Akşener'in 'Öcalan' iddiasına Bozdağ'dan yanıt geldi! Bozdağ: Yalan söylüyorlar!
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Öcalan ile alakası olmayan çalışmayı, teknik görevlendirmeleri, yazışmaları alıp Öcalan ile görüştüler diye çarpıtıyorlar. O belgelerde ne yazdığını ben biliyorum. Bu bir ahlak meselesi" dedi.
İYİ Parti lideri Akşener'in "Hükümet, Öcalan ile görüşüyor. Bunun için bir yargı mensubu görevlendirdi" iddiasına yanıt veren Adalet Bakanı Bozdağ, "Akşener'in yaptığı ahlaksızlıktır. Eğer o açıklamazsa yazışmaları ben yarın açıklayacağım" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir canlı yayında PKK elebaşı Abdullah Öcalan'la görüşülmesi için İmralı'ya heyet gönderildiğini öne sürerek "Daha yeni İmralı'ya adam gönderdiler, yardım istediler. Kimin gönderildiğini biliyorum. Siyasetçi olsa adını hemen söylerim. Yargıdan birini gönderdiler" dedi.
Büyük ses getiren bu iddia hakkında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'dan bir açıklama geldi. Televizyon programının canlı yayınında söz konusu iddiaya yanıt veren Bakan Bozdağ, şunları söyledi:
YALAN SÖYLÜYORLAR
"Yalan söylüyorlar. Ellerinde belge var dedikleri kısımlar oraya zaman zaman teknik heyetler gider. Böyle bir görevlendirme ile ilgili yapılan çalışmaları çarpıtıyorlar. Öcalan ile alakası olmayan çalışmayı, teknik görevlendirmeleri, yazışmaları alıp Öcalan ile görüştüler diye çarpıtıyorlar. O belgelerde ne yazdığını ben biliyorum. Bu bir ahlak meselesi. Orada bir sürü teknik anlamda sorun oluyor. Oraya teknik ekip gidiyor. Bunun Öcalan ile hiç alakası yok. O hakimin adını açıklayın. O belgeleri yayınlamazlarsa yarın ben bütün basına vereceğim. Yayınlamaları çağrısında bulunuyorum."
Bakan Bozdağ'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Türkiye'deki seçimler sadece Türk halkı tarafından değerlendirilmiyor. Aynı zamanda yurt dışında da yakından takip ediliyor. Pek çok çevre müdahale için değişik davranışlar ortaya koyuyor. The Economist onlardan biri. Amaç Türkiye'nin tercihine müdahale girişimi. Türkiye'nin seçimini yapmayacak. Cumhurbaşkanını ya da vekilleri Washington seçmeyecek, milletimiz seçecek.
ŞANLIURFA'DA HERHANGİ BİR SORUN, SIKINTI YOK
Şanlıurfa'daki Kürt kardeşlerimizin birinci tercihi AK Parti, Cumhurbaşkanımız Erdoğan. Şanlıurfa'da herhangi bir sorun, sıkıntı yok. Buradaki herkesin birinci partisi AK Parti, cumhurbaşkanı adayı da sayın Erdoğan. Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Kılıçdaroğlu'nu desteklemesi onların birlik içinde olduğunu gösteriyor. Mithat Sancar da 'Hedeflerimiz ortak' dedi. Bazı sözler verdikleri o açıklamalarda çıkıyor. Onlar da Kılıçdaroğlu'na çağrı yapıyor, bize verdiğin sözleri açıkla, diyorlar. Buradan Kılıçdaroğlu'na hedef birliği ettiğiniz konular, taahhütleriniz nelerdir diye çağrıda bulunuyorum.
KILIÇDAROĞLU'NDA ÖYLE BİR CESARET YOK
Tecrübesi olan biri, CHP'nin kodlarını bilir. Orada cesur bir irade olmadığını en iyi o bilir. Leyla Zana'lara, Hatip Dicle'lere herkes şahit. Yan yana HDP ile fotoğraf çektirmekten korkan CHP şimdi çıkmış şimdi çıkmış taahhütlerde bulunuyor ve açıklamaktan korkuyor. Şimdi Önder'e seslenmek isterim, taahhütlerini açıklamayan biri çözüm sürecini başlatma cesaretini gösterebilir mi? Cumhurbaşkanımız milli birlik sürecini başlatırken de biz baldıran zehrini içtik dedi ve öyle yürüttü. Önder biliyor ki Kılıçdaroğlu'nda öyle bir cesaret yok. Kendilerine kapalı kapılar ardında verdiği sözleri Kılıçdaroğlu çıksın açıklasın. HDP, kendi kendilerine cumhurbaşkanımıza duydukları nefreti kamufle etmek için başka başka şeyler söylüyorlar.
Yıllar sonra da olsa cumhurbaşkanımıza kumpas kurulduğunu, o kasetlerin kurmaca olduğunu itiraf etmiş oldu. Kendisinin de o kumpasa destek vermiş olduğunu itiraf etti. Soruşturmalar vardı, onları ifşa etmek suçken Kılıçdaroğlu o kasetleri getirip grupta dinletti ki millete hakikatmiş gibi gösterdi. Vaktiyle Türk halkını aldattığını gösteriyor bu. Sayın Kılıçdaroğlu'nu aldattığı Türk halkından özür dilemeye davet ediyorum. Özür dilemesi asgari ahlak kurallarının gereğidir.
Süleyman beyin dedikleri ayrı bir konu. Bunu ona sorarsanız daha doğru olur. Kılıçdaroğlu'nun büyükelçiliklerle görüştüğü sır değil. Sadece büyük elçilerle değil, yurt dışına gitti oralarda açık görüşmeler yaptığı gibi kayıp saatleri var. Görünen kısım var görünmeyen kısım var. CHP'den büyükelçilere ziyaret olduğu sır değil. Belediye başkanları balıkçıda Yemek yediler. Görüşmeler normal ama görüşmelerdeki konular normal mi değil mi buna bakılmalı. Biden'ın kendi kampanyası sırasında Türkiye'deki seçime müdahale edeceğinden sonra bunların ne anlama geldiğini görüyoruz. The Economist'in manşeti ortada. Kimi temsilcileri ABD'nin kendi seçimi gibi görüyor, doğal müttefiki gibi CHP. Bu seçim bizim seçimimiz size ne, demeleri lazım. Görüştük, seçimle bir şey konuşmadık, demeleri lazım. Türkiye'nin seçimlerine müdahil olmaya çalışan elçiler olduğu açık."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.