf etmemizden. Bu yanlış algı operasyonlarının önüne geçmek çok kolay. Sivillerin Türk askerleri tarafından öldürüldüğü tamamen yalandan ibaret. Öldürülen siviller var ama Türkiye sınırları içerisinde” değerlendirmesinde bulundu.
“PROJEYLE SADECE 550 SURİYELİ KARDEŞİMİZİN TÜRKÇE ÖĞRENMESİNİ SAĞLADIK”
Projenin ikinci etabının çok daha büyük bir sayıyla devam edeceğini kaydeden Kaya, “Biz istiyoruz ki dünyada kayıp bir nesil yetişmesin. Bugüne kadar bu projeyle sadece 550 Suriyeli kardeşimizin Türkçe öğrenmesini sağladık. Bugün 294 Suriyeli çocuğumuza sertifikalarını vereceğiz. Gençler umudunuzu kaybetmeyin, hayal kurmayı terk etmeyin” dedi.
Konuşmaların ardından Bakan kaya sertifikaları takdim etti.
Programda proje kapsamında Türkçe öğrenen çocuklar şiir okudu ve hem Arapça hem Türkçe şarkılar söyledi.
“TÜRKİYE BENİM İKİNCİ VATANIM OLDU”
Proje kapsamında Türkçe öğrenen 10 yaşındaki Suriyeli Hamide, Türkiye’yi çok sevdiğini belirterek, 3 yıl önce Türkiye’ye geldiğini kaydetti.
Suriye’den geldiğini söyleyen bir kursiyer ise, 2 yıldır Türkiye’de olduğunu, “Türkçe’yi çok düzgünce öğrendik. Öğretmenlerime çok teşekkür ederim. 2 ayda Türkçeyi öğrendim. Kurs 6 ay sürdü” dedi.
14 yaşındaki Taslim ise üç yıl önce Türkiye’ye geldiğini Türkçesinin çok kötü olduğunu ve kursta her şeyin çok güzel geçtiğini söyleyerek, “Türkiye’yi çok seviyorum. Türkiye benim ikinci vatanım oldu. Türkiye’ye çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.