Orhan Aksakal

Orhan Aksakal

Neşet AĞAM

Neşet AĞAM

O Garipti, o fukaraydı, o ezgindi, o Büyük Usta Neşet Ertaş’tı.

Çileli geçen hayatı, yokluk içinde geçen yaşam serüveniyle gönüllerimizde taht kurmuş bir halk sanatçısıydı.

Kırşehir’in bağrından kopan ünü dünyalara ulaşan Bozkırın Tezenesi’nin aramızdan ayrılışının 7. yıldönümünde saygı, sevgi ve minnetle anıyorum. Gönül Dağı’ndan, Mihribana, Leyla’dan, Mühür Gözlüm’e, Yalan Dünya’dan, Açma zülüflerine kadar daha yazamadığım birçok büyük eserin sahibi Halk Ozanı Neşet Ertaş, gelip göçtü bu dünyadan..

Aşkını, sevgisini, özlemini ve hasretini kelimelerle dünyalara anlatan Neşet Ağam’da göçüp gitti bu dünyadan… O kadar mütevaziydi ki bir konserinde “İZİN VERİRSENİZ CEKETİMİ ÇIKARABİLİRMİYİM” diyecek kadar saygılı halkını seven bir adamdı…

Göçtü gitti Neşet Ağam onun gibisi bir daha gelmez. İnsanoğlu bazı şeylerin önemini elinden kaybedince daha iyi anlıyor. Neşet Ağam’ın değeri de böyle anlaşıldı bana göre. O sazıyla diyar diyar  gezerken belki kimse elinden tutmadı.. Ama o yılmadı tükenmedi.. Eserler üretmeye kazandırmaya devam etti. Allah ondan razı olsun.

Bundan iki sene önce bayramlaşmak için Kırşehir’e gitmiştim. Tabi bizim Kırşehir’de genellikle her evde Neşet Ağam’ın türküleri çalar. Ha bu arada Ağam diyorum yanlış anlaşılmasın o benim ağam, Atam hatta Türkiye’nin de ağası. Konuya dönecek olursam bayramın ikinci günü bayramlaşmaya Mucur’dan aşağı inerken uzaktan akrabam kendi emsallerimde bir arkadaşımı gördüm. Arabada son ses Neşet Ağamı açmış Mucur sokaklarını inletiyor. Jilet gibide giyinmiş. Naparsın! Mehmedim dedim. Hoş beş muhabbetin ardından “sana bir soru soracağım” dedi. Buyur sor dedim! “Sen okumuş tahsilli adamsın, bilirsin”  dedi. Sor diye meraklandım. “Kırşehir’in yetiştirdiği bilim adamı kimdir?” dedi. Düşündüm düşündüm bende cevap yok.. Güldü- “sende mi bilemedin” dedi?  Kimmiş dedim “TABİKİ DE NEŞET ERTAŞ” dedi. Bastık kahkahayı...

Yani demem o ki Neşet Ağam Kırşehir’de kimine göre bilim adamı, kimine göre halk sanatçısı, kimine göre garip, kimine göre Büyük Ozan, onu her kesim 7’den 70’e dinler. İşte sanatçı olabilmek özellikle büyük sanatçı olabilmek bunu gerektirir. Diyorum ya onun gibisi gelmez bir daha gerçekten de bu söylediğimi yıllar geçtikçe anlayacaksınız. Bu yüzden elimizdekilerin kıymetini bilelim kaybettikten sonra bilseniz de iş işten geçmiş oluyor.

Seni çok özleyeceğiz büyük usta Neşet Ertaş “Hep sen mi ağladın, hep sen mi yandın, sende gülemedin Neşet Ağam yalan dünyada” ruhun şad olsun…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Orhan Aksakal Arşivi