Avrupa kupalarında Perşembe akşamı üç takımımız sahne aldı. İki sevinç bir hüznü aynı anda yaşadık. Fenerbahçe, Medipol Başakşehir ile sevinirken, Demir Grup Sivasspor üzüldük.

Gecenin en farklı ve en güzel sonucunu alan Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi play-off turu ilk maçında deplasmanda 2-0 yendiği Avusturya’nın, Austria Wien takımını evinde 4-1 mağlup ederek adını gruplara yazdırdı.

Perşembe akşamı yüzümüzü güldüren bir diğer takımımız Medipol Başakşehir, UEFA Avrupa Konferans Ligi play-off turu rövanş maçında deplasmanda Belçika'nın Antwerp takımına konuk oldu. Rakibini 3-1 yenen Emre Belözoğlu'nun öğrencileri, gruplara kaldı.

Gecenin kaybedeni Demir Grup Sivasspor, UEFA Avrupa Ligi play-off turu rövanş maçında sahasında İsveç ekibi Malmö takımına 2-0 yenildi. İlk maçta da rakibine 3-1 yenilen Sivasspor yoluna Konferans Ligi'nde devam edecek.

Bu sonuçların ardından Şampiyonlar Ligi’nden elenen Trabzonspor ile Fenerbahçe ülkemizi UEFA Avrupa Ligi’nde temsil ederken, Medipol Başakşehir ise Konferans Ligi’nde mücadele edecek. Yani işin özü üç takımımız Avrupa’da var olma mücadelesini sürdürecek.

Perşembe akşamının en keyifli maçı kuşkusuz Fenerbahçe ile Austria Wien arasındaydı. Deplasmanda 2-0 kazanan Fenerbahçe aslında evindeki maça prestij için çıkmıştı. İlk maçtaki skor zaten sarı lacivertlilerin gruplara kalmasına yetmişti bence. Sadece işin rengi belli olsun diye ikinci maça çıktı İstanbul temsilcisi.

Baştan sona üstün bir oyun ortaya koyan Fenerbahçe rakibine adeta nefes aldırmayıp haklı bir galibiyet alarak yoluna emin adımlarla devam ediyor. Ben bu kadronun daha başarılı sonuçlar alıp çeyrek finale çıkmasının sürpriz olmayacağı kanaatindeyim.

Medipol Başakşehir yüzümüzü güldüren bir diğer takımımızdı. İstanbul üstün oynamasına karşın basit bir golle Belçika’nın Antwerp takımı ile 1-1 Başakşehir ikinci maçta ortaya koyduğu futbolla ilerisi hem ümit verdi hem de ben bu işin peşini bırakmam mesajını verdi bence.

Emre Belözoğlu’nun talebeleri biraz daha dikkatli olsalardı son vuruşlarla daha başarılı olsaydı inanın fark daha fazla olabilirdi. Bu maçın hakkı bence 3-1 değildi. Yetenekli futbolculardan kurulu Başakşehir’in en büyük sıkıntısı savunmada.

Özellikle Burundi’li Youssouf Ndayishimiye ile bu işin götürülmesi mümkün değil. Eğer Başakşehir Ndayishimiye’ye savunmasını emanet ederse başı daha çok ağrıyacak. O kadar basit hatalar yaptı ki ben bile televizyon başında çıldırdım. Hele hele sebep olduğu penaltı affedilir gibi değil. Başakşehir bu konuda acil bir yol haritası çıkarmalı ve savunmaya sağlam bir oyuncu takviye şart bence.

Gecenin kaybedeni Demir Grup Sivasspor bence elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı. Rakibi gerçekten güçlü bir takım. Disiplinli oynayan, fizik gücü en üst seviyede olan Malmö karşısında elinden geleni yaptı, yapmasına fakat gücü yetmedi.

Sivasspor kadro olarak bu sene büyük sıkıntı içinde. Hem forvet hattında hem savunmada büyük sıkıntılar yaşıyor. Malmö karşısında savunmadaki zafiyeti ortaya çıktı ve kalesinde beş dakika iki gol gördü. Yani takıma takviye mutlaka ama mutlaka şart. Zaten teknik direktör Rıza Çalımbay bunu sık sık dile getiriyor mutlaka transfer yapmamız gerekli diye.

Neticede keyifli bir haftaydı takımlarımız için. Üç takımım Avrupa kupalarında yoluna devam ediyor. Ülke puanımız için mutlaka bundan sonra çok başarılı sonuçlar almamız gerekiyor ki önümüzdeki sene Avrupa kupalarında büyük sıkıntı yaşamayalım diye.

Bütün takımlarımıza bundan sonraki maçlarında başarılar diliyorum…