TZD Genel Başkanı Demirtaş uyardı: “Kuraklık ve iklim değişikliği tarımı tehdit ediyor”

ÖZEL HABER: BÜŞRA SAĞLAM

Türkiye’nin son 40 yılın en kurak dönemini yaşadığını söyleyen Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Hüseyin Demirtaş, bu durumun çiftçilerin tarım faaliyetlerini doğrudan etkilediğini bildirdi. Geçtiğimiz aylarda yağmur beklentisi olmadan çiftçilerin tohumlarını toprağa ektiğini belirten Demirtaş, “Çiftçiler tohumlarını ambarda tutmak yerine toprağa ekiyor. İşler belki güzel gider diye. Yağışlar geciktiğinde bitkiler filizlenmiyor ve bu durum rekolteyi olumsuz etkiliyor. Geç gelen yağışlar ise çoğu zaman çiftçilerin beklediği verimi sağlamıyor. Çiftçinin gözü sürekli gökyüzünde. Yağmur yağsa da tohumum yeşersin düşüncesinde.” dedi.

SİNDİRE SİNDİRE YAĞAN YAĞIŞ, BİTKİLER İÇİN DAHA FAYDALI

Son günlerde yağan yağışların bitkiler için büyük önem taşıdığını kaydeden Demirtaş, “Yeni tohum ekenler için bu yağışlar filizlenmeyi hızlandırdı. Ancak kış mevsimine girerken yağışların yetersiz kalıp doğrudan kar yağışına geçilmesi bitkilerde donma riskini artırabilir. Biz şu an, yağmur yağdıktan sonra bitkiler henüz filizlenmeden kar yağışı göreceğimizi meteoroloji yaptığı açıklamalarda duyurdu. Kar aslında bir yorgan görevi görerek toprağı sıcak tutuyor. Ancak çimlenen tohumlar için bu durum ters etki yapıyor ve kuruma riskini artırıyor. Ayrıca sindire sindire yağan yağış bitkiler için daha yararlıdır. Özellikle geç gelen yağışlar, ürün verimini ve tarım faaliyetlerini olumsuz etkiliyor. Bu durumda hem üreticiyi hem de tüketiciyi etkiliyor.” şeklinde konuştu.

"ARTAN SICAKLIKLAR BİTKİLERİN HABİTATLARINI DEĞİŞTİRİYOR"

Artan sıcaklıkların bitkilerin doğal yetişme alanlarını değiştirdiğini belirten Demirtaş, “Son dört ayda Akdeniz, İç Anadolu, Doğu Anadolu'nun bir kısmı ve Trakya Bölgelerinde ciddi bir kuraklık yaşandı. Geçtiğimiz dönemde iklim bilimciler 2030 yılında sıcaklıkların daha da artacağını açıkladı. Ülkemizde avokado da dahil olmak üzere pek çok ürün yetişiyor ama bu sıcaklıkların artışı bitkilerin habitatlarını değiştiriyor.” diye aktardı.

SGK’NA KAYITLI ÇİFTÇİ SAYISI 650 BİNDEN 425 BİNE DÜŞTÜ

Çiftçilere yeterince değer verilmediğinden yakınan Demirtaş, Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) kayıtlı çiftçi sayısının 650 binden 425 bine düştüğüne işaret etti. Bu düşüşün önüne geçilmesinin anahtarının kooperatifleşme olduğunu vurgulayan Demirtaş, "Yıllarca bu ülkede kooperatifler kötü gösterildi. Kooperatiflerin olumsuz bir şey olmadığını devletin göstermesi ve bunu desteklemesi gerekiyor. Oysa kapitalist ve emperyalist ülkelerde bile kooperatifleşme yaygın.” ifadelerine yer verdi.

“ÇİFTÇİLER YETERLİ KAZANÇ SAĞLAYAMADIKLARI İÇİN TARIMDAN UZAKLAŞIYOR"

Çiftçilerin karşılaştığı ekonomik zorluklara dikkat çeken Demirtaş, çiftçilerin yeterli kazancı sağlayamadıkları için tarımdan uzaklaştığını söyleyerek, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Çiftçiler yeteri kazancı sağlayamadıkları için tarımdan uzaklaşıyor. Kış aylarıyla birlikte sera üretimine geçilecek ve enerji maliyetleri nedeniyle fiyatlar daha da artacak. Bugünler, belki de en iyi günlerimiz. Tarlada 2 TL olan domatesin markette 45-50 TL'ye satılması bu sistemin sorunlu olduğunu gösteriyor. Bu şekilde devam ederse yakında çiftçi kalmayacağından korkuyorum. İş yine siyasi politik tercihe geldi.”

“ÜRETİMİ ARTIRMADAN ENFLASYONU DÜŞÜREMEZSİNİZ”

Enflasyonun düşmesinin ancak üretimin artırılmasıyla mümkün olacağını ifade eden Demirtaş, “Üretimin başında ithalata başvurmak, üreticinin en çok korktuğu durum. Ancak ne yazık ki sıkıştığımızda hemen ithalata yöneliyoruz. Bir ürünün fiyatı arttığında ithalat geçici bir çözüm olabilir. Ancak fiyatlar birkaç gün düşüyor, ardından tekrar yükseliyor. Bu bir çözüm değil. Üretimi artırmadan enflasyonu düşüremezsiniz.” dedi.

“ÜRETİCİ, ÜRETTİĞİ ÜRÜNÜ ZAMANINDA SATAMAZSA ZARAR EDER”

Pandemi döneminde yaşanan limon örneğini hatırlatan Demirtaş, "O dönemde limona büyük bir talep oluştu. Fiyatlar artmasın diye ihracatı kısıtladık, ancak bu kez depolardaki limonlar çürüdü. Üretici, ürettiği ürünü zamanında dışarıya satamadığı için büyük zarar etti. Bu da tarım sektörünün karşılaştığı temel sorunlardan biri.” şeklinde konuştu.

“TARIM ARTIK MİLLİ BİR MESELE HALİNE GELDİ”

Tarımın artık milli bir mesele haline geldiğine dikkat çeken Demirtaş, "Tarım, olmazsa olmazımız. Çiftçiye yeteri kadar destek yapılmalı ve çiftçi sahipsiz bırakılmamalı. Ayrıca zaten iklim değişikliği tarımı vurdu. Mevsimlerin zamanında yaşanmaması üreticiyi zor durumda bırakıyor. Umarım kış mevsimini kış gibi yaşarız. Böylece biz de ürünlerimizi ucuza almış oluruz.” diyerek sözlerini sonlandırdı.