İslam Dünyasına selam olsun, Müslümanların yılbaşı kutlamalarına iştirak etmesi ve tebriklerde bulunması İslam'daki yeri her yıl merak edilen konular arasında. Müslümanların yılbaşı kutlaması haram mı, caiz mi diye bilen konuşurken, Bilmeyenlerde tenkit etmekte.

Yılbaşı kutlamaları birçok ülkede sosyal etkinlikler haline geldi. Fakat bir Müslümanın İslam düşüncesine aykırı bir şey yapmaması şartıyla bu tür kutlamalara katılmanın ve kutlamanın caiz olup olmadığına ilişkin birçok fetva vardır.

Bilakis gerçek Müslümanlar bu kötü uygulamadan sakınmalı ve Allah'a karşı takvayı akıllarında tutmalıdır. Söz konusu yeni yıla yaklaştığımız şu günlerde en çok merak edilen konular arasında kısa bir süre kala yılbaşı kutlamaların caiz olup olmadığı araştırılıyor. Bilindiği üzere İslami yılbaşı Muharrem ayı ile başlar. Müslüman'ın arka planlarını anlamadan başkalarını takip etme ve taklit etme eğiliminde olması talihsiz bir yorumdur. Müslümanlar, kimliklerinin belirgin özelliklerini ortadan kaldırmamalıdır. Bu kimliği korumak için Müslüman alimler, Müslümanların gayrimüslimlerin dini bayramlarını kutlamamaları gerektiğini bilmelidirler.

Her yıl yeniden milyonların merak ettiği o soru gündeme geliyor: Yılbaşı kutlamak caiz midir...

Yılbaşı adı altında herhangi bir kutlama, ağaç süsleme, hazırlık, parti ve benzeri eylemlerin İslami açıdan uygun olup olmadığı yıllardır tartışılıyor.

Ailesiyle vakit geçirecek olanlar, dışarı çıkacaklar, plan yapanlar, televizyon izleyenler, pasta kesenlerin aklında "caiz midir" sorusu yer alıyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı, vatandaşların merakını gidermek amacıyla "Yılbaşı kutlamak günah mıdır" sorusunu sağlıklı bir şekilde açıklık getirirken bazı din görevlilerimizde yanlışlıklara düşüyor. .

İnsanların Şu önemli günlerden geçtikleri sırada Allah cc.nin Emrini Duyurmak isterim:

“O kuluma hesap sormayınız. Çünkü o hesabını yaparak yaşadı, buraya temiz bir amel defteriyle geldi!.. Siz onun amel defterine bakın yeter, hesabını göreceksiniz orada”…

1. “İyilik ve takva konusunda yardımlaşın, günah ve haddi aşmada yardımlaşmayın ve Allah`tan korkup sakının…” (Mâide, 5/2. )

2. “Zulüm yapanlara en ufak meyil göstermeyin, yoksa size ateş dokunur. Sizin Allah`tan başka velileriniz de yoktur, sonra yardım da göremezsiniz. (Hûd, ll/113.)

Şeyh Şibli Hazretleri, talebesine; "Siz de" der, "kendinizi orada hesaba çekerek yaşayın.. Hesabını veremeyeceğiniz işlerle gelmeyin buraya. Size de; 'O kulum hesabını yaparak yaşadı, temiz bir amel defteriyle geldi buraya, defterine bakın yeter', denebilir!.."

Siz kardeşlerim Ne dersiniz! Biz de harcadığımız sene sonunda, harcayacağımız senenin de başında kendimizi bir hesaba çeksek doğru olmaz mı? En azından hesabını veremeyeceğimiz yanlışlarımız olduysa, tövbe, istiğfarla onları terk etme kararı alsak, yapamadığımız ibadetlerimizi, hizmetlerimizi yapma azmine girsek, yılbaşında bari bu muhasebeyi yapsak, yoksa boş mu ver mi desek? Ömrümüzden bir sene daha gittiği halde, sanki bir sene daha kazanmış gibi 'vur patlasın çal oynasın' düşüncesizliğine düşenlere biz de katılarak malum tekerlemeyi biz de mi tekrar etsek mi asla biz Müslümanlara yakışmaz.

"Ayağını sıcak tut başını serin, hayatını yaşa düşünme derin!.." Fakat unutmamak gerek ki, hayatını düşünmeden yaşayanların sonunda duydukları pişmanlık çok derin oluyor; ama bu derin pişmanlığın hiçbir faydası olmuyor. Öyle ise gelin biz hayatımızı düşünerek, hesabını yaparak yaşama kararı alalım yeni yılımızda...

Hesabını verebileceğimiz nice yeni yıllar dileğimizle...