Akıl ve hilim
Hz. Muaviye’ye “İnsanların efendisi olmaya kim layıktır” diye sorulduğunda şöyle cevap verdi:
“Kendisinden istendiğinde en cömerdi, bulunduğu meclistekilerin ahlâkı en güzel olanı ve cahilce bir muameleyle karşılaştığında en hilimli (sabırlı) davrananıdır.”
“Akıl ve hilim, kula verilenlerin en üstünüdür. Zira akıl ve hilim sahibi olan kişi, kendisini hayırla ananı hayırla anar, bir şey verildiğinde şükreder, belaya düştüğünde sabreder, gazaplandığında öfkesini yutar, gücü yettiğinde affeder, bir hata işlediğinde istiğfar eder, bir şey vaad ettiğinde yerine getirir.”
“Muhakkak hilim, şerefli kişinin şerefini, keremini, insanlar nezdindeki hürmetini artırır.”
“Ey insanlar, sözümü anlamak için kulak verin. Namazda yönünüzü kıbleye çevirin ve saflarınızı düzgün yapın. Yoksa Hz. Allah sizin kalplerinizi birbirine düşürür.”
“Sefîhlere (alçaklar)a itibar göstermeyiniz. Yoksa Hz. Allâh onları sizin üzerinize musallat eder ve sizi pek fena bir azaba uğratır.”
Sadaka veriniz. Sizden biri “benim malım az” demesin. Zira malı az olanın sadakası, zenginin sadakasından makbuldür.
İffetli hanımlara sakın iftirâ atmayın.
Kimse ‘işittim, bana ulaştı’ gibi sözlere dayanarak konuşmasın. Eğer bir kimse Nuh aleyhisselam zamanındaki bir kadına zina iftirasında bulunsa kıyamette onun için hesaba çekilir. (el-Bidâye ve’n-Nihâye, İbn-i Kesîr)