Çağdaş ekonomilerin önemli kavramlarından biridir verimlilik.

Özellikle de gelişmekte olan ekonomiler için vazgeçilemez kavramdır.

Üretimde katma değer yaratmayı doğrudan etkiler.

Kaynak azdır çünkü, ihtiyaçlar ise çok.

Ekonomi verimli işlemeli ki ihtiyaçlar karşılanabilsin.

Verimlilik, en basit tanımıyla; bir ürünü, bir hizmeti oluşturabilmek için, kullanılacak girdi miktarını en aza indirebilmektir.

Yada,

Tanıma tersten bakacak olursak;

En az girdi harcayarak, mümkün olan en fazla ürünü elde edebilmektir verimlilik.

Hesap işidir yani verimlilik sağlamak.

İsrafı da önlemiş olur verimli çalışan bir işletme.

Çünkü, hammadde de, emekte, sermayede ve zamanda verimlilik sağlanmışsa eğer, israf yapılmıyor demektir.

Kaynaklar boşa harcanmıyor demektir.

Kaynaktan ve verimlilikten bahsetmişken aklımıza sadece somut nesneler gelmesin.

Verimlilik insanın somut olmayan hallerinde de görülebilir.

Örneğin zamanımızı verimli kullanıyor muyuz?

Belki de farkında olmadan en çok zamanımızı israf ediyoruzdur.

Zaman israf ediliyorsa ömür de verimli kullanılmıyor demektir.

Çünkü sınırlıdır.

Bazen sahip olduğumuz değerleri de israf ediyoruzdur.

Sosyal haklarımızı,

Kültürümüzü,

Sevdiklerimize gösterdiğimiz ilgilerimizi,

Yeteneklerimizi, bilgi birikimimizi,

Daha saymadığım birçok unsuru…

Kim bilir!

Bir işletmede verimlilik önemli bir değerse,

İnsan yaşamında değil midir sizce?

Hayatı verimli yaşamak bir sanat bence.

Ancak herkes sanatçı değil…