7Days Eurocup’ta heyecan fırtınası devam ediyor. Bu sezon kurduğu iddialı kadrosu ile şampiyonluk adayları arasında gösterilen Türk Telekom Ankara’da İspanyol temsilcisi Gran Canaria’ya konuk etti.

Ligde fırtına gibi esen Türk Telekom grubundaki 7’inci maçına çıktı. İlk yarıda hayal kırıklığı yaratan Telekom ikinci yarıda adeta kanatlanıp uçtu fakat bu uçmak galibiyet için yeterli olmadı.

İlk yarıda parkede varlığı ile yokluğu belli olmayan Türk Telekom ikinci yarıda öyle bir oyun oynadı ki ben gerçekten hem mutlu oldum hem de şampiyonluk adına umutlandım, üstelik onca eksiğe rağmen bu yolun sonu mutlu bitecek diye düşündüm.

Türk Telekom, bu maça çıkmadan önce hem ligde hem de Avrupa’da 12 maçtır hiç yenilgi yüzü görmemişti. Bu büyük bir başarıdır bence. Çünkü oynadığı takımların birçoğu gerçekten iyi kadroları olan ve iyi basketbol oynayan takımlar karşısında alınan galibiyetler.

Evet Gran Canaria karşısında bir yenilgi aldılar fakat bu yenilgi Türk Telekom’u yolundan alıkoymayacaktır. Eğer bu işin sonunu iyi getiremezlerse verilen onca emeğe yazık olacaktır orası kesin.

Ankara Spor Salonu’nda, İspanyol ekolünün güçlü takımlarından birisi parkeye çıktı. Mütevazı bir kadrosu olmasına karşın inanılmaz mücadele ediyorlar. Hele hele üç sayı çizgisinin gerisinden muhteşem oynadılar ve maçı da böyle kazandılar.

İlk yarıda Türk Telekom’lu oyuncular sanki salonda yoktu. Ne savunma yaptılar, ne de hücumda ne yaptıklarının farkında değillerdi. Sanırım ikinci yarı öncesi başantrenör Erdem Can oyuncularının “kulağını” çekti ki ikinci yarıda muhteşem bir oyun ortaya koydular.

Telekom, ikinci yarıda neden bu kadar farklı bir takım oldu orasını bilemiyorum ama oyuna giren çıkan bütün oyuncular ortaya müthiş bir karakter koydu orasını söyleyebilirim. Bu karakter neredeyse maçı Telekom’a kazandırıyordu.

Maçın son bölümünde hücumlar çok hata yapan Telekom’lu oyuncular bence bu mağlubiyete üzülmüşlerdir. Çünkü bu mücadelenin, bu hırsın ve bu alın terinin karşılığı galibiyet olmalıydı, olmadı ama bu çaba ve gayret her türlü takdir ve alkışı hak ediyor.

Telekom’un en büyük handikapı üç sayı çizgisinin gerisinden rakibine kolay şut atma imkanı vermesiydi. Eğer ilk yarıda daha sert bir savunma olsaydı fark yirmilere çıkmazdı. Ama şu da bir gerçek ki Gran Canaria’lı oyuncular inanılmaz şut attılar ve neredeyse bu şutların tamamı sayı oldu. O da konuk takımın şansı diyelim artık.

İkinci yarıda Türk Telekom’lu basketbolcular salona geldiklerinin ve maç oynadıklarının farkına vardılar da bu fark kapandı ve maçı kazanma noktasına geldiler. Takımın kimyasında önemli rol oynayan uzun oyuncuların sakatlığı bu galibiyete engel oldu.

Eğer Türk Telekom pota altından gerekli katkıyı almış olsaydı bugün galibiyetten söz ediyor olurduk. Oyun kurucusu Tony Taylor’un inanılmaz performansı ve çabası takımını galibiyete taşımadı ama sezon başından bu yana en iyi oyununun oynadı desek abartmış olmayız.

Neticede bir maç geride kaldı ve her maçı kazanacağım bir diye bir kural yok. Elbette bu 12 maçlık yenilmezlik serisi bir yerde sona erecekti. Neticede bu yenilgiden sonra yeniden ayağa kalkmak ve hiçbir şey olmamış gibi yola devam etmek.

Türk Telekom için asıl büyük sınavlardan birisi hafta sonu oynayacağı Fenerbahçe Beko maçı olacak. Çünkü hem ligimizin yenilgisiz tek takımı hem de Euroleaug’de liderlik koltuğunda oturan bir takım karşısında bakalım gerçek gücü ne olacak ve nasıl bir tepki verecek.

Neticede bir maç geride kaldı yenilgi olabilir ama morali bozmamak ve yeniden yükselişe geçmek için Fenerbahçe Beko maçı bir test olacak. Ben inanıyorum tam kadro oynayan bir Türk Telekom bu maçı kazanabilir.