Asparagasın biri bin para
Spor Toto Süper Lig’de sezonun ardından hareketlenen transfer borsasında ortalık toz duman. Kimin geldiği kimin gittiğini takip edemez olduk.
Sağolsun bizim gazeteci arkadaşlar o kadar çok transfer yaptılar ki kendileri de kimi transfer ettiklerini unuttular sanırım. Gazetelerin spor sayfalarını takip edemez hale geldik hangi futbolcu hangi takıma gelmiş inanın ben karıştırır hale geldim.
İşimiz bu olduğu halde benim kafam karışıyorsa normal vatandaş bunları okuyunca nasıl karışmasın. Çünkü bizde gazete alınınca ilk bakılan neredeyse spor sayfaları oluyor.
Bizim takım ne yaptı? Kimi aldı? Hangi futbolcularla görüşüyor? Hal böyle olunca kafaların karışması çok doğal değil mi?
Neyse biz gelelim asıl konuya.
O kadar çok asparagas transfer haberi yapılıyor ki anlatılır gibi değil. Sonra bu transferler gerçekleşmeyince bu haberleri yapan arkadaşlardan bir ses çıkmıyor. Yani biz bu haberi yaptık fakat ses getirmedi canımız sağ olsun diyorlardır sanırım.
Şimdi onlara da kızamıyorum. Çünkü başındaki müdürü diyor mecburen bugün ne yaptın, kimlerden bilgi aldın ve hangi takım hangi oyuncu ile görüşüyor. Kulübü ara, yöneticileri ara ağızlarını yokla gazeteye haber lazım ki taraftar alsın okusun. Yoksa halimiz haraptır diyor muhtemelen.
Hal böyle olunca gazeteci arkadaşımızda ne yapsın sağa bakıyor, sola bakıyor tanıdık menajerleri arıyor ilk ağızdan bir transfer görüşmesi haberini okurlarına vermek için. Çünkü taraftar her transfer haberi ile heyecanlanıyor ve arkadaşlarına hava atıyor.
Bakın bizim takım Avrupa’nın en iyi golcülerinden birisini getiriyor. Bizde o kadar para var ki istediğimiz oyuncuyu başkanımız bir telefonla hemen transfer ediyor ve işini bitiriyor. Yani anlayacağınız o kadar asparagas transfer haberi çıkıyor ki muhtemelen haberi yazan arkadaşımızda artık takip edemez hale geliyor.
Şimdi bu haberlere bir gazeteci olarak bir şey demiyorum. Fakat gazetecilik adına biraz araştırma gerekmez mi?
Gazetecilik adına daha tutarlı olmak ve daha ciddi bu işlere akıl yormak gerekmiyor mu? Sizlere soruyorum. Ben mi yanlış düşünüyorum ya da bende mi bir gariplik var diye?
Evet taraftar heyecanlanıyor fakat şunu unutuyor. Artık kulüplerimiz borç batağının içinde ve artık UEFA yaptırımlar uygulamaya başladı. Beşiktaş iki yıldır oyuncu satmadan takıma transfer yapamıyor.
UEFA diyorki kardeşim futbolcu sat bonservis bedelini kasana koy. Ne kadar bonservis bedeli kazandın ancak o kadarlık transfer yapabilirsin. Yani eskiden olduğu gibi kulübün parasını çarçur etmene senden önce UEFA izin vermiyor.
Eğer UEFA’yı dinlemiyorsan seni kupadan men ediyor ve bir daha o kapıdan içeri giremiyorsun. Onun için lütfen haber yapan arkadaşlarımız biraz daha dikkatli haber yapıp taraftarları boş yere umutlandırmasınlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.