Üç ayların önemi
On bir ayın sultanı mübarek Ramazan ayının habercisi olan Üç Ayların ilki Regaip Kandili'dir..
Muhterem Anadolu’nun okuyucuları, Rabbimize saygısızlıktan sakının; Hiçbir babanın evladından Fayda görmeyeceği, evladında babasından yarar sağlayamayacağı Günden korkunuz, sakın dünya hayatı sizi aldırmasın, Şeytan sizi yanıltmasın,
Regâib, arapça bir kelimedir ve “reğa-be” kökünden gelmekte. İse de kelime olarak, herhangi bir şeyi istemek, arzulamak, ona karşı meyletmek ve onu elde etmek için çaba sarf etmek demektir. “
Receb’in ilk cuma gecesine ve Bu geceye Regaib gecesi ismini melekler vermişlerdir. Cuma geceleri kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ, bu gecede, müminlere, ragibetler [ihsanlar, ikramlar] yapar. Geceye hürmet edenleri affeder. Bu gece yapılan dua kabul olur, namaz, oruç, sadaka gibi ibadetlere, sayısız sevaplar verilir. Regaib gecesini ibadetle geçirmeli, kazası olan, hiç değilse bir günlük kaza namazı kılmalı!
Kazası olmayan da nafile namaz kılar, Kur’an-ı kerim okur, tesbih çeker, tövbe istiğfar eder. Perşembe günü oruç tutup, gecesini de ihya etmek çok sevaptır. Receb ayında oruç tutmak faziletlidir.
Peygamberimiz a.s’ın Ramazan ayından sonra en çok oruç tuttuğu ay Receb ayıdır. Receb ayında oruç tutmanın muazzam, muhteşem sevabları var. Bir de bu ayda sevablar kulların defterlerinin sevab hanelerine, bol bol dökülmesi dolayısıyla da recebül esabb denmiştir. Yâni, sevabların bol bol, şarı şarıl, gürül gürül döküldüğü ay demek… Sabbe, Arapçada dökmek demek… Nehrin de böyle dağlardan çağlayarak şaldur şuldur akıp da döküldüğü yere münsab derler; o da aynı kökten… Receb-ül esabb; Allah’ın rahmetinin cûşa gelip, ikram ü ihsanâtının şarıl şarıl, güldür güldür kullara geldiği ay demektir. Arifler ve din alimleri kitaplarında yazmışlar ki, bu ay ekim, ekme, ziraat ayıdır. Sevaplı işler, oruç tutmak, tevbe etmek vs. güzel şeyler yapılır. Bir mahsulün ekilmesi gibi ziraat, ekim ayıdır. Şa’ban bakım ayıdır. Ramazan biçim ayıdır, yâni mahsulün alındığı aydır demişler. Böylesi Receb ayı, bizi Ramazan ayına hazırlayan bir mevsimin ilk adımı olmuş oluyor.
Onun için, “Receb ayı tevbe ayıdır.” demişler. Yâni kul ne yapacak? “Yâ Rabbi! Ben anlayamamışım, hatâ etmişim, bilememişim, suçluyum, kusurluyum; beni affet…” diyerek hatasını itiraf edip, hatasından dönerek, Cenâb-ı Hakk’ın yoluna girecek. Şa’ban ayı ibadetlere devam etme ayıdır.
Ramazan ayında mükâfatlarını alma ayıdır. Böyle çeşitli kelimelerle bu ayların birbirleriyle irtibatlı olduğu beyan edilmiştir.
İşte böylesi Recep in ve on gününü oruçla geçiren Namazlarını kılan mümin kullarının günahlarını Yer ve gök kadar Allah uzaklaştırır. Günahlarını affedeceğini inanıyoruz.
Ey rabbimiz o kafirler toplumuna karşı bizlerin günahlarını affet. Allah Günahlarımızı affeden kullarından eylesin. Amin. günaydın
Regâib, arapça bir kelimedir ve “reğa-be” kökünden gelmekte. İse de kelime olarak, herhangi bir şeyi istemek, arzulamak, ona karşı meyletmek ve onu elde etmek için çaba sarf etmek demektir. “
Receb’in ilk cuma gecesine ve Bu geceye Regaib gecesi ismini melekler vermişlerdir. Cuma geceleri kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ, bu gecede, müminlere, ragibetler [ihsanlar, ikramlar] yapar. Geceye hürmet edenleri affeder. Bu gece yapılan dua kabul olur, namaz, oruç, sadaka gibi ibadetlere, sayısız sevaplar verilir. Regaib gecesini ibadetle geçirmeli, kazası olan, hiç değilse bir günlük kaza namazı kılmalı!
Kazası olmayan da nafile namaz kılar, Kur’an-ı kerim okur, tesbih çeker, tövbe istiğfar eder. Perşembe günü oruç tutup, gecesini de ihya etmek çok sevaptır. Receb ayında oruç tutmak faziletlidir.
Peygamberimiz a.s’ın Ramazan ayından sonra en çok oruç tuttuğu ay Receb ayıdır. Receb ayında oruç tutmanın muazzam, muhteşem sevabları var.Bir de bu ayda sevablar kulların defterlerinin sevab hanelerine, bol bol dökülmesi dolayısıyla da recebül esabb denmiştir. Yâni, sevabların bol bol, şarı şarıl, gürül gürül döküldüğü ay demek… Sabbe, Arapçada dökmek demek… Nehrin de böyle dağlardan çağlayarak şaldur şuldur akıp da döküldüğü yere münsab derler; o da aynı kökten… Receb-ül esabb; Allah’ın rahmetinin cûşa gelip, ikram ü ihsanâtının şarıl şarıl, güldür güldür kullara geldiği ay demektir. Arifler ve din alimleri kitaplarında yazmışlar ki, bu ay ekim, ekme, ziraat ayıdır. Sevaplı işler, oruç tutmak, tevbe etmek vs. güzel şeyler yapılır. Bir mahsulün ekilmesi gibi ziraat, ekim ayıdır. Şa’ban bakım ayıdır. Ramazan biçim ayıdır, yâni mahsulün alındığı aydır demişler. Böylesi Receb ayı, bizi Ramazan ayına hazırlayan bir mevsimin ilk adımı olmuş oluyor.
Onun için, “Receb ayı tevbe ayıdır.” demişler. Yâni kul ne yapacak?.. “Yâ Rabbi! Ben anlayamamışım, hatâ etmişim, bilememişim, suçluyum, kusurluyum; beni affet…” diyerek hatâsını itiraf edip, hatâsından dönerek, Cenâb-ı Hakk’ın yoluna girecek. Şa’ban ayı ibadetlere devam etme ayıdır.
Ramazan ayında mükâfatlarını alma ayıdır. Böyle çeşitli kelimelerle bu ayların birbirleriyle irtibatlı olduğu beyan edilmiştir.
İşte böylesi Recep in ve on gününü oruçla geçiren Namazlarını kılan mümin kullarının günahlarını Yer ve gök kadar Allah uzaklaştırır.
Günahlarını affedeceğini inanıyoruz. Ey rabbimiz o kafirler toplumuna karşı bizlerin günahlarını affet. Allah Günahlarımızı affeden kullarından eylesin. Amin…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.