Ramazan ayı ve düşündürdükleri

Dini Hayatımızda çok önemli bir yeri olan, rahmet kapılarının sonuna kadar açıldığı, yardımlaşma ve dayanışmanın arttığı, sevginin, saygının,...

Ramazan ayı ve düşündürdükleri
Yayınlanma:
Güncelleme:

Dini Hayatımızda çok önemli bir yeri olan, rahmet kapılarının sonuna kadar açıldığı, yardımlaşma ve dayanışmanın arttığı, sevginin, saygının, sabrın ve kardeşliğin daha da güçlendiği, birlik ve beraberliğin bir kat daha pekiştiği, Ramazan ayı biz Müslümanlar için mübarek bir aydır. İnsanları karanlıktan aydınlığa çıkaran Yüce Kitabımız Kur"an-ı Kerim, bu ayda indirilmeye başlanmıştır. Bin aydan daha hayırlı bir gece olan Kadir Gecesi bu ayda bulunmakta ve oruç ibadeti bu ayda eda edilmektedir. Cenab-ı Hak Kur"an-ı Kerim"de şöyle buyurmaktadır: “2:183 - Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz. 2:184 - (Size farz kılınan oruç), sayılı günlerdedir. İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan ise, diğer günlerde, tutamadığı günler sayısınca tutar. Ona dayanıp kalacaklar üzerine de bir yoksulu doyuracak kadar fidye gerekir. Her kim de hayrına fidyeyi artırırsa, hakkında daha hayırlıdır. Bununla beraber, eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.” Oruç Bedende bulunana organların dinlenmesi adına fiziki bedene ibadet ile birlikte ayni zamanda ruhi açlığı eksikliği görmeyi, nefsine ait hastalıklar ile ruhun ihtiyacını anlaması da, namaz oruç hac zekat gibi ibadetlerle mümkün olur. Sevgili peygamber Efendimizi s.a.v.: “Doymayan iki aç vardır. Birincisi ilme, ikincisi mala aç olandır. Ademoğlu ihtiyarlar, fakat onunla beraber iki şey gençleşir: 1. Emel, 2. Mal sevgisi! Bunlar Âdemoğlunun saptırıcı ve helâk edici niteliğidir. Allah Teâlâ ve Hz. Peygamber kanaati övmüşlerdir. Cennet o kimseye olsun ki geçimi yetecek kadar olduğu ve kanaat ettiği halde İslâm dinine hidayet olunmuştur. İster fakir olsun, ister zengin, hiç kimse yoktur ki kıyamet gününde dünyada nafaka verilmiş olmasını temenni etmesin. Zenginlik, servetin çokluğu değildir. Zenginlik, ancak gönül zenginliğiyledir. Ey insan! Helâlinden kazanmaya bak! Çünkü hiçbir kul yoktur ki kendisine yazılan rızıktan başka bir şey elde etsin! Kendisine yazılan rızık eline geçmeden önce hiçbir kul dünyadan göç etmez. Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allahü teâlâ, size Ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. Bir kimse, inanarak ve sevabını yalnızca Allah"tan bekleyerek, Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır. Ramazan öyle bir aydır ki, Allah gündüzleri oruç tutmayı farz ve gece ibadet etmeyi de nafile kılmıştır. Ramazan, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı ise cennettir. Ramazan ihsan ve yardımlaşma ayıdır. Mü"minin rızkı bu ayda artar, bereketlenir… Ramazan ayı öyle bir aydır ki, evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem ateşinden azad oluştur. Boş işlerle uğraşan, kötü sözler söyleyen kişi oruçluysa yanına kalan sadece aç ve susuz kalmaktır. Müttaki ol, insanların en âbidi olursun. Kanaatkâr ol, insanların en şükredicisi olursun! Kendi nefsin için sevdiğini insanlar için de sev, mü'min olursun. Eğer Âdemoğlunun iki vâdi dolusu altını olsaydı muhakkak üçüncü bir vâdi daha isterdi! Âdemoğlunun gözünü ancak toprak doyurur. Tevbe edenin tevbesini Allah kabul eder” buyurmaktadır. Oruçla; nefsin hastalıklarına karşı cihad ile açların, yoksulların, öksüzlerin, darda kalanların, kimsesizlerin çaresizliğini bizlere verilen her nimetinde, yaratıcı tarafından verildiğini oruç yoluyla anlamamız ancak mümkün olur. Rabbimizin bize verdiği akıl, güzelliğini, ancak Allah c.c. rızasına uygun kullandığımız çerçevede kul oluruz. Aksi takdirde, Firavunlar, Nemrutlar, Ebu Cehiller, Ebu Lehepler, Blaum Baura (beddua eden veli), kabil, Karun ve Salebe’den bir farkımız olmaz. Kul olma özelliğimizi ruhun istekleri yönünde (İlim, cömertlik, tevhid, itaat, faziletler, sevgi, ağzı sıkılık, edep, kanaat, itaat, tevazu, iman, ihlas, şükür, sekinet (vakar, ağırbaşlılık, huzur, güven, rahatlık gaybın ve manevî feyzin gelişi anında kalbin bulduğu itminân (iç barış) ve huzur haline denir.), sabır, vefa, doğruluk, adalet ve kötü alışkanlıkları terk etme) ile nefsin isteklerine karşı duyarlı ve hassas olmayı da oruç ibadetiyle anlayabilirsek, Allah c.c. katında kul olarak bir değerimiz olur. Bu özellikleri keşf etmekte ancak oruç ibadetini takvalı bir şekilde tutmayla gerçekleşebilir. Rabbımız ancak takva sahiplerinin oruç ve kurbanını kabul eder diye de buyurmaktadır. Sevgili Peygamber Efendimiz s.a.v.: Rüyamda acayip şeyler gördüm. Ümmetimden birini azap melekleri yakalamıştı. Aldığı abdestler gelip, onu içindeki zor durumdan kurtardı. Birini gördüm, kabri onu sıkıyordu. Kıldığı namazlar gelip, onu kabir azabından kurtardı. Birine şeytanlar musallat olmuştu. Ettiği zikirler gelip, şeytandan onu kurtardı. Birinin de susuzluktan dili çıkmıştı. Tuttuğu Ramazan orucu gelip, susuzluğunu giderdi. Birini zulmet sarmıştı. Yaptığı hac gelip karanlıktan çıkardı. Birine ölüm meleği gelmişti. Ana babasına yaptığı iyilikler gelip, ölümüne engel oldu, geciktirdi. Birini Müslümanlarla konuşturmuyorlardı. Sıla-i rahim gelip, ona şefaat etti, onlarla konuştu. Peygamberinin yanına gitmek isteyen birine engel oluyorlardı. Aldığı gusül, onu alıp yanıma getirdi. Ateşten korunmak isteyen birisine, sadakası gelip ateşe perde oldu. Birini zebaniler alıp Cehenneme götürürken, yaptığı emr-i maruf ve nehy-i münker gelip kurtardı. Biri Cehennem ateşine atılmıştı. Allah korkusu ile döktüğü gözyaşları gelip oradan kurtardı. Birine amel defteri solundan verilirken, Allah korkusu gelip, defterini sağa aldı. Sevapları hafif gelen birine, kendinden önce ölen çocukları gelip, sevabını ağırlaştırdı. Cehennemin kenarında, korkudan titreyen birine, Allahü teâlâya olan hüsnü zannı gelince, titremesi durdu. Sırattan zorla geçen biri, Cennete geldi. Fakat kapılar kapalıydı. Kelime-i şehadeti gelip, onu Cennete koydu.) [Taberani, Hakîm-i Tirmizi] İnsan bu dünyaya gelirken annesini, babasını, kaşını, gözünü seçemez. Fakat ahlaki yapısını değiştirebilme iradesi verilmiştir. Oruç bu tezkiye-i nefsi sağlamak için en önemli unsurlardandır. Çünkü nefis aç kalmadığı sürece kendisinin dışındaki kudreti ve alemi fark etmez. Fıtratı öyledir. Allah nefsi yarattığında onu değişik mahrumiyet ve ceza şekilleriyle imtihan etmiş. “Sen kimsin, ben kimim?” diye her sorulduğunda nefis “Ben benim, sen sensin.” demiş. Ne zaman aç kalmış ,“Ben senin kulunum, sen benim Rabb"imsin” diyerek ancak enaniyetini sadece oruç tutma ile yenebilmiştir. İbadete insan riya, kibir, ucub karıştırabilir. Kimse kimse için de oruç tutamaz yani aç kalamaz. Kişi ancak nefsi kudretinin elinde olan Allah rızası için tutar. Ramazan ayı, birçok hikmeti ihtiva eder. Oruç tutarak belirli bir zaman yeme içme ve cinsel arzularına karşı koyan kişi, sebat, kanaat, metanet ve sabır gibi ahlaki güzelliklere sahip olur; aç kalarak nimetlerin kıymetini bilir ve bu vesile ile yoksulların halini düşünüp onlara merhamet ve şefkat hisleriyle yaklaşmasına sebep olur. Bu ayda, emri altında bulunanların, işlerini hafifleten, onların ibadet etmelerine kolaylık gösteren âmirler de affolur, Cehennemden azat olur. Ramazan-ı şerif ayında, Resulullah, esirleri azat eder, her istenilen şeyi verirdi Bu ayda ibadet ve iyi iş yapabilenlere, bütün sene bu işleri yapmak nasip olur Bu aya saygısızlık edenin, günah işleyenin bütün senesi, günah işlemekle geçer. Bu ayı fırsat bilmeli, elden geldiği kadar ibadet etmelidir. Allahü teâlânın razı olduğu işleri yapmalıdır. Bu ayı, ahireti kazanmak için fırsat bilmelidir. Ramazan ayında tutulan oruçlarla ve yapılan ibadetler, Allah"a karşı tam bir teslimiyet içinde, iyi bir kul, örnek bir insan olma fırsatını elde etme ile Yapılan samimi tövbe (Nasuh tövbesi tahrim suresi 8) ile tüm kötülüklerden, günahlardan, batıla meyil ile şirkten ve hatalı davranışlardan temizlenip, güzellikler ve iyiliklerle dolu yepyeni bir hayata hazırlanma, huzur dolu bir yaşama kavuşmanın bir ödülüdür. Bütün bu güzellikleri oluşturan Ramazanı bizlere veren Yüce yaratıcımıza hamd şükür ve kulluğumuzu en iyi şekilde kalan ömür sürecinde yapmaya gayret edelim. Kur"an ayında Kur"an"a sımsıkı sarılalım. O"nu hayatımıza rehber edelim. Yüce Allah"tan bereket, rahmet ve mağfiret ayı olan Ramazan"ın; bizlere ve tüm İslam âlemine hayırlara vesile olmasını dileyelim! Selam ve duayla…

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.