Mustafa Kemal Atatürk’ün Harf (Yazı) Haftası
1 Kasım 1928 Öğrenilmesi son derece güç olan Arap abecesinin okuryazar sayısının artmasını engellediğini, ayrıca Türkçe sesleri dile getirmede güçsüz kaldığını anlayan Atatürk’ün, 1926′dan başlayarak yaptırdığı araştırmalar sonucunda, Türkçe’nin yapısına en uygun abece,Latin abecesi alınıp, yeniden düzenlenerek, 1 Kasım 1928′de çıkarılan Türk Harfleri Hakkında Kanun’la yürürlüğe kondu ve Atatürk’ün kendisinin de katıldığı yaygınlaştırma çalışmaları sonucunda, kısa süre içinde benimsendi.
Türk Harf Devrimi Haftası
Harf inkılabı yazı dilinde kullanılan Arap harflerinin yerine Türk harflerinin alınmasını ifade eder. 1924 Anayasasının 2.maddesi “Türk devletinin dini, dini İslam”dır sözleriyle başlıyordu.
Aynı zamanda dini, deyimleri ve atıfları kaldırmak üzere üç hüküm daha değiştirildi. Türkiye hukuken ve anayasal olarak, Anayasasında, kanunlarında ve emellerinde laik ve modern bir devlet olmuştu. Onu Doğu’ ya bağlayan tek güç ve sembol “Arap Alfabesi” kalmıştı.
Ancak bu harfler Türk diline hiçbir zaman uymamıştır. Arap harfleri, Arapça’ya çok iyi uymakla beraber, Türk dili için elverişsizdir. Türkçe Arap harfleri ile kolay yazılıp okunamıyordu.
Arap harfleri ile okuyup yazmak sınırlı bir sınıfın, özellikle idarecilerin ve ilmiye sınıfının imtiyazında idi. Okuyup yazmayı kolaylaştırmak ve yaymak, modern öğretim ve eğitim gerçekleşmesine çalışmak, ancak harf inkılabı sağlanabilirdi.
Aynı yazar Arap harflerini kullanmanın onur kırıcı yönüne de değinerek bunu bir kültür bağımsızlığı seklinde ifade etmiştir! “Siyasi istiklalini emsalsiz kahramanlıklarla kazanmış olan Türk milleti yazısının Arap harflerine esir kalmasına nasıl tahammül edebilir?”
Harf inkılabının ilk adımı 20 Mayıs 1928′de 1288 sayılı kanunla Arap rakamlarının kullanılmasına son verilerek milletler arası rakamların kabulü ile başlamıştır.
26 Haziranda “Latin harflerinin kabulü imkanını ve tarzını incelemek” ödeviyle İstanbul’da Dolmabahçe Sarayı’nda özel bir komisyon toplandı. Yaz boyunca İstanbul’da olan Mustafa Kemal tartışmaları yönetti ve şüphesiz komisyonun işini çabuk ve becerikli bir şekilde yürütülmesinde etkili oldu.
Komisyonun hazırladığı alfabe ciddi bir çalışmanın sonucu olduğu gibi Türk diline de uymakta idi.
Başka alfabelerden alındığı halde dilimizin çıkması da onu taklitçi bir alfabe olmaktan kurtarıp milli bir alfabe durumuna sokmuştur.
Altı hafta içinde yeni alfabe tamamlanmıştır ve Mustafa Kemal bunu millete sunmaya hazırdı. 9 Ağustos 1928′de bir zamanlar Gazi şimdi Cumhurbaşkanı yeni bir rolde-baş öğretmenlikte-göründü… Saat on bire doğru Cumhurbaşkanı da geldi ve bir süre sonra onlara bir konuşma yapmak üzere ayağa kalktı; “Arkadaşlar, güzel dilimizi ifade etmek için yeni Türk harflerini kabul ediyoruz. Arkadaşlar, bizim güzel ahenkli, zengin lisanımız yeni Türk harfleri ile kendini gösterecektir. Asılardan beri kafalarımızı demir çerçeve içinde bulunduran, anlaşılmayan ve anlayamadığımız işaretlerden kendimizi kurtarmak mecburiyetindeyiz. Lisanımızı muhakkak anlamak istiyoruz. Bu yeni harflerle behemehal pek çabuk bir zamanda mükemmel bir surette anlaşacağız. Milletimiz yazısıyla, kafasıyla bütün alem-i medeniyetin yanında olduğunu gösterecektir.
Vatandaşlar yeni Türk harflerini çabuk öğreniniz. Bütün millete, kadına, erkeğe, köylüye, çobana, hamala, sandalcıya öğretiniz. Bu vatanperverlik ve milletperverlik vazifesi biliniz.
Bu vazifeyi yaparken düşününüz ki bir milletin, bir heyet-i içtimâiyenin %10-20 okuma-yazmabilir %80′i %90′ı bilmezse bu ayıptır.”
Bu seferberlik çağrısından sonra Gazi ülke içinde gezilere çıktı; köy meydanlarında, sınıflarda, belediye dairelerinde ve kahvehanelerinde halka ders verdi ve haklı sınavdan geçirdi. Başbakan ve ileri gelenler onun örneğini izlediler ve kısa zamanda bütün Türkiye halka yeni yazıyı okuyup yazmayı öğreten kara tahta ve sehpalarla donatılmış bütün aydınları ile bir ders odasına döndü.
Büyük Millet Meclisi 1 Kasım 1928′de, daha önce Türkçe’yi yazmak için kullanılan Arap harfleri yerine Latin esasından alınan harfler, Türk dilinin özelliklerini belirten işaretlere yer vererek, Türk harfleri adı ile 1353 Sayılı kanunla kabul edilmiştir. Ve 3 Kasımda yeni Türkçe yazıyı yerleştiren ve yılın sonundan sonra Türk dili için alenen Arap harflerinin kullanılmasını yasaklayan bir kanun kabul edildi. Birkaç gün sonra memurların yeni yazıda okur yazarlığını yoklamak üzere sınavlar yapıldı ve 11 Kasımda bir Bakanlar Kurulu kararı ile “Millet Mektebi”ni Nizamnamesi düzenlendi. Bu nizamname ülke çapında halk dershaneleri ile halka yeni yazı ile okuma yazma öğretmeyi amaçladı.
1 Kasım 1928 günü açılan T.B.M.M.’ ne sunulan Türk harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkındaki kanun tasarısı aynı gün görüşülerek kabul edildi ve 3 Kasım 1928′de resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi.
1 Aralık 1928′den itibaren gazeteler bütün yazılarını yeni Türk harfleri ile basmaya başladı. Ve 1 Ocak 1928′den sonra Arap harfleri ile basılmadı.
Harf devrimini açıklamak ve haklılığını ortaya koymak için çeşitli kanıtlar ortaya konmuştu. Arap harfleri Türk dilinin seslerini deyimlendirmeye elverişli değildi; öğretimi güç, basımı zahmetli idi ve bundan dolayı eğitim ve kültürüm yayılmasına engel teşkil ediyordu. Bu ithamlar yersiz değildir. Ve açık, sade, fonetik yeni yazının okuryazarlıkta büyük bir artışa ve yayınların geniş yayılışına yol açtığı şüphesizdir. Fakat değişimin asıl amacı pratik ve pedagojik nedenlerden çok toplumsal ve kültürel nedenlere dayanıyordu.
M. Kemal halkını onu kabule zorlarken geleceğe bir kapı açıp, geçmişe bir kapı kapıyordu.
Geçmişle ve Doğuyla ilişiğin kesin olarak kesilmesi-Türkiye’nin nihai olarak modern Batı uygarlığı içine alınması – için şimdi yol açıktı. Bu arzu kendi içinde taşıdığı tehlike ile birlikte, seçkin Türk yazarı Halide Edip Adıvar tarafından iyi deyimlendirilmiştir: “Garp medeniyetini bir bütün olarak idrak edebiliriz. Demek ki, garp medeniyetine tam olarak ne İngiliz ne Fransız ne de İtalyan diye bir marka koyabiliriz.
Yani bu medeniyete geç olarak iltihak eden bir millette bunların sadece murakıbı değil, Garp medeniyetinin bir parçasıdır.”
Türk Milletinin Harf Haftası kutlu olsun…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.