Orhan Aksakal

Orhan Aksakal

Takımlarımızın işi zor

Takımlarımızın işi zor

Takımlarımızın işi zor

ORHAN AKSAKAL

Bu hafta Süper Ligde birbirinden zorlu maçlar var. Ankara’nın iki takımı Osmanlıspor ile Gençlerbirliği sahaya çıkıyor. İki takımızın da işleri hiç kolay değil.

İki takımımızın da durumu gerçekten iyi değil ve gidişatları insana umut vermiyor. İnşallah bu hafta iyi bir başlangıç olur ve umutlar yeniden yeşerir.

Birisi ligin dibine demir atmış Osmanlıspor diğeri ise ilk galibiyetini geçen hafta almış Gençlerbirliği iki güzide kulübümüz. Fakat ligde istedikleri sonuçları henüz almış değiller bu da durumun iyi olmadığını gösteriyor.

İki takımımızda sezonu başladıkları hocalarını değiştirerek yollarına devam ediyorlar. Ümit Özat’ın boşalttığı koltuğa oturan Mesut Bakkal’lı Gençlerbirliği ligdeki ilk galibiyetini alarak bir nebze olsun rahat bir nefes alıp en azından 6 haftalık sıkıntıyı üzerinden attı.

Bir diğer takımımız Osmanlıspor Bülent Uygun ile başladığı sezona şimdilik İrfan Buz ile devam ediyor. Şimdilik diyorum durum böyle devam ederse Buz’da bu görev uzun süre kalamaz gibime geliyor. Yani anlayacağınız Buz’un işi daha zor ve daha meşakkatli.

Gençlerbirliği deplasmanda Aytemiz Alanyaspor’un konuğu olacak. İki takımın zorlu mücadelesinde ev sahibi Alanya galibiyeti yakın olan taraf olsa da Gençlerbirliği’nin ne yapacağını kestirmek güç.

Çünkü Gençlerbirliği enteresan sonuçlar alabilen bir takım ve içeride dışarıda birçok takımı yenebilecek kapasitede fakat o gün yeter ki günündü olsun o gün yeter ki istesin kazanamayacağı maç yok bunu çok defa gösterdi.

Osmanlıspor sahasında 1 yıldan fazladır galip gelememenin stresini ve sıkıntısını yaşayan bir takım ve kazanmak için sahaya çıkacak. Ev sahibi olarak kazanmaktan başka çaresi de yok zaten. Çünkü böyle giderse takımın ligde kalması zor görünüyor.

Her iki takımımıza da başarılar diliyorum. İnşallah bu hafta sonu galip gelerek Ankara’nın yüzünü güldürürler. Çünkü Ankara takımları daha önce hiçbir sezona bu kadar kötü başlamamış ve hiçbir sezonda ligin dibine demir atmamıştı.

Şimdi tam zamanı haydi Allah yardımcınız olun galibiyetle ve de daha önemlisi güzel futbolunuzla bizleri mutlu etmenizi bekliyoruz…

Cevizin antioksidan içeriği sebebiyle kanser riskini azaltabilme, sinir sistemine zarar veren Parkinson ve Alzheimer gibi hastalıkların gelişimini erteleyebilme veya azaltabilme gibi bir özelliğinin olduğu belirlenmiştir. Cevizde bulunan doymamış yağ asitleri, kolestrol birikimini engellemekte ve damar sertliğine karşı büyük fayda sağlamaktadır.

Bilim insanları, ceviz ile beynin fiziki yapısının yanı sıra, cevizdeki besinler ile beynin ihtiyacı olan vitaminlerin benzerliği arasındaki ilişkinin şaşırtıcı olduğunu belirtmişlerdir. Gümüş elementi insan vücudunda sadece beyinde bulunmaktadır. İnsan beyninin sağlıklı çalışması için bu elementin gerekli olduğu ve çocukların zekâ gelişimini de olumlu yönde etkilediği bilinmektedir. Gümüş elementi de meyveler içinde sadece cevizde bulunmaktadır. Ayrıca İnsan beyninin sağlıklı bir şekilde çalışıp gelişebilmesine büyük katkısı olan esansiyel yağ asitleri de cevizde bol miktarda bulunmaktadır.

Ceviz içerdiği yüksek miktardaki omega-3 yağ asitleri ile bir beyin gıdasıdır. Bir insan beyninin yaklaşık % 60’nın yapısal karakterli yağlardan meydana geldiği, beynin düzgün ve kesintisiz çalışabilmesi için bu yağlara özellikle de omega-3 yağ asidine ihtiyaç duyduğu belirtilmektedir. Omega-3 yağ asitlerini az alan insanlarda depresyon, çocuklarda dikkat eksikliği, hiperaktivite ve beyin sinirlerinde bozulmanın arttığı belirlenmiştir.

Ceviz yağ ve protein yönünden fındık ve bademden daha yüksektir. 100 gr ceviz yaklaşık 700 kalori sağlamaktadır. Kalori miktarı fındığa eşit, bademden daha yüksektir.

Ceviz sülfür gazı salgılar. Sülfür gazının, ozon tabakasının tamir edilmesinde çok önemli bir görevi vardır. Bu yüzden yeryüzünde ne kadar çok ceviz ağacı yetiştirilirse tabiat ve insan sağlığı için o kadar faydalıdır.

Ceviz üretim miktarı tüketime yetmediği için her yıl değişmekle birlikte 70-80 bin ton civarında ceviz ithal etmek zorunda kalmaktayız. Üretimi arttırmak iki yolla mümkün olmaktadır. Birinci yol; ceviz bahçelerinin tesisi ile ilgili Devletimizin verdiği teşvik ve hibelerde kullanılarak,  modern yetiştirme tekniklerinin uygulandığı daha büyük ve profosyonel bahçeler kurulmalı ve bu bahçeler bu alanda uzman kişiler tarafından işletilmelidir. Üretimi arttırmanın ikinci yolu ise, daha verimli ve kaliteli bölge şartlarına uyumlu yeni ceviz çeşitlerinin ıslahı, fidan üretimi ve üreticilerimize ulaştırılmasıdır. Gelecek yazımda Ülkemizde ve Dünyada ceviz ıslah çalışmaları hakkında bilgiler vermeye çalışacağım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Orhan Aksakal Arşivi