Merhaba sevgili okuyucularım yazıma kaldığım yerden devam etmek istiyorum eleştiri yapanlardan ben sonu çok duyuyorum neden alfabemiz değişti neden Latin alfabesi ezan neden Türkçeleşti gibi eleştiri yapmak da herkesin Tabii ki en doğal hakkı ama eleştiri yapmadan Keşke biraz araştırsak yaptığımız eleştiriyi daha bilinçli bir şekilde yapsak.

Ben de okuduğum kitaplardan yaptığım araştırmalardan öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Dünyada o günden bu güne kadar bilim Latin Alfabesi ile yapılmaktadır (fizikten, tıp alanına kadar her yerde Arap Alfabesi değil, hep Latin Alfabesi kullanılır, bakınız matematik, tıp, kimya ve fizik formüllerine) Yani Latin Alfabesi, dünyada ki bilimin ülkemize gelmesi için özellikle seçilmiştir.

Koca Osmanlı İmparatorluğumuzun son 300 yılda sürekli kaybetmesini Rönesans'ı ıskalayıp, bilim ve teknolojiden uzakta kalmaya bağlayan tarihçiler çoğunluktadır.

1928’e kadar Türkiye deki okur-yazarlık oranı sadece yüzde 8’dir. Bunun yüzde 1'i Anadolu da yüzde 7'si Gayrimüslimler ile Sarayın memurları arasında yani İstanbul'dadır.

Oysa Gazi'nin (1928-1938 arası) 10 yılda kurduğu sistemle bugün okur yazarlık oranı yüzde 90 seviyesindedir. (Doğu'da ki Kürt kadınlar hariç diğer bölgelerde yüzde 100’dür.

Şimdi sorarım sizlere; yüzde 8 mi, yoksa yüzde 90 mı büyüktür?

(Abdülhamit Han, kendi döneminde 8500 tane 3 yıllık Sübyan Mektebi kurdurduğu halde 8-9 çocuğu olan ailelerden bile kimse çocuğunu okula göndermemiş ve bu okullar kapanmak zorunda kalmıştı. yani aynı dönem okulda vardı.)

O dönem; Bütün Kafkas devletleri, Rusya'nın boyunduruğu altına girmeden bu alfabeye geçmişlerdi. Dikkat ediniz biz 2. Türk Dil Kurultay'ın da ve Bakü de geçtik. Azerbaycan'lı kardeşlerimiz bile bizden daha önce geçmişlerdi.

Sonradan, (1920-1953 arası) Rusya' da işbaşına Stalin denilen bir zalim ve diktatör geldi ve bütün Soydaş Türk-i Cumhuriyetlere bu alfabeyi kaldıracaksınız dedi...!!!

Direnen ve milli duruş sergileyen liderlere bugün olduğu gibi o günde inanılmaz suikastlar, işkenceler ve komplolar yapıldı.

Önemli resmi tarihler de, 3.000.000 Türk soydaşımızın öldürüldüğü ve bir bu kadarının da yerlerinden yurtlarından edilip başta Sibirya olmak üzere sürgüne tabi tutulduğu açıkça yazılıdır.

Maalesef diğer soydaşlarımız (Kazak, Kırgız, Özbek, Tatar, Türkmen, vesaire...) STALİN' in mezalimine dayanamayıp Rusların alfabesi olan Kiril Alfabesine geçmek zorunda kaldılar. (bizdeki Zazaca, Soranice veya Kırmanço vesaire lehçesini bilen, ama birbirini anlayamayan bir alfabedir bu KİRİL ALFABESİ, PKK’nın bile anadilinin Türkçe olmasının sebebi şu anda kullandığımız bu Latin Alfabesi sayesindedir.)

Stalin'in dayattığı bu Kiril Alfabesi yüzünden bu soydaş devletlerimiz maalesef bugün birbirini anlayamıyorlar... STALİN' in amacı hasıl olmuştur, yani TURAN DİL BİRLİĞİNİ engellemiştir.

İstisna olarak tek direnen ülke ve liderlik Azerbaycan olmuştur... 1935’e kadar dayanan Azerbaycan' ı o günün konjonktürünün de müsait olması nedeni ile (İRAN la anlaşan STALİN tarafından) kanlı bir şekilde bölmüştür.

Artık bu alfabenin önemini ve sırrını anlayabiliyorsunuz değil mi?

Latin Alfabesinin yerini eskiden kullandığımız Arap Alfabesinin asla tutamayacağı ortadadır. Zira başta da söylediğimiz gibi dünyada bilim öteden beri Latin Alfabesi ile yapılmaktadır, Arap Alfabesi ile değil.