"Değerli dostum, Azerbaycan ajandasının Türkiye Temsilcisi Sabir Şahtahtı postama çok kıymetli bir haber yazısı göndermiştir. Gerçekten tarihi önem taşıyan bu haberi yeni baştan işledim ve değerli okurlara iletiyorum. Kendisine teşekkürümü bildiriyorum".

Azerbaycan topraklarında kazılarda aralıksız tarihin kadim sanat numuneleri bulunuyor. Bulunan inciler kadim devirlerde insanlarımızın harika el işleri yaptıklarını bir daha ispatlıyor. Yakınlarda Nahçıvan topraklarında bulunan en eski takıların tanıtımı bu yılın 16 Mart’ında efsanevi Haydar Aliyev Merkezi’nde yapıldı. “Azerbaycan İncileri Tarihin Seyri İçinde" adlı sergide, arkeoloji acıtan fevkalade önemli Takılar, ayriyeten Eneolit döneme ait Altın Kolye seyircileri adeta büyüledi.

TOPRAKLARIMIZ TARİHİ İSPATLIYOR

Serginin açılışında konuşma yapan Haydar Aliyev Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Anar Alekperov, mücevherlerin çok değerli olduğunu vurguladı: "Güney Kafkasya'nın en eski takılarını burada sergilememiz Merkezin tüm çalışanları için onur ve şereftir! 5 bin yıllık tarihe sahip bu sanat incileri aynı zamanda metal üzerinde yüksek estetik zevkle çalışma ilminin varlığını, gerçek inceliklerinin ortaya çıkarılması ve derinden öğrenilmesine vesile oluyor," dedi.

Anar Alekperov; “Merkezimizde böyle etkinliklerin aralıksız yapıldığı, yerli sakinler ve yurt dışından gelen turistlerin hayran kaldığını da sözlerine ekledi. Haydar Aliyev Merkezi'nin artık dünyada tanınan özel bir mekân olduğuna dikkat çekerek: ”Merkezimizde sayısız uluslararası devlet etkinliklerinin de üst düzeyde gerçekleşmesi için özel çaba harcıyoruz” dedi.

Azerbaycan Milli İlimler Akademisi Arkeoloji ve Etnokrafi Enstitüsü Müdürü Maise Rehimova şöyle dedi: “Her bir halkın tarihinin araştırılması ve ciddi şekilde yürütülmesi çok önemlidir. Azerbaycan’da yüz yıla aşkın arkeoloji çalışmalar yapılmaya başladı. Fakat Ulu Önder Haydar Aliyerv’in 70-80 yıllarında iktidarı yıllarında bu çalışmalar daha da hız aldı. Öyle ki çalışmalar için çağdaş yöntem ve gerekli teknik donanım yurt dışından getirildi, arkeoloji çalışmalar büyük ölçüde devletin denetiminde daha da inkişaf ettiğini söylemeliyiz. 2008 yılına dek arkeoloji çalışmaların sayı 10-15 idi.

Fakat bu gün arkeoloji, etnografı çalışmalar kırkın üzerindedir ve her kazıda tarihi önem taşıyan bulgulara rastlanır. Tanınmış uzmanlar ve bilim adamları, tanıtılan mücevherlerin arkeoloji bilimi için çok değerli olduğunu belirttiler. Bu bulgu, eski çağa ek olarak metal işleme bilimindeki güncel sorunların yeniden araştırılmasına yol açmaktadır. Çünkü bugüne kadar biz altını M. Ö III. yüzyıl ve son olarak M. Ö. IV. yüzyıla ait olduğunu sanıyorduk. Amma bulunan yeni bulgular Doğu ülkeleriyle yakın tarihsel bağları incelemede büyük önem taşıyor”. Daha sonra Güney Kafkasya'nın en eski Altın Kolye” takısı, etkinliğe katılan yerli yabancı misafirlere gösterildi.

AZERBAYCAN, DÜNYA TARİHÇİLERİN DİKKATİNDEDİR

Altın kolye, 2008 yılında Azerbaycan’ın kadim kenti Nahçivan’ın Şerur ilçesinin Dize ilçesi yakınlarında bulunmuştur. Avcılar Tepesi eski yerleşim yeri sayılıyor. Özellikle burada yapılan arkeolojik kazılar sırasında bulunan Altın Kolye, Güney Kafkasya'daki en eski dönemlere ait takı sayılıyor.

Tarihi kaynakçalar göre Güney Kafkasya'daki en eski Altın Takı, Gürcistan'da yapılan kazılarda bulunmuştu. Bu takı, Erken Tunç Çağı dönemine ait olduğu bilim adamları tarafından kabul ediliyordu. Fakat Nahçıvan’da bulunan Altın Takı, oldukça zarif bir el işçiliğine sahiptir. Altın kolye dört bölüme ayrılmıştır. Araştırmacılar bu Kolyenin Eleolitik Döneme ait olduğunu söylüyorlar. Kurur verici şu ki, o kadim yıllarda insanlarımız yüksek estetik zevkle böyle kolyeleri incelikle yaratmışlardır.

Nahcivan’ın bu zengin tarihi topraklarında bulunan yeni Altın Kolye M. Ö. beşinci yüz yılda bu arazide bakır ve bakır eritme tekniğinin kullanıldığının kanıtı olmalı. Ayrıca kadim topraklarımızda sanayinin bu alanda gelişmesi, kuyumculuk dâhil olmak üzere çeşitli sanatların gelişmesini de etkilemiştir. Kadim topraklarımızın Avcılar tepesinde bulunan Altın Kolye, kadim tarihimizin zenginliğini kanıtlayan tek örnektir ve Azerbaycanlı insanlarımızın ne kadar zeki, başarılı ve yetenekli olduğunu ispatlıyor.

Törende Azerbaycan Milli İlimler Akademisi Başkanı, Akademik, Prof. Dr. Akif Alizade, basın önünde şu açıklamada bulundu:

KAZILAR, TARİHİMİZİN KADİMLİĞİNİ İSPATLIYOR

“Kazı esnasında bulunan her bir arkeolojik bulgu, ait olduğu zengin dönem ve verimli ortam hakkında kıymetli bilgi veriyor. Son yıllarda Azerbaycan Devleti Arkeoloji alanına büyük önem veriyor. Gerçek şu ki, Arkeoloji Bilim Dalı, tarihin en önemli inceliklerini ortaya çıkarıyor ve bizleri kadim dönemlerde sanayinin varlığını ve insanlarımızın yüksek estetik nitelikte el işleri yarattıklarının mevcut olduğu kanaatine götürüyor. Ve bunun canlı kanıtı, kadim Nahçivan topraklarında, Eleolitik Döneme ait keşfedilen mücevherle ilgili bilim adamları çeşitli tartışmalara katılıyorlar. Bu Altın Kolye hakkındaki bulgular ciddi olarak öğrenilmelidir. Bilim adamları kollarını sıvadılar ve bu ciddi konu üzerine çalışmalarına başladılar. Bu çalışmalar sonucunda basına daha detaylı bilgiler aktarılacaktır.

Elbette, Azerbaycan toprakları her yönüyle bilim adamlarının dikkatini kendine çekiyor ve bulunan her tarihi zenginlikler bizleri mutlu ediyor”. Akademik Akif Alizade konuşması sonucunda şöyle dedi: “Bugün dış ülkelerin arkeologları, bilim uzmanları, tarihçileri Azerbaycan Arkeolojisine büyük ilgi gösteriyorlar. Örneğin, Japonya, Fransa, Hollanda, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinin arkeologlarının Azerbaycanlı arkeologlarla birlikte çalışması onur vericidir. Azerbaycan'ın farklı bölgelerinde yapılan çalışmalar ülke topraklarımızın zengin tarihe malik olduğu, ayrıca eski bir dönüm noktası olduğunun göstergesidir. Ve bu, bugünün jeopolitik konumunda da Azerbaycan'ın öneminin büyük değere malik olduğunun kanıtıdır. Bu vesileyle böyle tarihi eserin bulunmasında emeği geçen herkesi cani yürekten kutluyorum”.

Haydar Aliyev Kültür Merkezi'nde aralıksız yayımlanan "Azerbaycan İncileri Tarihin Seyri İçinde" sergisi Azerbaycan kültürünün, milli-manevi zenginliklerinin, örf-adetlerin, gelenek ve geleneklerin, sanayideki başarılarının yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla düzenlenmiştir.

Bu muhteşem sergide 200'den fazla eser yerli ve yurtiçi seyircilerin dikkat odağı oldu. Burada: Mezopotamya'dan örnekler, Tunç Çağı, Gobustan kaya üstü resimleri, M. Ö III. ve I. yüz yıla ait arkeolojik bulgular, XVIII-XIX. yüzyıla ait silahlar, altın, bakır ve takı ürünleri yanında ulusal giysiler, halılar, müzik aletleri, daha neler-neler yok ki.

Bu tarihi eserleri büyük merakla seyir eden ziyaretçiler, burada ilk defa Güney Kafkasya’nın Nahçıvan topraklarında bulunan, en eski tarihi inci sayılan-Altın Kolye’sini de göre bilecekler.

Haydar Aliyev Kültür Merkezi salonlarında aralıksız yeni sergiler yapılıyor. Fakat bu yeni sergi büyük tarihi öneme maliktir. Çünkü Azerbaycan topraklarında yaşayan insanlarımızın kadim Sümer dönemlerine asit kıymetli el yapımı işleri, Altın Kolye ve diğer ziynet bulguları ilk defa sergilenmektedir.

Ne Mutlu bizlere!