Mehmet Özhaseki: Ankara'nın acemilere tahammülü yok

Cumhur İttifakı Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki, Habertürk Televizyon Kanalında Kübra Par’ın hazırlayıp sunduğu “Açık ve Net” Programındaki sorulara, açık ve net cevaplar verdi. 

Özhaseki, programda projeleri, belediyecilik anlayışı başta olmak üzere seçime yönelik soruların yanında, son günlerde konuşulan Ankaralılık tartışmaları ile hakkında merak edilen konulara da açıklık getirdi. 

Mehmet Özhaseki, uzun belediyecilik tecrübesinden sonra yeniden belediye başkanlığına dönmek gibi içinden bir duygu geçmemesine rağmen, Gazi Mustafa Kemal’in kenti olunca kararının değiştiğini söyledi. Belediyecilikte, “Haseki modelini” ortaya koymuş bir isim olduğunu belirten Özhaseki,  “Önemli olan hazır para beklemek değil, para yönetimi yapmaktır. Türkiye'de ilk defa kamunun cebinden para çıkmadan stadyum nasıl yapılır, baraj nasıl yapılır? Bunları ortaya koymuş birisiyim. Belediye başkanı işe eksiyle başlar. Becerinizi ortaya koyacaksınız. Bilgi ve birikimin mutlaka Ankara’da uygulanması gerekir. Ankara’nın acemilere tahammülü yok” diye konuştu. 

ANKARA’YI KİMSE BENİM KADAR BİLEMEZ…

Özhaseki, Kübra Par’ın muhalefetin belediye başkan adayı tarafından dile getirilen Ankaralılık tartışmasına değinerek, Ankara’da son 30-40 yıl içerisinde başkanlık yapmış isimler içerisinde Ankaralı belediye başkanı olmadığını söyledi.  5.5 milyon nüfuslu Ankara’nın yaklaşık 4 milyonunun Anadolu’nun değişik yerlerinden geldiğini vurgulayan Özhaseki, Karayalçın’ın Rizeli, Dalokay’ın Elazığlı, şu anki belediye Başkanının Sivaslı olduğunu da ekledi. Başkent’e hizmet için iddiasını ortaya koyan Özhaseki,  “Ankara'nın 1/100.000 planlarına imza atmış benim. İddia ediyorum hiç kimse benim kadar Ankara'yı bilemez. Ankara'da konutlar nereye kadar gelişecek, ulaşım istikametleri ne olacak, bunların altına imza atmış birisiyim” diye konuştu. 

SOYADIMIZ DEĞİŞTİ…

Özhaseki. soyadının değiştirilmesi ile ilgili soruya “Doğru değişti” cevabını verirken şunları söyledi: 
“Bize Kayseri'de 'Hasekiler' derler. Adımıza kocaman Haseki Dağı var. Bizim sokağımızın köşesinde Haseki Sokağı yazar.  Soyadı Kanunu çıktığında nüfus memurları gelirler, dedemin dedesi “Haseki” yazılmasını ister.  Nüfus memurları padişahlığı çağrıştırıyor diye karşı çıkar.  Dedemiz yazdıramayınca sinirlenir, kebapçılık yaptığı için Karakebap yazar. O günkü nüfus memurların yazmasından kaynaklanan bir şeydi. Sonra 60 ihtilaline kadar babam yazdıramaz. Kayseri'nin hangi köşesine gidip sorarsanız herkes Hasekiler'i bilir.

ODA TV BİLE BENİ DOĞRULADI… 

Mehmet Özhaseki, Kübra Par’ın FETÖ ile ilgili sorusu üzerine, “Türkiye'de FETÖ’cülere, okul yeri, yurt yeri vermeyenler varsa, birisi benim. 300'e yakın bürokrat almışım, bir tanesi atılıp, tutuklanmamış. Kayseri’deki herkesi arayıp, ‘elinizde delil, bilgi, belge var mı?’ diye soruyorlar. 

Oda TV muhabiri, AK Partili midir? AK Parti'ye vuran bir yayın organı. “Evet Özhaseki doğru söylüyor, bana da geldiler, hem de 3 ayrı grup geldiler” diyerek beni doğruladı” cevabını verdi. 
Habertürk’te yer alan programda, Özhaseki’nin diğer açıklamaları da şöyle: 

MELİH BEY İLE TARZIMIZ FARKLI

Her başkan kendi dönemine ait işler yapar. Melih Bey'i iki açıdan değerlendirmek lazım. Çalışkanlığı, gayreti, Ankara'ya kattıkları. Raylı sistem, yeşil alanların çoğaltılması. Elbette bunları başarılı yapmıştır. Ancak tarzı bana göre değil. Biraz daha siyasetin içinde olmak istiyor, ben tam tersine hizmetlerle uğraşıyorum.

UZMAN BİR EKİPLE ÇALIŞIYORUM

Adaylığım kesinleştikten sonra 30 kişilik ekiple çalışma yaptım. Ekip içerisinde mimar, mühendis, şehir plancıları, haritacılar, çocuk psikologları, sosyologlar var. Çalışmalar neticesinde yapacaklarımızı toparladık. 11 başlık altında 111 proje saydık. İçinde maliyetli projeler, heyecanlandıran projeler var. Metro hatlarının arttırılması. Kızılay'dan Havaalanına kadar kesintisiz metro sağlanması. Bunlar çok maliyetli işler. Raylı sistem hatların bedeli 15-20 milyar lirayı buluyor. Bunu devletle birlikte yapmak lazım. Bunları senelerce yapmış birisiyim.

ÇOCUK KÖYÜ PROJESİ HEYECANLANDIRIYOR

Beni heyecanlandıran altgeçit, raylı sistem, üst geçit değil. Onları ezbere bilen adamım ben. Baraj nasıl yapılır, stadyum nasıl yapılır bunları uygulamış birisiyim. Mesela Çocuk Köyü Projesi beni heyecanlandırıyor. Dünyada tek Kanada'da uygulaması var. 1 milyon metrekare üzerinde 100'e yakın etkinlik. Bu köyde çocuk bir yandan araç kullanacak. Kırmızıda durmasını, yeşilde geçmesini öğrenecek. Bilim merkezlerinde deneyler yapacak. Bu dünyada bir tek yerde var. İnşallah Ankara'da yaptığımda anne ve babalar çocuklarını evde durdurmayacak.

ANKARA’DA TÜRKİYE’NİN EN GÜZEL STADYUMU OLACAK

Yeşil alanlar konusunda 13 yerde millet bahçesi hazırladık. 12 milyon 950 bin kilometre kare. Yeme içme yerleri, spor yerleri de var. Tabii ki millet kıraathanesi de var. Ankara bir başka yeşil olacak. Stadyum projesi var. 25 yıldır Ankara'da milli maç yapılamamış. Türkiye'nin ilk modern stadını ben yaptım. Kadir Has Stadyumu'nu kastediyorum. Problemin taraflarını bir araya getirerek, Cumhurbaşkanımızdan izin alıp, problemi bir komisyona havale edip çözüm noktasına getirdik. 19 Mayıs Stadyumu yıkıldı. O projeyi Kadir Has Stadı'nı çizdirdiğim mimar yapmış. Çağırdım, şu anda Türkiye'nin en güzel stadyumu olacak. Şu anda Bakanlık tarafından ihale aşamasında.

HAYVANLAR DOĞAL ORTAMINDA YAŞAYACAK… 

Sokak hayvanları konusunda değişik fikirler her zaman çarpışır. Doğrusu şu; hayvanları alırsınız, sağlık kontrolünden geçirirsiniz, kısırlaştır, kendi doğal ortamına bırakırsınız. Bu doğal ortam geniş mekanlardır. İnsanlar gelip onlarla arkadaşlık, dostluk kurabilirler. Dindar insanların hayvanlara en eziyet eden insanlar olduğu sözü çok çirkin bir söz. Hz. Peygamber kuşu olan bir çocuğa taziye ziyaretine gidiyor. Hayvanat bahçesini Ankara'nın çeperlerinde bir yer hazırladık. Çok büyük bir yer yapacağız. Ancak hayvan hapishanesi olmayacak. Doğal ortamda yaşayacaklar. Kuşlar ağaçlarda ama filelerle kaplı yerler içerisinde yaşayacaklar.

MODERN VE MUHAFAZAKAR VATANDAŞIN ORTAK BAŞKANI… 

Bir toplumda modern yaşam tarzı benimseyen insanlar da olabilir, muhafazakar tarzı benimseyenler de olabilir. Belediye başkanına düşen herkesin istediği gibi yaşayabilecekleri, yaşadıkları mekandan keyif alabilecekleri bir yer sunmak belediye başkanının birinci görevidir.