Bilişim Çağı
Günler günleri, aylar ayları yıllar yılları kovalıyor; dünya değişiyor. Herkeste bu değişimden nasibini alıyor. 1915'de Çanakkale'de kazandığımız...
Günler günleri, aylar ayları yıllar yılları kovalıyor; dünya değişiyor. Herkeste bu değişimden nasibini alıyor. 1915'de Çanakkale'de kazandığımız zafer 1915'de kalmıyor; etkileri sürüyor. Türkiye güçleniyor, düşmanları keza aynı şekilde. Soğuk savaş var. Ve bu savaş da galip gelmenin yolu ise para. Para elde etmekte düşmanın içine sızıp kendi rızasıyla parasını gasp etmekten geçiyor. Peki, bir insanın parası kendi rızasıyla nasıl gasp edilir? Burada da teknoloji devreye giriyor. İnsanlar yaşadığımız Yakın Çağ'da en çok bilişime ihtiyaç duyuyor. Bu yüzdende en son çıkan teknolojik cihazı alma gereği duyuyor. Ülkemizde satışa sunulan teknolojik ürünlerin yüzde doksan beşi ithal ediliyor. Haliyle ödenilen parada yurtdışına gidiyor. Bu teknoloji firmalarının sahipleriyse yıllardır ülkemize psikolojik harp uygulayan Amerika ve Avrupa ülkeleri. Yani paramızı düşmanlarımız kendi rızamızla gasp ediyor. Sadece paramız gasp edilse iyi fakat işin birde bilgi boyutu var. Şuan kullandığımız telefon, bilgisayar yazılımları da düşmanlarımıza ait. Gizli olduğunu düşündüğümüz belgeler onlar tarafından rahatlıkla erişilebiliniyor. Bende bu duruma çözüm bulmaya karar verdim. Kendim kurup taslakladığım sosyal medya aplikasyonu fikri. Bu fikri hayata geçirmek için ilk önce TÜBİTAK’ın desteklerine baktım ve fikirlere rehberlik hizmeti verdiklerini gördüm. Verilen destek programı ile Kızılay'daki TÜBİTAK binasına gittim. TÜBİTAK’taki danışmaya durumu açıkladım ama sadece şirketlere hizmet verdiklerini söyledi. Destek programının ilgili rehberlik maddesini de gösterdim. "Bir yetkiliyle görüşmek istiyorum" dedim. Amma velakin beni içeri dahi almadılar. Ama ben ülkeme hizmet eden bu fikri başarmak için kararlıydım ve bir gün AK Parti Kırşehir Milletvekili Salih Çetinkaya'nın Meclis'teki makamına ziyarete gittim ve bu konuyu dile getirdim. "Devletin en gizli belgeleri Microsoft Word'de yazılıyor. Facebook, Twitter ve diğer sosyal ağlar Türk insanını ifşa ediyor. İleride milletvekilleri, üst düzey yöneticilerimiz, bürokratlarımızın bilişim çağında gençliklerini yaşadıkları için geçmişte internette yaptıkları, paylaştıkları, gizli sandıkları tüm faaliyetleri ifşalanacak ve toplum üzerine büyük bir psikolojik harp uygulanacak. Bu yüzden şimdiden kendi sosyal ağamızı kurmalıyız. Bir sosyal medya aplikasyonu projem var. Bu konuda sizin yardımcı olabileceğinizi düşünüyorum" dedim. Kırşehir’in genç vekili Salih Çetinkaya danışmanına “Bu gençle özel olarak görüşmek istiyorum” dedi. Mutlu olmuştum, numaramı bıraktım ve gittim. Yalnız ne arayan vardı ne soran. Bir gün tekrar Meclis’e gittim. Yine gittiğimde Milletvekili Çetinkaya ile görüşmek için gelen onlarca Kırşehirli hemşerim vardı. İşin garibi bu kişilerin büyük çoğunluğu kendine, çocuğuna iş istemek için gelmişlerdi Sayın Çetinkaya'nın makamına. Hepsi gayet güzel ağırlanıyor, milletvekilimizle sohbet ediyorlardı. Çetinkaya'nın danışmanına “Vekilimiz benimle özel olarak görüşecekti. Ne oldu?” dedim. Çetinkaya'nın danışmanı yok öyle bir şey dedi. Photoshopta taslaklar hazırlamıştım, sosyal medya aplikasyonunun sunumunu yapacaktım. Sonunda Çetinkaya'nın makamında kimse kalmadı, bende yanına gittim. Vekilimize sosyal medya aplikasyonu fikrimin taslağımı göstereceğimi söyledim. O da danışmanını eliyle gösterdi ve “Vaktim yok, danışmanım sana yardımcı olsun” dedi. Çetinkaya'nın danışmanına, bana bu konuda rehberlik edebileceğini ve TÜBİTAK yetkilileriyle görüşmek için aracı olmasını istedim. Oda “olur” dedi. Bir kaç hafta sonra aradım, şu an ilgilenemediğini en kısa zamanda dönüş yapacağını söyledi. Yine bir kaç hafta sonra aradığımda ise TÜBİTAK’tan birileriyle konuştuğunu bu işin ağır olduğunu ve benim gerçekleştiremeyeceğimi söyledi. Ankara Büyükşehir Belediye'sinde “Melih Gökçek Gençlerle Buluşuyor” etkinliğine katıldım. Bu etkinlikte aynı konuyu Melih Gökçek’e de dile getirdim. "Türkiye yazılım alanında geri kalmış bir ülke. Devletin en gizli belgeleri Microsoft Word de yazılıyor. (Kafasıyla onaylıyor.) Peki, nerede kaldı bu gizlilik. Amerika'dan bütün yazılar görülebilir. Çünkü yazılım onlarda IOS ve ANDROİD tabanlı yazılım kurslarınız var mı, yoksa olacak mı?" dedim. Şu cevabı verdi: "Gazi Üniversitesi’nde belediyemizle Teknoloji Fakültesi’nin ortak düzenlediği BELTEK Kursları var. Orada yazılım kursları da var, o kurslara katılabilirsin. Kurslar üç ay sürüyor ve ücretsiz. Gençlik Merkezlerimize de yazılım kursları açabiliriz." Türkiye birlik olup meydanlara çıkıyor. Tüm ülke birlik oluyor. OHAL'de yine birlik olalım. Kendi sosyal ağamızı yapalım. Yine birlik olalım bilişim çağının lideri olalım. Düşmanlarımızı bu kez ebediyen içimizden püskürtelim. Benim gibi amaçları olan genç beyinlerin azmini şevkini kırmak yerine milletimizin bekası için onlara yardımcı olalım destek olalım hatta milletimizin menfaati için onlardan faydalanalım. Unutmayalım Kırşehir’deki Caca Bey bugün yaşasaydı astronomiyle değil bilişimle ilgilenirdi. Çünkü çağ değişti eminim ki o da bu çağ ayak uydururdu. Şu anda ne yapıyorum biliyor musunuz? Bilişim çağının gereği olarak değişime ayak uyduruyorum. Baktım ki destekte bulunacak kimse yok bende kendi imkânlarımla yazılım kursuna gidiyorum ve yazılımcı olmaya karar verdim. Niye peki? Çünkü bu vatanın bana ihtiyacı var...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.