“Köroğlu” operası, Bişkek Opera sahnesinde olağanüstü güzellikte sergilendikten sonra TÜRKSOY`un organizasyonunda Uluslararası turneye çıktı. Bişkek`deki zaferden sonra ilk durak Almaatı Abay Opera ve Balesi sahnesi oldu. Bu muhteşem sahnede temsil sergilemek büyük mutluluktu. Geniş kulisleriyle, muazzam salonuyla, güzel akustiği ve sahne genişliğiyle tanınan dev dünya sahnelerinden sayılıyor. Fakat dekor ve kostümlerimiz teknik sorunlar nedeniyle Genel provaya getirilemedi ve ekibimiz, orkestra provasını dekorsuz, kostümsüz yapmak zorunda kaldı. Dekorlar ise temsil günü, yani 12 Eylül öğleden sonra gelebildi. Acilen akış provası, ışık provalarıni yaptık. Sanat kurumu  tek yumruk olarak, emsali bulunmayacak seviyede birliktelik gösterdiler ve “Köroğlu” temsili en üst düzeyde sergilemeyi başardılar.

Almatı temsili de fevkalade başarıyla sonuçlandı. Kazakistan’ın değerli sanat, edebiyat, bilim ve devlet adamları, aydınları ve kıymetli seyircileri “Köroğlu” operasını sıcak alkışlarla karşıladılar. Temsili -“Altın Çağ” olarak kabul ettiler. Baş rolün ifaçıları, koro, bale ve şan ustaları, Almaatı seyircilerini adeta büyülemiş olduk. Bu başarıyla sonuçlanan temsilin ardından bütün ekip mutlu bir yorgunluk taşıyordu. Ankara Opera ve Balesi sanatçılarından Serkan Kocadere Hasan Han, Başkurdistan Opera sanatçısı Albina Gabdulina ise Nigar karakteriyle sergiledikleri performansla büyük beğeni topladılar. Baş rolün ifaçılarının başarı, heyecanı koro, bale ve tüm sanatçıları büyülemiş oldu…

Fakat çıkılan bu yolda durmak yoktu, iş henüz bitmemişti ve başarıyla sonuçlanacak, alkışlarla ve övgülerle taçlandırılacak temsiller Uluslararası “Köroğlu” Operası Projesi ekibini bekliyordu. Gece teknik ekip Ankara’ya uçmalıydı. Sanatçılar ve bizler de sabah erkenden yola çıkmalıydık. Dekorlar, aksesuarlar, ışık malzemeleri büyük bir hızla toplandı, kostümler dolaplara yerleştirildi, gerekli hazırlıklar yapıldı. Ekip büyük bir sınava hazırlanıyordu. Artık sonraki adres Ankara’ydı…

                       “Köroğlu” opera temsili Ankara’lıları büyüledi

13 Eylül tarihinde “Köroğlu” sanat ekibi Ankara`ya vardık. Ama aşılması gereken bir engelle bir daha karşılaştık. Ankara operasının sahnesi şimdiye kadar temsillerin sergilendiği sahnelerle oranla daha küçüktür ve dekorları bu sahneye göre yeniden hazırlamak gerekiyordu. Ben bu zorlukları daha önceden idrak ediyorduum. Buna göre de hala Bişkek provalarının hızlı dakikalarında TÜRKSOY Genel Sekreteri, Prof. Düsen Kaseinov`u telefonla aradım, aynen şöyle dedim: “Düsen Bey, Ankara sahnesi çok küçüktür,  Ankara sahnesine uygun yeni dekor yapılmalıdır, aksi halde rezil olacağız”. Düsen Bey beni sakince dinledi ve hemen cevap verdi: “Sen hiç endişe etme, gerekiyorsa yapacağız. Sen söyle kime söylemeliyik?” Sayın Kaseinov`un olumlu yaklaşımı sayesinde ben dünya ressamı, Savaş Camgöz`ü Ankara`ya gönderdim ki, Ankara sahnesi işin dekor çalışmalarını hızlandırsın. Böylece yaratıcı ekibimiz canla-başla gece-gündüz bilmeden çalıştılar. Başarı – sanat ekibinin tek yumruk uyumu ve birlikte çalışması sayesinde gerçekleşiyor.  Eski Kültür Bakanı, Sayın, Ertuğrul Günay`ın talimatıyla Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü elindeki bütün imkânlarını projenin Ankara temsili için seferber etmiştir. Tüm hızıyla Ankara sahnesi için dekor hazırlığına başlatıldı ve her şey plandaki gibi titizlikle devam etti. İkinci olumsuzluk - kostümlerin Almaatı’da, Gümrükte saklanmasıydı... Organizasyon şirketi gerekli belgeleri Gümrüğe zamanında ulaştırmaması sonucunda kostüm ve aksesuarlar Almaatı Gümrüğüne takılmış duruyordu. Yetenekli ve cesur Bakan, Ertuğrul Günay, talimat verdi ve Arkara Operası Genel Müdürlüğü gece İstanbul’dan 4. Murat temsili için hazırlanmış yeni kostümleri alil-acele Ankara`ya getirildi ve ayrıca Operanın tüm kostüm depoları Köroğlu ekibi için kapılarıı açtılar. Dekoratör Savaş Camzöz ile birlikte binlerle kostümler arasından bütün sanatçılar, koro, bale ve figüranlar için en iyi kostümleri seçmeli olduk. Bütün bu emekler 15 Eylül gecesi yine karşılığını buluyordu.  Böylece, “Köroğlu” opera temsili başarıyla sonuçlandı. Ankara temsili bittikten sonra Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay  ve tüm sanatseverler, ayakta ve heyecan içinde gösterilen yüksek performansı alkışlarıyla taçlandırdılar. Bakan, Ertuğrul  Günay, tüm sanat ekibini sahneden kutladı: “Çok büyük bir başarıya imza attınız. Fevkalade güzel bir temsil sergilediniz. Sizi gönülden kutluyorum. Bu gerçekten olağanüstü bir başarıdır”, dedi. Bu büyük bir gurur ve mutluluk tablosuydu.

            Ankara temsilinde dikkatleri çeken koro sanatçılarıydı. Kırgız koro şefi Karagul Tilenciyev ve Elnare Kerimova`nın yönetiminde 7 Türk devletinden toplam 28 koro sanatçısı ve artı Kırgızistan operasının 40 koro sanatçısı çalışıyordu. Koro ekibi, Türkçe’yi tertemiz kullanarak dikkat çektiler ve büyük bir başarıyla temsili tamamladırlar.

Uluslararası “Köroğlu” Operası Projesi ekibini karşıda büyük heyecan  bekliyordu.  “Köroğlu” operasının doğduğu yer, dünya bestekârı Üzeyir Hacıbeyli`nin vatanı olan Bakü, bu dev projeye ev sahipliği yapmaya hazırlanıyordu. Yıllar sonra yeni müzik redaktesi, taze versiyonuyla “Köroğlu” operası, vatanına dönüyordu…

                       “Köroğlu” Temsili Ana Vatanı Bakü`de

İlk temsilinden 72 yıl sonra “Köroğlu” operası TÜRKSOY’un organizasyonu ile Uluslararası Proje çerçevesinde, Türk devletlerinden davet olunan usta sanatçı ekibiyle aynı sahnede sergilenecekti. Heyecan doruktaydı. Bu kadar büyük temsillerden ve başarılardan sonra heyecan pik noktasındaydı. “Köroğlu” anavatanında sergilenecekti. Burada da bazı aksaklıklar yaşandı; dekor ve kostümler gecikti, tüm provalar kostümsüz, aksesuarsız ve dekorsuz yapıldı. Temsilin Genel Sanat Yönetmeni olarak, aralıksız aksamalardan gerçektem hastalandım. Ateşim yükselmişti ve ressam dostum Savaş Bey bana, “Git evde dinlen, dekor geldiğinde seni alırız”. Öyle de yaptım. İlaçlar alıp kızımın evinde yatağa uzandım.  Temsile üş saat kala beni evden aldılar. Dekorlar getirildi, dediler. Hemen astık ve  tüm ekip yüksek özveriyle büyük hüner, cesaret sergilediler:büyük soğukkanlılıkla, titizlikle ışık ve dekor provalarını tamamladılar. Fakat yapılan işe duyulan saygı, inanç ve yüksek özveriyle bu aksaklıklarda izleyicilere hissettirilmeden temsili yüksek seviyyede gösterdik. Temsil beklenildiği gibi yine aralıksız alkışlarla karşılandı. Bakü’deki sanatseverler sanatçıları ayakta alkışlarken aslında, büyük dahi Üzeyir Hacıbeyli`nin anısına da saygı duruşunda bulunuyorlardı. Azerbaycan’da çağdaş ve klasik müziğinin yaratıcısı, yıllar sonra aynı sahnede ölümsüz eseriyle adeta can buluyordu. Sanatçılar ve izleyiciler çok yoğun ve karışık duygular içerisindeydi. Büyük sınav büyük bir başarıyla sonuçlandı. Azerbaycan Kültür ve Turizm Bakanı, Sayın Abulfaz Garayev sahneye geldi, tüm sanat teknik ekibini fevkalade başarılarından dolayı kutladı, şöyle dedi:

“TÜRKSOY’UN organizasyonunda sergilenen “Köroğlu” temsili deha bestekâr Üzeyir Hacıbeyli’nin doğum gününe en kıymetli armağan oldu. Altı Türk devletleri ve Tataristan (R.F.) ve Başkurdistan (R.F.) sanatçılarının katılımıyla dört kardeş Türk devletlerin Opera sahnelerinde sergilenen “Köroğlu” temsili tarihi bir olay gibi altın sayfa olarak kalacaktır. Böyle bir tarihi hadiseyi bezeyen Türk devletleri sanatçıları canı kalpten kutluyorum. Bu temsilin bir başka özelliği ise gösterinin Bakü’nün İslam kendi etkinliklerinde sergilenmiş olmasıdır. Biz bu gün çok mutluyuz ki böyle güzel bir temsili izlemiş olduk. Genel Müzik Direktörü Rauf Abdullayev`i, Genel Sanat Yönetmeni Eflatun Nemetzade`yi, dekoratör Savaş Camgöz`ü, Koreograf Mehmet Balkan`ı, koro şefi Elnara Kerimova`yı kıymetli şan ustalarını, orkestra, koro, bale sanatçıları devletimiz adına kutluyorum. Altı Türk devlet Opera ve Bale sahnesinde Uluslararası “Köroğlu” Opera Projesinin sahibi, tanınmış rejisör, Professör, Eflatun Nemetzade`dir. Bana Projesi gösterdiğinde kendisine, “Gel, Bakü`de birlikte bu muihteşem Propjeyi gerçekleştirelim”, teklifini yaptım. “Bana 75 kişilik koro, 45 figuran ve 35 kişilik bale sanatçılarını temin edemezsiniz. Bakü operasında yapamam, çünkü sanat ekibi çok zayıftır. Ben, Projeyi TÜRKSOY`un organizasyonu ile Almatı`da sergileyeceğim. Orada bana bütün olanakları saklayacaklar”, dedi. Gerçekten de Eflatun Bey haklıymış. Bu muhteşem Projenin gerçekleşeceği haberini dostun Düsen Kaseinov`dan duydum. Bu Azerbaycan müziğinin, milli sanatımızın olağanüstü zaferi sayılmalıdır. Hepinizi, özellikle Genel Müzik Direktörü Rauf Abdullayev`i ve Projenin mimarı ve Genel Sanat Yönetmeni, tanınmış rejisör, Eflatun Nemetzade`yi bir daha kutluyorum”.

Uluslararası “Köroğlu” Operası Projesi ekibi böylece yoğun çalışmalarla geçen, büyük emek sarf edilen uzunca bir yolun sonu bitti mi dersiniz? Hayır, bitmedi.

“Köroğlu”,  I.  İstanbul Dünya Opera Festivalinde

Resmi bir buluşmada çay süfresinde eski Kültür Bakanı, Sayın, Ertuğrul Günay, Gazi Üniversitesi eski rektörü, Prof. Dr. Rıza Ayhan ve ben sıcak konuşuyorduk. Sayın, Rıza Ayhan beni bir daha “Köroğlu” temsilinin kardeş Türk Devletlerin opera sahnesindeki olağanüstü başarısına göre yeniden kutladı. Sayın Bakan bana sihirli-sihirli bakıyor ve gülümsüyordu.  Kendisine, “Hayırola, Sayın Bakanım, bir şeyler söyleyeceksiniz, sizi dikkatle dinliyorum”, dedim. “Evet, size güzel haberim vardır. Hazır ol, Uluslararası I. İstanbul Dünya Opera Festivalin finalinde “Köroğlu” operasının gösterileceğini düşünmekteyim”. Güzel habere sevindim elbette. “Peki, muhattabım kim olacaktır? Kimin kapısını dövmeliyim, Sayın Bakanım?” “Sen sadece bütceyi hazırla ve bana getir, yeter”. “Size teşekkür ediyorum, Sayın Bakanım. Siz gerçekten de sanatçıların dostusunuz”.

“Aslinde ben size teşekkür ediyorum, Hocam. Çünkü harika bir temsil sergilemişsin ve hepimizi mutlu etmişsin. Ben makamımda seni bekliyorum”.

Böylece “Köroğlu” operasını bu seferinde Astana Akademik Devlet Opera ve Balesi Sahnesinde sergilemeyi pilanladık. Bu hakta gelen sayımızda…

DEVAMI VARDIR