Mülteci

Hakikat alemine iltica etmeyi, hakka iltica etmeyi, kutlu yolun mültecisi olmayı çok işittik. Kalpleri, gönülleri fethetmek, gönülleri sevgi ve muhabbetle...

Mülteci
Yayınlanma:
Güncelleme:

Hakikat alemine iltica etmeyi, hakka iltica etmeyi, kutlu yolun mültecisi olmayı çok işittik. Kalpleri, gönülleri fethetmek, gönülleri sevgi ve muhabbetle doldurmak anlamına gelirdi. Lakin bu gönüllü yücelişin yanında zamanımızda yaşanan, zoraki kovulan, kaçırılan, sürülen insanların hali… Mecbur kalmadıkça hiç kimse vatanını, evini, yurdunu terk ederek başka diyarlara gitmez. Peygamberimizin Mekke’den Medine’ye göçü de bir başka mecburiyettendi. Bizde “tebdil-i mekanda ferahlık vardır” diye bir kelam-ı kibar vardır. Azerbaycan’da da “gezmeye yaban güzel, ölmeye vatan güzel” diye güzel bir söz vardır. Mülteci, savaştan, şiddetten, kaçanların başvurduğu metod… Zorla evinden yurdundan edilen insanların, sonu belli olmayan bir yolculuğa çıkması… Neyle karşılaşacağını, nasıl yaşayacağını, akıbetinin ne olacağını düşünmeden arkasına bakmadan kaçanların durumu. BM teşkilatı “Mülteciler Yüksek Komiserliği” adında mültecilere yardım mekanizmasını kurmuş ama çalışması adı gibi hoş değildir. Çünkü iltica talebinde bulunanların büyük ekseriyeti Müslüman… Öyleyse kaçan kaçsın, ölen ölsün, dönen dönsün ama onlara yakışan zilletten çıkmaya mecalleri kalmasın. Son sayıma göre dünyada 30 milyon mülteci vardır. En fazla mülteci kabul eden ülke bizim memleketimiz. En fazla mülteci çıkan ülkelere gelince. Suriye başta olmak üzere, Afganistan, Libya, Somali, Sudan gibi ülkeler. Dikkat edilirse tamamına yakını işgal altındaki mülteci. Müslüman ülkeleri yöneten ahmaklar, uşak idarecilerin basiretsizlikleri, insanların köleliğe alışmış olanların hali… Birkaç zalimin insanları köleliğe alıştırdığı, koyun sürüsü olmaya mahkum zannedilen insanların hali… Batılı haydutlar Müslüman ülkelerde insanların başına bomba, evlerine yurtlarına füze yağdırıyorlar. Kaçıp sığınak arayanları da kabul etmeyip denizde, havada karada ölüme mahkum ederek yenir zulme sebep oluyorlar. Bomba atmayı, füze fırlatmayı, makineliden kurşu yağdırmayı bırakınız herkes kendi evinde yurdunda yaşasın siz de mültecilerden iltica taleplerinden kurtulunuz. Zaten bu haydutlar milletleri kendi başlarına bıraksalar kavga dövüş olmaz. Kalplere iltica ederek gönül alan, insanları muhabbete davet eden Müslümanlar, neden yurtlarını terk ederek başka diyarlara, başka insanların yanına iltica etmek istemektedir. En fazla iltica edilmek istenen ülkenin Almanya olduğu, batılı ve gelişmiş ülkelerin cazibe merkezi halinde olduğu gerçeğini tersine çevirip herkesin kendi yurtlarında, sıcak hanelerinde, sevgi dolu mahallelerinde yaşaması için iltica etmeyi tersine çevirip mutlu olmalarını sağmak için tedbirler alınmalıdır. Müslümanlar, Müslümanın başındaki Nemrutlar, İslam ülkelerini soyup soğana çeviren yerli hırsızların nasıl bir metotla yola getirileceğini yine mahalli usullerle hiç kimsenin burnu kanamadan, canı yanmadan yeni huzursuzluklara sebep olmadan halletmek gerekir. “Mülteciler günü” münasebetiyle yazdığımız bu yazının sonunda samimi dileklerimizin, makul ve mantıklı bir yaklaşımla yardım etmek, hayatta kalmalarına destek olmak en başta Müslümanın vazifesidir. Müslümanlar ve başlarındaki zalimler düşünmelidir ki bu halin müsebbibi olmak ne kadar can sıkıcı, ne kadar can alıcıdır. Mültecisiz bir dünya herkesin kendi yurdunda, öz vatanında, şahsi evinde, sıcak yuvasında yaşamasını dileyerek bitirelim.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.