Askeri kaynaklar, bazı basın yayın organlarında “ATMACA-7 Nusaybin Müşterek Özel Birlik Operasyonu”nda teslim olan teröristlere yönelik olarak bilinçli olarak ’terörist’ ifadesi yerine ’sivil vatandaş’ tabirinin kullanıldığını belirterek, bölücü terör örgütü mensuplarının dağ kadrosunun veya bir başka grubun operasyon bölgesinden kaçmalarının söz konusu olmadığını ve basında yer alan bu tür asılsız haberler ile güvenlik güçlerinin operasyonda elde ettiği başarıya gölge düşürülmesinin amaçlandığı bildirildi.
Askeri kaynaklardan alınan bilgiye göre, bazı basın yayın organlarında ATMACA-7 Nusaybin Müşterek Özel Birlik Operasyonu’nda teslim olan teröristlere (24 Mayıs 2016’de 25 terörist, 26 Mayıs 2016’de 42 terörist ve 27 Mayıs 2016’de 8 terörist olmak üzere toplam 75 terörist güvenlik güçlerine teslim olmuştur) yönelik olarak bilinçli olarak ’terörist’ ifadesi yerine ’sivil vatandaş’ tabirinin kullanıldığı, “Nusaybin’de sivillerin hedef alındığı”, “yaşlı kadın ve çocukların operasyon bölgesinde mahsur kaldığı”, “dağ kadrosunun Nusaybin’den kaçarak geride sivilleri bıraktığı” gibi asılsız haberlerin yer aldığının tespit edildiği belirtildi. Bu kapsamda operasyonun başladığı 14 Mart 2016 tarihinden bugüne kadar operasyonun devam ettiği altı mahallede toplam 272 kez anons (vatandaşların tahliyesi maksadıyla 120 kez, teröristlerin teslim olmasına yönelik olarak 149 kez çağrı yapılmıştır) faaliyetinin icra edildiği ve bu faaliyetlerin görüntülerinin kaydedildiği ve tutanakla kayıt altına alındığı kaydedildi. Yapılan bu anonslar sonucunda operasyon başlangıcından sonra operasyonun devam ettiği altı mahallede 110, operasyon dışındaki diğer mahallelerde ise bin 694 olmak üzere toplam bin 804 vatandaşın tahliye edildiği ve tahliye edilen vatandaşların her türlü isteklerinin mülki makamlar tarafından karşılandığı bildirildi. Operasyon başlangıcında muhtarlarla yapılan görüşme/toplantı sonucunda operasyon bölgesinde sivil vatandaşın kalmadığının belirtildiği ve bu ifadelerin tutanak altına alındığı kaydedilerek, “24 Mayıs 2016’de 25 terörist, 26 Mayıs 2016’de 42 terörist ve 27 Mayıs 2016’de 8 terörist olmak üzere toplam 75 terörist defalarca yapılan anonslara karşılık güvenlik güçlerine teslim olmuş ve adli makamlara teslim edilmiştir” denildi. İlgili makamlar tarafından teslim olanlarla yapılan ilk görüşmeler sonucu içeride sivil vatandaşın olmadığı, kandırıldıklarını, kendilerine birer kod isim verildiğini, silahlı eğitim aldıklarını, mayın/EYP çukurlarını hazırladıklarını, barikat, hendek vb. faaliyetlere katıldıklarını ve bir kısmının ise kırsal alanda silahlı eğitim aldığı yerleri ifade ettiğinin öğrenildiği belirtildi. İçeride bulundukları sürece terörist kıyafetli herhangi bir teröriste rastlanmadığı, tüm teröristlerin sivil giyimli olduğu (Cizre, Silopi ve Sur’da etkisiz hale getirilen teröristlerin hiçbirinde terörist kıyafetinin olmadığı, hepsinde sivil kıyafet olduğu), lider seviyesindeki teröristlerin ölmesi ve ağır yaralanması nedeniyle kendi aralarında konuşarak teslim olmaya karar verildiği, teslim olan 75 teröristten 15’nin Nusaybin ilçesi nüfusuna, 14’nün Mardin merkez ve diğer ilçelerinin nüfusuna, kalan 46 teröristin ise diğer illerin nüfusuna kayıtlı olduğu, ayrıca birçoğunun da arama kayıtlarının bulunduğunun öğrenildiği bildirildi. Ayrıca teslim olan teröristlerin bugüne kadar yapılan anonslara karşılık vermeyerek güvenlik güçlerine ateş açtıkları, el yapımı patlayıcı ile saldırdıkları, roket attıkları ve EYP/mayın döşeyerek güvenlik güçlerimize zarar verdikleri (bunun sonucunda 39’u EYP’den olmak üzere 68 şehit ve 191’i EYP’den olmak üzere 379 yaralı verilmiştir), güvenlik güçlerinin ise kendisine silah sıkan ve silah arkadaşını şehit eden teröristlerin dahi hukukuna riayet ederek güvenlik güçlerine teslim olan teröristlerin Ceza Muhakemeleri Kanunu hükümleri çerçevesinde adli mercilere sevk edildiği kaydedildi.
OPERASYON BÖLGESİNDEN KAÇMA TEŞEBBÜSÜNE GİRİŞEN 20 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
Bölücü terör örgütü mensuplarının operasyondaki kayıplarının artması sonucu 18 Nisan 2016’da Zeynelabidin Mahallesi’nden ilk kez kaçma teşebbüsü olduğu, bu teşebbüste 19’u ölü, 1’i yaralı olmak üzere 20 bölücü terör örgütü mensubunun silahları ile birlikte ele geçirildiği, 23 Mayıs 2016’da Fırat Mahallesi’nden ikinci kaçma teşebbüsünün olduğu, bu teşebbüsten 2 bölücü terör örgütü mensubunun silahları ile birlikte ele geçirildiği, 3 bölücü terör örgütü mensubunun da etkisiz hale getirildiği ancak henüz cesetlere ulaşılamadığı belirtildi. 26 Mayıs 2016’da Yenişehir Mahallesi’nden üçüncü kaçma teşebbüsünün olduğu, bu teşebbüsten 4’ü ölü, 1’i yaralı olmak üzere 5 bölücü terör örgütü mensubunun silahları ile birlikte ele geçirildiği kaydedilerek, "Devam eden operasyon neticesinde, teröristlerin lider kadrosuna yönelik olarak; Bölücü terör örgütünün Nusaybin ikinci sorumlusu terörist Mazlum Çevrim adlı ’Kava’ kod adlı Veysi Akgün 23 Mayıs 2016 tarihinde etkisiz hale getirilmiş, Nusaybin sorumlusu terörist Brüsk Çevrim adlı ’Hebatkar-Karker’ kod adlı Zamani Çamak ise 30 Mayıs 2016 tarihinde silahları ile birlikte etkisiz hele getirilmiş, teslim olan teröristlerden Gelhat (Abdülkadirpaşa) Mahallesi sorumlusu ’Azad’ kod adlı teröristin ise başarısızlığı nedeniyle diğer teröristler tarafından infaz edildiği öğrenilmiştir" denildi.
BAŞARIYA ULAŞAMAYACAKLARINI ANLAYINCA TESLİM OLDULAR
Birlikler tarafından yapılan manevra ve ileri harekat ile ateş destek planı kapsamında yapılan uygulamalar sonucunda terör örgütünün aşırı zayiat vermesi, kontrol ettikleri bölgelerin daralması, tutunacak tahkim edilmiş ev/binaların azalması, yürüttükleri mücadelenin başarıya ulaşamayacağını anlamaları nedeniyle teslim olmaya karar verdikleri, tüm alınan bu tedbirler ve uygulamalar neticesinde bölücü terör örgütü mensuplarının dağ kadrosunun veya bir başka grubun operasyon bölgesinden kaçmalarının söz konusu olmadığı, basında yer alan bu tür asılsız haberler ile güvenlik güçlerinin operasyonda elde ettiği başarıya gölge düşürülmesi, moral ve motivasyonunun azaltılması ve güvenlik güçlerinin zor durumda bırakılmasının hedeflendiği, ayrıca bölücü terör örgütünün Sur, Cizre, Silopi, Yüksekova ve Şırnak’ta uğradığı hezimeti, son kale ve bölücü terör örgütü lideri Murat Karayılan’ın Nusaybin ile ilgili yaptığı “Bu tarihi bir ayaklanmadır” sözünün yerle bir olması, hazmedememesi ve yandaşlarına bunu açıklayamaması nedeniyle yandaşlarına moral vermek amacıyla gerçekle ilgisi olmayan bu tür açıklamalar yaptığının değerlendirildiği belirtildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.