Necip Fazıl ne güzel söylemiş;

“Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya”

Bu gençlik Mustafa Kemal Atatürk'ün gençliği olamaz.

Kamu alanında böyle kutlama olmaz orada her dinden her ırktan, mezhepten insan var.

Adam metroda efendice yolculuk yapıyor. Sırf sarıklı, cübbeli, sakallı diye Adamı videoya kayıt etmeler, aşağılayıcı bakışlar, tahrik etmeler, zoom yapmalar, birde paylaşıyorlar. Gürültü, çirkeflik ne deseniz bunlarda, sonra utanmadan baskıdan kutuplaşmaktan şikayet ederler.

80 yıldır çalıntı bestesiyle 10. Yıl Marşını söylemekten başka bir halt bilmeyen insan topluluğu çağdaşlığı hâlâ bu marşı söylemekten ibaret olduğunu zannediyorlar.

Maalesef ki bizim ülkemizdeki özgürlük kendini laik ve cumhuriyetçi sayan, kendini üstün gören ve özellikle İslam düşmanı olanlar var. Orada olanları o sakallı abimiz yapmış olsaydı kıyamet kopardı ama sakallı abiye yapılınca özgürlük öyle mi, yerin dibine batsın özgürlüğünüz.

Atatürk'ü sevmeleri marş söylemeleri problem değil de;

O adamın gözüne sokmaya çalışmak yüzüne yüzüne sallamak ne demek, tek amaçları var tahrik etmek ve beyin tatmini yaşamak.

Sonra da biz kutuplaştık diyen de kendileri. Adam tek ters hareket yapsa linç ederler, çağdaş takımı.

Bunlar ki, kendileri laikçi esnafı olup her türlü hak ihlalini hak gören asalaklar. Tımarhanelikler.

Atatürk, Cumhuriyet umurlarında değil; ikisini de bu paçozlardan kurtarmak gerek.

Kimsenin Atatürk'le bir sorunu yok ki geldi yaşadı ve gitti değil mi?

Utanmadan Atatürk'ü kullananlar o kadar çoğaldı ki bunlardan nefret etmemek elde değil.

Adam belki de Afganlı, belki DoğuTürkistanlı ya da Özbek.

Ne yapsın?

İzmir marşına eşlik etmesi beklenemez ki?

İçim acıyor nefret ediyorum elimden bir şey gelmemesine kahroluyorum ve bu zihniyet böle aşağılık tavırlarını sergiledikçe kimsenin ses çıkarmayıp üzerine saygı demelerine tahammül edemiyorum.

Efendiliğinin zekâtı bütün vagona yeter.

Allah bunlara fırsat vermesin. İki belediyeyi aldılar diye bunları yapıyorlar. Ya iktidarı alsalar ne yapacaklar. Siz gidin HDPKK ile kol kola yol yürüyün. Yoldaşlarınız onlar değil mi? Zavallı adamdan ne istiyorsunuz. Saygısız seviyesiz herifler. Ülke sanki babalarının çiftliği.

Adam edebinden, utancından başını kaldırmıyor. Tahrik etmeler, videoya kayıt etmeler, fotoğrafını çekmeler, gürültü, bağırtı, bunlar utanmadan ülkeyi kutuplaştırdınız, ayrıştırdınız nutukları atanlar. “REZİLLİK”. Toplu taşıma aracı mı? Yoksa AHIR MI BELLİ DEĞİL?

Maşallah Yusuf sabrı var.

Mahalle baskısı yapıp,

Mahalle baskısından şikayet etmek tamda budur.

Bunlar kıyafetime dokunma diye yürüyenler,

Bunlar Mahalle baskısından yakınanlar,

Bunlar Erdoğan ülkeyi kutuplaştırıyor diye sabahtan akşama nutuk atanlar.

Bunlar sözde demokrasiyi özgürlükleri savunanlar.

Tabi hepsi lafta, “FAŞİZİM NEDİR SORUSUNUN EN NET YANITI.

İZLEYİN.”

Cumhurbaşkanımıza tek kızdığım diktatör olamaması.

Bu gün sakallı sarıklı cübbeli diye saldırdığınız adam, 15 Temmuz gecesi Cumhuriyet yıkılmasın diye tankların önüne koştuğunda, siz ya Bağdat Caddesinde “TANKLARI ALKIŞLIYORDUNUZ”, Ya da bankamatik kuyruklarında birbirinizi eziyordunuz veya makarna sırasındaydınız.

Cefası ona, sefası size.

Asıl zoruma giden bu imansızların canını malını korumak için canını veren Anadolu’nun gencecik fidanları.

Ne yaparsak yapalım bizi inancımızdan dolayı sevmeyecekler. Ne zaman böyle bir olay yaşansa aklıma şu ayet gelir. Sen onların dinine tabi olmadıkça onlar senden razı olmazlar (Bakara120)

Eğer bunun tam tersi olsaydı, yaşam tarzına müdahale diye avaz, avaz bağırırlardı.

Her şey çok güzel oluyor mu yazıklar olsun sizin zihniyetinize.

Bozuk olunca maya; ne ar tanır ne de hayâ. (Hz. Mevlanâ)

Şu kadınlara bir bakın ayıp yaşınızdan başınızdan utanının hanım efendilik de parayla değil ki.

32 km’lik hatta bu acizleri yerleştirmek lazım. Yoksa başa bela.

Edep ne de güzel yakışıyor insana. Edepsizler ise memleketin başına bela.

Edepli edebinden susar.

Edepsiz ben susturdum sanır.

Bu kadar edepsizin içinde edepli olabilmek de marifettir helâl olsun.

Kendisine saygısı olmayanların insana saygı göstermesini beklememek lazımdır. İlla edep, illa edep.

Dayanamayacağım şunu da söyleyeceğim. Bunlar öldüğü zaman cenazeleri camilerimize getirilir. Bunları o ayakta yiğitçe duran abimiz yıkar temizler ve defin eder. Sonra da bize dönerek Hakkınızı Helal ediyor musunuz der. Ben de yok diyeceğim.

Metrolar pavyon, cami avluları gazino, Ekrem İmamoğlu Başkan.

Üzülme Allah seninle, ümmet seninle, inananlar seninle…