Kendi halinde yaşayıp giden, kimseye zararı dokunmayan 'meczuplara' diyeceğimiz yok. Kendini 'meczupluğa' vurup, vatanına ve milletine ihanet eden etki ajanları ise hasmımızdır.

Kimi eline bir boru alıp, güya KAAN savaş uçağımızla dalga geçti. “Ahan da bu 60’a 40’lık kutu profildir… Bundan uçak mı olur?” diyerek, olmayan aklınca alay etti.

Kimisi, F35’in dengi olan KAAN’ın, Türk mühendislerince üretimi başarılmış olan çok önemli bir parçasını, “Kalorifer peteğine benziyor…” diye makaraya sarma cüretini gösterdi.

Bir diğeri, tüm dünyadaki uçak üreticilerinin, savaş uçağı kabin kapağı açık tutulduğunda kullandığı güvenlik çubuğu için, “Vileda sapına benziyor…” diyerek, temizlik sanatı konusundaki engin bilgilerini bizlerle paylaştı.

Hele bir 'meczup' daha var ki; adının önüne ‘Dr.’ diye bir akademik sıfat da bulmuş, hatta etki ajanı bir kanalın başına çöreklenmiş… O da tuttu, Bayraktar TB2 SİHA’mız için, “Oyuncak gibi bir şey. BİM’de filan benzerleri satılıyor. Onlardan 6 tanesini getirseniz, bizim bu stüdyoyu ancak doldurur…” gibi hikmetler yumurtladı.

FONCU HAİNLER

Dünyanın ilk İHA/SİHA gemisini yaptık. 'Meczup' takımının ileri gidenleri, “Ne alaka canım? Dünyada böyle bir gemi yok ki!...” sözleriyle, cehaletin zirve cesaretini sergiledi.

Yazık ki bu 'meczuplardan', TV kanalları, haber siteleri ve sosyal medya denilen kötülük çukurunda bol miktarda var. Çoğunluğu yabancı ülkelerden ‘fon’ adı altında rüşvet alan, bir kısmı da İstanbul-Ankara-İzmir ‘yerel hatlarından’ fonlanan bu müsilaj takımı, Türkiye’nin ve Türk Milletinin hiçbir başarısını hazmedemiyor.

Elde ettiğimiz başarıları; önce yok sayıyor, olmayınca alaya alıyor, bu da işe yaramayınca ağzının dolusu kin kusuyor.

Düne kadar “Eller aya, biz yaya…” diyerek, Türk milletiyle dalga geçmeye yeltenen bu mevcudiyeti lüzumsuz tayfa, ilk Türk astronotu uzaya gönderildiğinde, “Bilmem kaç milyon dolara turistik uzay yolculuğu yaptınız…” diye homurdandı.

Vatan hainliğini iyice aleniyete dökmüş bazı siyasî müsilajlar ise, SİHA’larımızın itlaf ettiği teröristlere atıf yaparak, “1990’larda Beyaz Toros’un yaptıklarını bugün SİHA’lar yapıyor…” diyor. Aklısıra ‘faili meçhul cinayetler’ göndermesi yapayım derken, Türk Devleti’nin darbesini nerelerinden yediklerini ifşa ediyor. Elbette o hainlerin ettiği lafların da kıymeti harbiyesi yok.

ÖVÜNÜN BRE!...

Dünya, üçüncü büyük savaşı konuşuyor. Kimine göre savaş çoktan başladı. Daha ihtiyatlı yorumcular ise, vekâlet düzeyinde yürütülen çatışmaların, asıl büyük savaşın peşrevi olduğunu dile getiriyor.

Böylesine sisli bir havada, Türkiye, son 10-15 senedir savunma sanayisi ve yüksek teknolojiye yaptığı yatırımların meyvelerini topluyor. Dünya SİHA pazarının yaklaşık yüzde 65’ini Türkiye elinde tutuyor. ABD, Çin ve İsrail ise arkamızda toz yutuyor.

Ey Türk Milleti!... Güvendin… Çalıştın… Şimdi de övünmek hakkındır. Daha düne kadar, İsrail’in kıytırık HERON’larını, üstelik astronomik rakamlar karşılığında bile alamadığımız… Aldığımız zaman doğru dürüst çalışmayan… Çalıştığında ise elde ettiği görüntü ve sair malzemeyi Tel Aviv süzgecinden geçirmedikçe bize vermeyen zillet hallerinden bugünkü izzetlere geldik.

Ürettiğimiz İHA, SİHA, TİHA ve diğer savunma sanayisi ürünleri, hem kalite bakımından açık ara lider… Hem de fiyat avantajında eşsiz…

Yaptığımız ileri teknolojili kara, hava ve deniz savunma araçlarının artık adını ve sayısını aklımızda tutamaz hale geldik. Her gün yeni ve ileri teknolojiye sahip bir savunma sanayisi ürünümüz tanıtılıyor.

BU DA KAPAK OLSUN

Ve son olarak, Bayraktar TB2’nin, ‘katlanır kanatlı’ ve ‘kısa pistlere inip kalkabilen’ modeli olan Bayraktar TB3, dünyanın ilk İHA/SİHA gemisi olan TCG Anadolu’ya iniş ve kalkış denemesini başarıyla gerçekleştirdi. Bu başarı, aynı zamanda dünya havacılık tarihine bir ‘ilk’ olarak kaydedildi.

Alooo!... 60’a 40’lık borular… Kalorifer petekleri… Vileda sapları… Gemi cahilleri… Bilcümle 'meczuplar', etki ajanları, Türkiye ve Türk düşmanları!... Size sesleniyoruz!..

Bakın, bu ülkenin istikbali, dirliği, düzeni, emniyeti uğruna gidip aylarca barakalarda yatan… Her türlü mahrumiyete gönüllüce katlanan… Sonra da ürettikleri kaliteli ürünlerin dışsatımından elde ettikleri kazançla, bu ülkenin vergi rekortmenliğinde birincilik ve ikinciliği kimseye kaptırmayan… Türk’ün aziz evlatları bunu da başardı.

Evet, Türkler oyunun kurallarını değiştirdi. ABD’nin, nükleer enerjiyle çalışan devasa uçak gemilerinin yaptığını, o beğenmediğiniz TCG Anadolu gemimiz ve üzerine konuşlanacak İHA/SİHA/helikopterlerimiz çok daha ucuza ve pratik şekilde yapabilecek konuma erişti.

Bu da size kapak olsun. Kapağın ne işe yaradığını, merhum Engin Ardıç ağabeyimize sorun diyecektim ama öbür taraftan size SMS gönderemez.

En iyisi bunu, sizi vatansız yetiştiren büyüklerinize sorun.