Ömercan Özmen

Ömercan Özmen

Arda Turan, gurur mu olacak, buruk mu kalacak?

Arda Turan, gurur mu olacak, buruk mu kalacak?

Türk futbolunun marka isimlerinden olan Arda Turan, yeni bir maceraya başladı. 2000’li yılların başından itibaren Türk futbolunda adından sürekli bahsettiğimiz, başarıları ile gururlandığımız, bazen kızdığımız bazen üzüldüğümüz Arda Turan…

İstanbul Bayrampaşa sokaklarından, İspanya Madrid’e oradan Barcelona’ya uzanan bir peri masalı yaşadı Arda. Bu masala biz Türk futbolseverler de başından beri en ön koltuktan şahitlik ettik. Öz kaynaklarımızdan yetişen bir Türk genci bizleri gururlandırmakla kalmadı, gelecek nesiller için umut oldu. Bir Türk futbolcunun, sokaklardan gelip Dünya’nın en iyi kulüplerinde futbol oynayabileceğini bir kez daha hepimize hatırlattı. Hayatın tam içinden bir hikayenin her zaman mükemmel gitmesi imkansız elbette. Arda 2016 Avrupa Şampiyonası’nda yaşanan krizlerle beraber kendisine duyulan sempati ve sevgiyi büyük oranda kaybetti. Gündeme magazinsel olaylarla gelmesi, formsuz geçirilen sezonlar, duygularına yenik düşerek yaptığı açıklamalar… Türk halkı onu ne kadar sevdiyse bu süreçte de bir o kadar Arda’ya kızdı ve tepki gösterdi. Hayat zaten böyle değil mi? Elbette bir yerde herkes tökezleyip düşecek. Elbette bir baba evladına hatalı olduğu zaman kızıp sinirlenecek. Arda Turan, kendi hikayesi için yeni bir sayfa açtı ve artık teknik direktör koltuğuna oturmaya karar verdi. Bakalım bu macerası futbolculuk kariyeri kadar başarılı geçecek mi?

HOCALARININ ETKİSİ

Arda Turan teknik adam olma kararını yeni vermedi. Daha futbol oynarken bu kararı ile ilgili çalışmalarına ve eğitimlerine başladığını söylüyordu. Arda futbol oynadığı dönemde üst düzey teknik adamlarla çalıştı. Bu durum ona yeni başladığı bu yolculukta büyük kazanç sağlayacak. Fatih Terim, Abdullah Avcı, Luis Enrique, Diego Simeone, Frank Rijkaard… Hepsi farklı oyun felsefelerini benimsemiş, farklı tarzda üst düzey teknik adamlar. Simeone’den savunma sanatının inceliklerini öğrenip gözlemlerlerken, Luis Enrique Barcelonası’ndan nasıl hücum yapılacağının detaylarını aklına yazmış olmalı Arda Turan. Fatih Terim gibi bir ikonla uzun yıllar hem Türk Milli Takımı hem de Galatasaray’da geçirdiği dönem, Arda’nın teknik direktörlüğü ile ilgili tahminler yapma şansını bizlere tanıyor. "Kesinlikle geçişli bir oyun planımız olacak. Benim takımım hücuma çıkarken, savunmadan orta alana ve forvete takviye gelecek. Ama savunmaya çekildiğimiz de bu kez orta alan forvet takviyesi gelecek. Oyun içinde 4’lü savunmamız oyunun akışına göre 5’e çıkacak, ya da 3’e inecek."

Arda geçenlerde yaptığı bu açıklamayla aklındaki oyun planı ile ilgili bir ipucu vermişti biz futbol severlere. Çalıştığı, bir şeyler öğrendiği teknik adamların dışında Pep Guardiola hayranı olduğu da kamuoyunda bilinen bir gerçek. İyi bir futbol kariyerine sahip olup, çok iyi eğitimler alıp, büyük teknik adamların tedrisatından geçmek… Bunlar önemli artılar ancak çok kez deneyimlediğimiz bir şey varsa oda “İyi futbolcu, her daim iyi teknik direktör olamaz.”

‘’İYİ FUTBOLCU, HER DAİM İYİ TEKNİK DİREKTÖR OLAMAZ’’

Teknik adamlık, saha içerisinde kurulu bir sistemin dişlilerinden biri olmaktan daha farklı bir meziyet. Sistemin kendisini oluşturmak, doğru futbolcu profilleriyle bu sistemi işler hale getirmek, sahada futbolcu olmaktan çok daha karmaşık bir durum. Liderlik, insan yönetimi, problem çözme ve kaosa verilen tepkiler gibi birçok sorumlulukta var. Arda Turan’ın Eyüpspor ile takımın başında olduğu karşılaşmaları seyredenler kenardaki profilin Fatih Terim’i fazlasıyla andırdığını fark etmiştir. Giyim tarzı, vücut dili, futbolcularıyla iletişim kurarken kullandığı jest ve mimikler oldukça benzerdi. Bu benzerliklerin aksine hakemlerle olan iletişiminin Fatih Terim’e göre daha ılımlı olması gözümden kaçmadı.

ARDA EĞER…

Arda’nın teknik direktörlük serüveni nasıl biter bilinmez ama benim düşüncem şu ki, Arda eğer Avrupa’da deneyimlediği futbol birikimini bir şekilde çalıştığı takımlara aktarabilirse taktik ve teknik olarak başarılı olabilir. Arda eğer, kendi tarzını çalıştığı önemli teknik adamların tarzıyla harmanlayabilirse başarılı olabilir. Arda Turan eğer, duygularını ve ani çıkışlarını kontrol altına alabilirse iyi bir lider olabilir. Kısacası Arda Turan Türk futbolu için önümüzdeki süreçte tıpkı geçmişte olduğu gibi çok yararlı olabilir. Yeni, bembeyaz bir sayfa ve bu sayfaya yazılacak satırlar bizlere tekrardan şunu gösterecek; Arda Turan Türk futbolseverlerin tekrardan gururu mu olacak? Yoksa istenmeyen adam olarak, buruk mu kalacak?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ömercan Özmen Arşivi