İlhan İŞMAN

İlhan İŞMAN

Türkiye’de insan hakları- ı

Türkiye’de insan hakları- ı

İnsan hakları, tüm insanların sahip olduğu temel hak ve özgürlüklere deniyor. İnsan hakları, ırk, ulus, etnik köken, din, dil ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin tüm insanların yararlanabileceği haklar. Bu hakları kullanmakta herkes eşittir. İnsan hakları, tüm insanların hak ve saygınlık açısından eşit ve özgür olarak doğduğu anlayışına dayanıyor. İnsan hakları, her bir bireye bağımsız seçim yapma ve yeteneklerini geliştirme özgürlüğü sağlıyor.

 Bu özgürlükler başkalarının haklarına saygılı olmak ve bu hakları çiğnememe zorunluluğu ile dengeleniyor. Bir başka deyişle, birçok hakkın yanında birçok sorumluluk da bulunuyor. Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.

Ülkemizde; insan onurunu temel alarak insan haklarının korunması ve geliştirilmesi, kişilerin eşit muamele görme hakkının güvence altına alınması, hukuken tanınmış hak ve hürriyetlerden yararlanmada ayrımcılığın önlenmesi ile bu ilkeler doğrultusunda faaliyet göstermek, işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek ve bu konuda ulusal önleme mekanizması görevini yerine getirmek üzere 6701 sayılı kanunla 2016 yılında Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu kurulmuştur.

Kurumun yeni başkanı olan Prof.Dr. Muharrem Kılıç, ehliyet, liyakat sahibi, samımı yaklaşımı ve duruşu ile Kuruma önemli bir ivme kazandırmış görünüyor. Çalışmaları ve geleceğe dönük vizyonuyla, kurumu hak ettiği yere taşıyacak faaliyetleri azim ve kararlılıkta uygulamaya koyuyor.

Bu faaliyetlerden biri de “İstişare Komisyonu Toplantısı” oldu. Mobbing ile Mücadele Derneğimizin de Üyeleri arasında yer aldığı komisyon; 18 Kasım 2021 tarihinde Türkiye Barolar Birliği Konukevi’nde bir araya geldi. Resmi kurum ve kuruluşlardan, STK’lardan gelen Komisyon üyeleri bilgi paylaşımında bulunarak, eleştiri ve önerilerini dile getirdiler.

Öncelikle bir hakkı teslim etmek gerekiyor. İstişare toplantısına tüm tarafların davet edilmesi, önerilerin yanında, eleştirilerin de dile getirilmesi, insan haklarının korunması, geliştirilmesi ve ortak aklın oluşturulması adına, ülkemiz için önemli bir fırsat oldu.

Bu yazımızda istişare toplantısında dile getirilen önerilerin bir bölümünü dile getirecek, kalanına da önümüzdeki hafta ki yazımızda yer vereceğiz.

Eğitim ve Farkındalık Arttırıcı Faaliyetler olarak Milli Eğitim müfredatında insan hakları konuları ve Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na ilişkin bilgilerin revize edilmesi gündeme geldi. İnsan hakları felsefesi bağlamında üniversitelerde okutulan derslerin amaca uygun olarak, müfredatın geliştirilmesi ihtiyacına değinildi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın tüm kademelerindeki eğiticiler, kolluk ve yargı mensupları gibi uygulayıcılara yönelik eğitim ihtiyacı gündeme getirildi. Okullarda değerler eğitiminin kapsamına, toplumsal cinsiyet farkındalığı ve şiddetsiz iletişim konularının da eklenerek, bu eğitimin etkin şekilde verilmesinin gerekliliği ifade edildi. Yargı mensupları, kamu kurumları ve kolluk birimlerine verilen insan hakları eğitimlerinde TİHEK uzman personelinin katkıda bulunması ve işbirliği halinde ayrımcılıkla mücadele vurgusunun artırılmasına dikkat çekildi. Romanlar, mülteciler ve yabancılara yönelik nefret söylemleri konularına özel bir odaklanma ile farkındalık arttırıcı çalışmaların yapılmasının faydalı olacağı dile getirildi.

İşyerinde yıldırma konusuna ilişkin olarak; ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından ALO 170 Çalışma Hayatı İletişim Merkezi kapsamında tutulan istatistiklere yeterince ilgi gösterilmediğine de dikkat çekildi. Her ayrımcılık temeline ilişkin veri akışının sağlanması ihtiyacı da gündeme getirildi.

Önümüzdeki hafta Ülkemizin İnsan Hakları konusunda neler yapması gerektiği ile ilgili istişare toplantısı eleştiri ve önerilerine değineceğiz. Sağlıcakla kalın…

Önceki ve Sonraki Yazılar
İlhan İŞMAN Arşivi