Nasıl unuturum şirin köyümü
Yalın ayak gezdim tozlu yolunda Çırıl çıplak yüzdüm kirli gölünde Köyde sığır güttüm çorak özünde Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Başka...
Yalın ayak gezdim tozlu yolunda Çırıl çıplak yüzdüm kirli gölünde Köyde sığır güttüm çorak özünde Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Başka olur yazın şimşek çakışı Yere düşen suyla toprak kokusu Toprak damın şıpır şıpır akışı Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Kağnıya yüklerdik sapı samanı Anlamadım nasıl geçti zamanı Denek dağı eksik etmez dumanı Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Köyün altı bostan olmuş çay tarla Kavun karpuz yemyeşildi mısırla Geri dön altmış yılı hatırla Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Büyük küçük birbirini kırmazdı Hiç kimse kimseye zarar vermezdi Küçük hataları kimse görmezdi Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Bulgurlar yıkanır kaynardı teşde Patatesler kazanında ayva bambaşka Pekmez kanında ayva bambaşka Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Pekmez yapılırdı küpler dolusu Yaza kadar şekerlenir yarısı Olmazsa olmazdı kelek turşusu Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Üzümler dökülürdü şırahaneye Kötüleri giderdi şaraphaneye Üç küp pekmez az bir fakirhaneye Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Dede Mehmetindi Şirehanesi Mahalle kaynatır orda pekmezi Hoş olurdu şirehanede yatması Nasul unuturum şirin köyümü… *** Traktörün arkasından koşardık Taksi görsek ona bakıp şaşardık Sallanıp ardından yere düşerdik Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Kar yağınca neşe gelirdi köye Toplanırdık ava gidelim diye Tavşan eti ile pişmiş yahniye Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Bir başkaydı düğün odun alayı Gençlerimiz çeker idi halayı Mayalı çörekle tahin helvayı Nasıl unuturum şirin köyümü… **** Hanımlar toplanıp çörek ederken Çökelekli dürüm yolda giderken Davul zurna ile odun ederken Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Çocuklar toplanıp gezerdi köyü Komşu düğününe buyurun deyi Karışık çerezle dolu hebeyi Nasıl unuturdum şirin köyümü… *** Düğün çerezinde iğde ve üzüm Fındıkla fıstıkda kalırdı gözüm Analar bunada bulurdu çözüm Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Düğünde kadınlar çalar oynardı Pencereden gençler bunu dinlerdi Nişanlısı olan mendil sallardı Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Üç gece üç gündüz olurdu düğün Orada yenirdi hergün üç öğün Şimdi varmı böyle zevkli bir düğün Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Ateş etrafında sin sin oyunu Güçlü olan gösterirdi boyunu Bazıları kaçırmazdı hiç bunu Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Bazen cirit oynanırdı düğünde Atlılar toplanır meydan yerinde Sopalar havada dizgin elinde Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Atlı arabayla giderdi gelin Modası var idi yeşilin alın Damat anasına müjdeyi salın Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Gelin başında tozakla ayna O zaman başkaydı köylerde dünya Silahlar patlardı o başka hava Nasıl unuturdum şirin köyümü… *** Para saçılırdı çiftin başında Tüm çocuklar koşuşurdu peşinden Kuruşlar toplanır toprak içinden Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Duvak günü toplanırdı komşular Erişte tarhana bulgur ev dolar Yeni evlilere hediye bunlar Nasıl unuturum şirin köyümü… *** Yaşarım yirmi yıl suyunu içtim Orda palazlanıp oradan göçtüm Köyümü doymadan gurbete düştüm Nasıl unuturum şirin köyümü…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.