Bakan Çavuşoğlu'ndan dolar açıklaması!
Başkent Ankara'da 10. Büyükelçiler Konferansı başladı. Bu yıl gerçekleştirilen konferansın açılışında BM Genel Kurul Başkanı ve Slovakya Dışişleri Bakanı Miroslav Lajcak yer aldı.
Başkent Ankara'da 10. Büyükelçiler Konferansı başladı. Bu yıl gerçekleştirilen konferansın açılışında BM Genel Kurul Başkanı ve Slovakya Dışişleri Bakanı Miroslav Lajcak yer aldı. 12-17 tarihlerinde sürecek konferansın ikinci gününde ise Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov temaslarda bulunmak üzere Ankara'ya geldi. Lavrov, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya geldi. Basına kapalı gerçekleşen görüşme sonrası iki bakan ortak basın toplantısı düzenledi.
Rusya'yla vize sorunu için düğmeye basıldı
Lavrov'u ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Çavuşoğlu, Lavrov'un ciddi bir bilgi birikimi olduğunu ifade etti. Görüşmelerde ikili ilişkilerin ele alındığını belirten Çavuşoğlu, ilişkilerin her alanda olumlu bir şekilde sürdüğünün altını çizerek, "İlişkileri daha da güçlendirmek için iki liderin gösterdikleri istikamette biz de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Akkuyu gibi çok önemli projeleri hayata geçirmek için birlikte çalışıyoruz. Vize meselesi elbette önemli. Rusya vatandaşlarının ülkemize vizesiz bir şekilde ziyaret etmesi bizleri mutlu ediyor. Bu sene Rusya'dan gelen turist sayısında da bir rekor kırılıyor. Bizim vatandaşlarımızın da vize sorunu yaşamadan Rusya'yı ziyaret etmesini arzuluyoruz. Bu konuda bazı çalışmalarımız var, inşallah bu sorunu da çözeceğiz" diye konuştu.
"Çok kutuplu dünyaya geçiliyor"
Bakan Lavrov da iki ülke arasındaki ilişkilerde güvenin son derece yüksek olduğunu ifade etti. Ticaret hacminin büyük oranda arttığını söyleyen Lavrov, "Kültürel ilişkilerimiz de son derece yoğun. Önümüzdeki sene karşılıklı kültür ve turizm yılı olacak. Türk tatil beldelerine Rus turist akımı var, galiba yeni bir rekor kıracağız" şeklinde konuştu.
Dünyada yaşanan gelişmelere değinen Lavrov, "Dünyada dönüm noktası yaşıyoruz. Son derece gergin ve endişe verici bir durum var. İki kutuplu dünyadan çok kutuplu dünyaya geçiş yaşanıyor. Çok kutuplu bir düzen kurmaktayız. Bu süreç objektif bir gerçektir. Bu objektif eyleme bazıları karşı koymaya çalışıyor, yaptırımlar, tehditler ve şantajlarla hatta bazı Batı partnerlerimiz diploması kültürünü yitirmiş gibiler. Objektif gerçekler sağduyunun galip gelmesine yardımcı olacaktır" dedi.
İdlib meselesi
Bölgesel konulara ilişkin İdlib konusunu ele alacaklarını belirten Çavuşoğlu, terörle mücadeleyi ne şekilde yapacaklarını çalışma yemeğinde değerlendireceklerini söyledi. Erdoğan ve Putin'in sık sık telefonda görüştüklerini, askerlerin ve istihbaratların da dahil olduğu tüm ilgili kurumların iş birliğini sürdürdüğünü kaydetti. Çavuşoğlu, "Astana ile Suriye'de çatışmaları durdurmak istedik. Muhalefet ve rejim arasında güven arttırıcı adımların atılmasını amaçladık ve önemli mesafeler katettik. İdlib bölgesinde yapılması gereken şey son derece nettir, bizim 12 tane gözlem noktamız var bu noktaların amacı ihlaller olduğu zaman tespit edilmesi ve tedbir alınması. İdlib bölgesinde 3 milyondan sonra sivil yaşadığı söyleniyor ama bazı terör grupları da var, bunlar Halep'ten, Doğu Guta'dan geldi. Dolayısıyla bizim sonuç alıcı bir stratejiyle bu teröristleri tespit edip onları etkisiz hale getirmemiz lazım. Terörist var diye tüm İdlib'i bombalamak, öldürmek bir katliam olur, ciddi bir kriz çıkarır" mesajını verdi.
İdlib konusunda mutabakatların ele alındığını ve barışçıl çözüm arayışında olduklarına dikkat çeken Lavrov ise, "Orta Doğu, Yemen, Balkanlar, Ukrayna meselesi ve diğer sorunları bu ilkelerden yola çıkarak değerlendirdik. İdlib çatışmazlık bölgesi tüm çatışmazlık bölgeleri gibi belli şartlarla oluşturuldu, bunlardan bir tanesi, 'teröristler ve terörist olarak kalmak istemeyen silahlı gruplar kendilerini ayrıştırmalıdır'. İdlib'te aynı mutabakat devam ediyor ancak orada binlerce militan mevcut. Türkiye'nin gözetim noktaları kurulmasıyla durum biraz yatışmaya başladı ancak son zamanlarda Suriye bazı saldırılara maruz kalıyor. Suriye ordusu buna mücadele etme hakkına sahiptir, kendi toprağında kendi bağımsızlığı uğruna savaşıyor. Bizim de Suriye ordusuna destek sağlama hakkımız var ancak Obama rejiminden bu yana vatansever silahlı gruplar ve muhalifler ayırt edilemiyor. Bizim askerlerimiz de Astana'da kurulan mekanizmalar çerçevesinde bunu görüşüyor" ifadelerinde bulundu.
Rahip Brunson gelişmesi
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ile Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç'ın görüşmesine ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu, "Bu görüşmeyi Beyaz Saray ayarladı. Amerika'da bir karmaşa var, bu sorunu çözmek isteyen gruplar da var krizi sürdüren gruplar da var. İyi polis kötü polis oynayan var mı tam bir karmaşa var gerçekten, kimin ne yaptığı belli değil. Büyükelçimizin Bolton'a söylediği nettir. Baskıya, tehditle yaptırımlarla Türkiye ile ilişkilerde ancak bir kaos olur. Brunson'un durumu da bellidir, sağlık sebebiyle hapishanede değil, kendi evinde. Durumunda bir değişiklik yok" bilgisini verdi.
Lavrov: "Doların nüfusu eninde sonunda azalacak"
ABD'nin ve Batı'nın Astana sürecinin somut neticeler elde etmesini engellemek istediğini söyleyen Lavrov, "Türkiye, Rusya ve İran Suriye konusunda irade gösterdi. Amerika dengesiz yaptırımlar uyguluyor. Yapılan yaptırımlar gayrimeşru bir siyasettir. Bazı ülkeler parayı verip düdüğü çaldırmaya çalışıyor, uluslararası piyasalarda adil rekabet yoluyla değil tek taraflı yaptırımlar uyguluyorlar. Bununla da kendi müttefiklerini cezalandırıyorlar. Bu siyaset çok uzun süre devam edemeyecek. Bu yaptırımlara karşı milli paralarla ticaret bir kaç senedir önümüzdeki hedeflerden birisidir. Rusya ve İran arasında bu tarz mutabakatlarımız da oldu. Doları bu şekilde istismar etmeleri şuna yol açacak; doların nüfusunun eninde sonunda azalacak ve birçok ülke dolardan vazgeçmeye başlayacak ve daha güvenilir ortaklara yönelecek" değerlendirmesinde bulundu.
Konuya ilişkin açıklama yapan Çavuşoğlu da, "ABD itibarlı bir ülke olarak devam etmek istiyorsa bu tek başına dayatmalarla olmaz herkesi eşit görerek olur. Türkiye'ye yönelik bu saldırılarından dolayı Avrupa'da büyük bir endişe var. ABD parasını ve elindeki güçleri özellikle Avrupa ve tüm ülkelere saldırmak için kullanmaya başladı. Dolayısıyla dolardan kaçma eğilimini şimdiden görmeye başladık. Bu esasen ABD'nin, ABD'nin parasının yani doların itibarını zedeliyor. ABD'nin bir an önce bu hatalı politikalarından vazgeçmesi gerekiyor. Bugün Türkiye yarın herhangi bir Avrupa ülkesi olabilir" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.