İSG Uzmanı İsmail İnce, doğal gaz patlamalarına karşı uyardı!
İş güvenliği ve Sağlığı (İSG) Uzmanı İsmail İnce, doğal gaz patlamalarının nedenlerini ve bu tehlikelere karşı alınması gereken önlemleri anadolugazete.com.tr’ye anlattı. Doğal gazın yanlış kullanımı ve bakım ihmalinin ciddi kazalara yol açtığını vurgulayan İnce, vatandaşları bilinçli olmaya davet etti.
Son günlerde Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yaşanan doğal gaz patlamaları, ölümle sonuçlanabilecek kazalara ve büyük maddi hasarlara yol açtı. İş güvenliği ve Sağlığı (İSG) Uzmanı İsmail İnce, doğal gaz patlamalarının en büyük nedenleri arasında vatandaşların bilinçsiz kullanımı ve kombi bakımının ihmal edilmesinden kaynaklandığını söyledi.
“HAVALANDIRILMAYAN ORTAMLARDA DOĞAL GAZ SIKIŞMASI PATLAMAYA NEDEN OLABİLİR”
Doğal gaz patlamalarının büyük çoğunluğunun yetersiz havalandırma ve kapalı menfezlerden kaynaklandığını belirten İnce, “Eğer evlerde havalandırma yeterli değilse ve menfezler kapalıysa, doğal gaz sızıntıları patlamalara yol açabilir. Küçük bir kıvılcım bile patlamaya neden olabilir. Örneğin, mutfakta sigara içmek için kullanılan çakmak, kıvılcımın oluşmasına yol açar ve bu da patlamaya sebep olabilir. Bu tür olaylar çoğunlukla bu nedenlerden kaynaklanıyor. Doğal gaz sızıntısı olduğunu fark ettiğinizde ALO 187 doğal gaz arıza hattı aranmalıdır.” dedi.
“DOĞAL GAZ PATLAMALARI GENELLİKLE ÖLÜMLE SONUÇLANIYOR”
Doğal gaz patlamalarının genellikle ölümle sonuçlandığına dikkat çeken İnce, “Patlamalar son derece şiddetlidir ve bina içerisinde yaşayanlar için maalesef ölümcül sonuçlar doğurabilir. Kapalı alanlardaki doğal gaz sızıntıları ciddi risk oluşturuyor. Gaz sızıntıları açık havada olduğunda genellikle patlama riski daha düşüktür. Ancak sızıntı kapalı alanlarda, özellikle daire içlerinde meydana geldiğinde durum tamamen değişir. Kapalı alanlarda yaşanan bu patlamalar öngörülemeyecek kadar yıkıcı olabilir. Artçı sarsıntılar nedeniyle oluşan deformasyonların erken tespiti hayati önem taşır.” ifadelerini kullandı.
“DOĞAL GAZIN KOKUSUZ VE RENKSİZ OLMASI, SIZINTILARIN FARK EDİLMESİNİ ZORLAŞTIRIYOR”
Doğal gazın renksiz ve kokusuz bir yapıya sahip olması nedeniyle gaz sızıntılarının fark edilmesinde zorluk yaşanabileceğini söyleyen İnce, sızıntı durumunda güvenlik amacıyla doğal gaza özel kokular eklendiğini bildirdi. İnce, “Doğal gazın kendisi renksiz ve kokusuzdur, bu yüzden sızıntıları anlamak zor olabilir. Bu yönden doğal gaz dağıtımında, çürük yumurta veya sarımsak kokusuna benzer bir koku eklenir. Bu, insanların gaz kaçağını fark etmesine yardımcı olur. Gaz havadan daha hafif bir şeydir.” dedi.
“YENİ VE ESKİ BİNALARDA DOĞAL GAZ BAĞLANTILARI DEPREMLERLE TEHLİKEYE GİREBİLİR”
Türkiye'nin deprem kuşağında yer alması nedeniyle, özellikle 3 şiddeti ve üzerindeki depremlerde binalarda hareketlenmelerin yaşandığını kaydeden İnce, bu durumun doğal gaz hatlarında tehlikeli sonuçlara yol açabileceğini vurguladı.
İnce, "Deprem bölgesinde olmamız nedeniyle şiddeti ne olursa olsun artçı sarsıntılar yaşanıyor. Özellikle 3 ve üzeri büyüklükteki depremlerde binalarda hareketlenmeler olur. Bu durum, tesisatlarda ve doğal gaz bağlantılarında deformasyona neden olabilir. Dolayısıyla gaz sızıntıları meydana gelir. Yeni yapılan binalarda ise temel tam olarak oturmadığından, zaman içinde oturma hareketleri gerçekleşir. Eski binalarda ise temeli artık oturmuştur ama tesisat boruların değiştirilmesi gerekiyor.” şeklinde konuştu.
GAZ PATLAMALARINI ÖNLEMEK İÇİN HANGİ ADIMLAR ATILMALI?
Patlamaların önüne geçilebilmesi için alınması gereken önlemleri İnce şu şekilde anlattı: “Bir haftalık ya da daha uzun bir tatile çıkıp eve dönenler, dönüşlerinde ilk iş olarak elektriği veya ışıkları açmamalılar. Çünkü evde bir gaz sızıntısı olmuş olabilir ve bu fark edilemeyebilir. Eğer doğrudan ışık açılırsa, bir kıvılcım oluşarak patlama riski doğar. Öncelikle tüm pencereleri açarak ortamın iyice havalandırılması gerekiyor. Havalandırma sağlandıktan sonra elektriği güvenle açabilirler. Ayrıca bir eve yeni taşındıysanız ve gaz bağlantısı yapılmadıysa, mühürlü vanayı kendiniz açmamalısınız. Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ya da profesyonel bir ekip gelip gerekli kontrolleri yapmadan gaz kullanımı kesinlikle başlatılmamalıdır. Bu süreçte, özellikle havalandırma menfezinin bulunup bulunmadığı kontrol edilir. Menfez yoksa yaklaşık 20 santimetrelik bir havalandırma açıklığı oluşturulur. Bu açıklık, içerideki boğucu gazın dışarı atılmasını ve dışarıdan temiz havanın içeri girmesini sağlar.”
“KOMBİ BAKIMI EN AZ YILDA BİR KEZ YAPILMALI”
Kombi bakımlarının zamanında yapılması gerektiğine işaret eden İSG Uzmanı İsmail İnce, “Kombilerimizde yaşanan arızaların çoğu, düzenli bakım yapılmamasından kaynaklanıyor. Eğer kombi bakımı ihmal edilirse, zamanla gaz sızıntısı meydana gelir. Gaz dışarı salındığında kapalı alanlarda birikir ve en küçük kıvılcım bile patlamaya yol açabilir. Aynı risk kazan daireleri için de geçerlidir. Soğuk hava nedeniyle daireler ve iş yerleri genellikle kapalı tutuluyor. Eğer kombi bakımı yapılmamışsa ve tesisatlar kontrol edilmemişse gaz sıkışması kaçınılmaz hale gelir. Bu durum kış aylarında patlama riskini önemli ölçüde artırıyor. Kombi bakımının en az yılda bir kez yapılmasını öneriyorum. Doğal gazın içeriğinde yüzde 70 ila 90 oranında metan gazı vardır. Yani patlayıcı özelliğine sahip.” ifadelerine yer verdi.
“HER EVDE GAZ DEDEKTÖRÜ BULUNDURMAK HAYAT KURTARIR”
Doğal gaz patlamalarını önlemede gaz dedektörlerinin hayati önem taşıdığını belirten İnce, bu konuda bina yönetimlerine de önemli görevler düştüğünü söyledi. İnce, “Her evde mutlaka bir gaz dedektörü bulunmalı. Bu cihazlar, doğal gaz sızıntısı durumunda bizi uyararak hayat kurtarabilir. Ayrıca yılda en az bir kez kombi bakımı yaptırılmalı. Bina yönetimlerine büyük sorumluluk düşüyor. Bu tür önlemleri organize etmeli ve vatandaşın inisiyatifine bırakmamalılar. Site ve bina yöneticileri, gaz dedektörlerinin takılmasını ve düzenli bakımların yaptırılmasını koordine ederse bu tür patlamaların önüne geçebiliriz.” sözlerine dikkat çekti.
“BELEDİYELER, GAZ SIZINTILARINI ÖNLEMEK İÇİN HER AY DENETİM YAPMALI “
Belediyelerin bu alandaki rolüne değinen İnce, düzenli kontrollerin hayati önem taşıdığını vurgulayarak, “Belediyelerin bu konuda daha aktif olması gerekiyor. Her ay iş yerlerini, binaları ve kritik noktaları kontrol etmeleri şart. Şu an belediyeler genellikle şikayete göre hareket ediyor. Ancak bu yeterli değil, düzenli denetimler yapılmalı.” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.